Hava Durumu
TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文
TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文

“SAROS’TA BÜYÜK BİR DEPREM BEKLEMİYORUZ”

Yalova’da dün meydana gelen depremin ardından Türkiye’nin birçok bölgesinde olduğu gibi Saros Körfezi’nde de bulunan fay hattı gündem oldu. Jeoloji Mühendisleri Odası Edirne Temsilcisi Can Yılmaz, bilim insanlarının bölgede büyük bir deprem beklemediğini söyledi.

Haber Giriş Tarihi: 07.08.2023 18:27
Haber Güncellenme Tarihi: 07.08.2023 18:27
Kaynak: Seçiniz
https://batiekspres.com/
“SAROS’TA BÜYÜK BİR DEPREM BEKLEMİYORUZ”

Jeoloji Mühendisleri Odası Edirne Temsilcisi ve Jeoloji Mühendisi Can Yılmaz, dün Marmara Denizi’nde meydana gelen ve Yalova, Bursa, İstanbul, Kocaeli ile çevre illerden hissedilen deprem ile ilgili açıklamalarda bulundu.

Edirne’nin Saros Körfezi’nden başlayan Kuzey Anadolu Fay Hattı’nın depremin ardından gündeme gelmesi ile ilgili açıklamalarda bulunan Yılmaz, Saros Körfezi’nde yaşayan vatandaşları da konut denetimleri konusunda uyardı.

“BÖLGEDE BÜYÜK BİR DEPREM BEKLEMİYORUZ”

Yılmaz, bilim insanlarının kırılmasını beklediği fay hattının Tekirdağ’ın Marmaraereğlisi ilçesiyle Silivri açıkları olduğunu belirterek; “Kırılmasını beklediğimiz yer, Marmaraereğlisi ve Silivri açıkları gibi gözüküyor. Saros Körfezi’nin içerisine doğru olan kırılmalar daha önce oldu. Bu olmayacak anlamına gelmez ama şu anda o bölgede büyük bir deprem beklemiyoruz” ifadelerini kullandı.

“YALOVA’DAKİ ENERJİ SAROS’A KADAR GELMEZ”

Yalova’da dün meydana gelen 3,3 büyüklüğündeki depremin enerjisinin Saros Körfezi’ne kadar ulaşamayacağını söyleyen Yılmaz; “Yalova’da dün olan depremin enerjisi buraya kadar gelmez. O deprem, enerjisini daha çok İstanbul tarafına doğru aktaracaktır. Çünkü enerji, en yakın yere transfer olur. Saros’a kadar gelmez” dedi.

“ZEMİN VE YAPI KALİTESİ ÖNEMLİ”

Yılmaz, Saros Körfezi bölgesinde sağlam zemini olan yerler olduğu gibi alüvyonların olduğu yerler de bulunduğuna dikkat çekerek; “Saros bölgesinin sağlam olan yerleri de var, alüvyon dediğimiz yerleri de var. Böyle bir depremde sıvılaşma olabilecek yerlerimiz var. Yeni yapılan binalarda zemin etütleri yapılıyor ama eski binalarda bu çalışma ya da buna entegre yapılmış yapılar yok. Yeni yapılar zemin etütlerinde denetlenmiş olabilir. Eski binalarda zaten zemin etüdü yok. Sahildeki birçok konut stoğu eski yapılardan ibaret. Öncelikli olarak bunların hem zemini, hem de yapı kalitesinin ne olduğu önemli durumlardan bir tanesidir. Vatandaşın bunların üzerinde durması gerekiyor ama maalesef evi yaptıktan sonra bu konuları masraf olarak görüyorlar. İnsan hayatı hiçbir şeyden daha kıymetli değil” sözlerine yer verdi.

“TEK KATLI YAPILARDA ÖLEN İNSANLAR DA VAR”

Bazı 2 katlı yapıda yaşayan vatandaşların, ‘Bir şey olmaz’ mantığı ile hareket ettiğini belirten Yılmaz; “Ayrıca 2 katlı yapılarda, ‘Bir şey olmaz’ mantığı var. Aslında hiç de öyle olmuyor. Tek katlı yapılarda bile ölen insanlar var. Kahramanmaraş’taki depremde bunu gördük. Evin tek kat, 2 kat ya da 3 kat olması sadece insan popülasyonu demektir ve insan popülasyonunun fazla olması riskin fazla olması demektir. 1 katlı bir evde üzerinize yapı yıkıldığı zaman şartları çok fazla değişmiyor. Sadece çok katlı yapılarda riskler daha da artıyor” diye konuştu.

UĞUR AKAGÜNDÜZ

En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.