Tabipler sağlıkta şiddete dikkat çekti
Edirne Tabip Odası tarafından Tabip Odası Lokali’nde sağlıkta giderek artan şiddete dikkat çekmek amacıyla ve hayatını kaybeden Dr. Ersin Arslan’ı anmak ve tüm hayatını kaybeden sağlık çalışanlarını anmak için basın toplantısı düzenledi.
Düzenlenen toplantıya Edirne Tabip Odası Başkanı Prof. Dr. Gürcan Altun, Edirne Tabip Odası temsilcileri, Genel Sağlık İş temsilcileri, Sağlık ve Sosyal Hizmet Emekçileri Sendikası (SES), Türkiye İşçi Partisi (TİP) Edirne Diş Hekimleri Odası temsilcileri katıldı. Program, Edirne Tabip Odası Yönetim Kurulu Üyesi Dr. Seher Çimen Özgen’in ortak metni okumasıyla başladı.
“BEYAZ KOD VERİLERİ İKİ YILDIR KAMUOYUNA AÇIKLANMIYOR”
Özgen, “Uzun yıllardır sağlıkta şiddet vakasına rastlanmayan şehrimizde, son dört ayda iki ayrı sağlıkta şiddet davası görülmüştür. Sonuncusu, yirmili yaşlarında genç bir kadına, bir asistan hekime görevi başında canice saldırılması olayıdır. Geçen ay ikinci duruşması görülen davada saldırgan, tutuksuz yargılanmak üzere salıverilmiştir, hayatına kaldığı yerden devam etmektedir, hatta ihtiyaç olması halinde hastaneye gidip sağlık hizmeti alma hakkını kullanacaktır. Fakat genç meslektaşımız, yaşadığı bu olay nedeniyle mesleğini bırakma noktasına gelmiştir. Aldığı darbeler sonucu görme yetisinde kalıcı hasar oluşma ihtimali doğmuştur ve yaşadığı travmanın etkisini her gün hissetmektedir. Üstüne üstlük, salıverilen saldırgan, sosyal medya üzerinden kendisine tehdit mesajları atmaya ve şiddet uygulamaya devam etmiştir. Bu örnek maalesef münferit değildir. Beyaz kod uygulamasının başladığı günden bugüne yapılan 23 bin 86 beyaz kod çağrısından sadece bir tanesidir. Üstelik bu rakama son iki yılın beyaz kod çağrıları dahil değildir. Zira, Sağlık Bakanlığı, mahkeme kararına rağmen, her yıl katlanarak artan beyaz kod verilerini son iki yıldır kamuoyuyla paylaşmamaktadır” dedi.
“HEKİMLER ÖLMEYE DEVAM EDİYOR”
Hekimlerin her gün çok fazla şiddete uğradığına değinen Özgen, “Bugün 17 Nisan. Göğüs Cerrahı Dr. Ersin Arslan’ın görev başında kalbinden bıçaklanarak öldürülüşünün 12. yıl dönümü. Bugün, hekimler her gün 100’den fazla şiddet vakasıyla karşılaşmaktadır. Hekimlerin yüzde 87’si hasta ya da yakını tarafından en az bir kere şiddete uğramıştır. Yüzde 59’u sadece son bir yıl içinde şiddete uğramıştır. Yüzde 91’i güvenli bir çalışma ortamına sahip olmadığını düşünmektedir. Bugün hala; Hastanelere silahla girilebiliyor. İstanbul Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Mustafa Karataş katıldığı bir televizyon programında, hekimler hakkında onlar para için neler söylerler, para için keserler, para için adam bile öldürürler diyerek halkı kin ve düşmanlığa tahrik veya aşağılama suçunu milyonların önünde işleyebiliyor. Sağlık bakanı bütçe görüşmeleri sırasında yurt dışına göç eden hekimlerin bunu para için yaptıklarını ima edip, hekimleri hedef haline getirebiliyor. Şiddet uygulayanlara hiçbir caydırıcı ceza verilmediği gibi bu kişiler, televizyon ekranlarında göğüslerini kabartarak hekim dövmekle övünebiliyor. Cumhurbaşkanı, çareyi göç etmekte bulan hekimlere giderlerse gitsinler diyebiliyor. Bugün hala, hekimler ölmeye devam ediyor! Artık yeter” şeklinde konuştu.
“BİR YURTTAŞIMIZ YIL İÇERİSİNDE 10 DEFA DOKTORA GİDİYOR”
Vatandaşların yıl içerisinde 10 defa doktora gittiğini vurgulayan Özgen, “Etkili, caydırıcı bir sağlıkta şiddet yasasının çıkması için daha kaç kere darp edilmemiz, kaç kere ölmemiz gerekiyor? Bugün, hekime başvuruda yıllık sayı 850 milyonu aşmış durumda. Yani her bir yurttaşımız yıl içinde ortalama 10 kez doktora gidiyor. Bir başarı hikayesi gibi sunulan bu rakamlar, temelleri 80 darbesinden sonra atılan ve mevcut iktidar döneminde Sağlıkta Dönüşüm Programı olarak resmileşen politikaların iflas ettiğinin göstergesidir. Bu neoliberal politikaların eşit, parasız, nitelikli bir sağlık hizmeti yerine; kışkırtılmış bir sağlık talebi, müşteri haline getirilen hastalar, kar odaklı ve müşteri garantili bir sağlık sektörü, parası kadar sağlık hizmeti alabilen bir toplum yarattığı, özellikle son 20 yılda kanıtlanmıştır. Hekimler ve sağlık çalışanları güvenli ve çalışma barışının korunduğu çalışma ortamlarına sahip değillerdir. Ülkede artan şiddet iklimi, bizlerin sadece çalışma koşullarını bozmakla kalmamış, maalesef can güvenliğimizi de ciddi oranda tehdit eder hale gelmiştir. Her anlamıyla tıkanan sağlık sisteminin tüm sorumluluğu hekimlerin ve sağlık çalışanlarının omuzlarına yıkılmakta, bu durum bizlerin hedef olmasına neden olmakta, sağlık alanında yürütülen politikalar bizlere, şiddet, ölüm, çaresizlik, umutsuzluk olarak geri dönmektedir” ifadelerine yer verdi.
“HİÇBİR YERE GİTMİYORYUZ”
Hekimlerin yurt dışına göçün sebebinin şiddet olduğunu vurgulayan Özgen, “Sadece 2023 yılında yurt dışında hekimlik yapmak için iyi hal belgesi başvurusu yapan hekim sayısı 3025'tir ve bu sayı her yıl artmaktadır. Özellikle Avrupa ülkeleri yetişmiş insan kalitemizin farkındadır ve artık belli ülkelerde doktorlar için dil şartı bile aranmamaktadır. Sonuçta zaten niteliksel olarak önemli bir kayıp yaşayan sağlık sistemi, bu istifalar ve göçler sonucunda, niceliksel olarak da kayba uğramaktadır. Ülkemizde birçok bölgede, belirli branşlara ait hiç uzman doktor kalmamıştır. Hastalar yüzlerce kilometre uzaklıktaki büyük şehirlere gitmek zorunda kalmaktadır. Hal böyleyken, sağlıkta şiddete karşı daha etkili ve caydırıcı önlemler almadan geçirdiğimiz her gün, onlarca hekim yurt dışına göç etmekte; vatandaşlarımızın sağlıklı yaşama ve eşit-nitelikli bir sağlık hizmetine erişim hakkı, sağlık çalışanlarının çalışma barışı ve çalışma özgürlüğü, iş yeri dokunulmazlığı ve kamu düzeni daha da bozulmaktadır. Bizler, üzgünüz ve öfkeliyiz. Artık hekimlerin ve sağlık çalışanlarının kılına zarar gelmesine tahammülümüz kalmadı. Giderlerse gitsinler diyenlere inat Susmuyoruz! Korkmuyoruz! Hiçbir yere gitmiyoruz! Sizleri, bu mücadeleyi birlikte vermeye çağırıyoruz. Mücadelemiz yitirdiğimiz meslektaşlarımız içindir. Mücadelemiz kendimiz içindir, hayatta kalmak ve mesleğimizi huzurla yapabilmek içindir. Mücadelemiz tüm vatandaşlarımızın sağlık hakkı içindir” diye konuştu.
“TÜRKİYE’DE İNANILMAZ BİR HEKİM GÖÇÜ VAR”
Edirne Tabip Odası Başkanı Prof. Dr. Gürcan Altun da Türkiye’de inanılmaz bir hekim göçü olduğunu belirterek, “Trakya Üniversitesi Tıp Fakültesi’nin geçen yıl vermiş olduğu mezun sayısı 252. Yani biz bu ülkede her yıl 12 tane tıp fakültesi yurt dışına çalışıyor. Türkiye’de inanılmaz bir hekim göçü var. Peki yurt dışına giden hekimler ne için gidiyorlar? Birincil neden şiddet. İkinci neden Sağlık Bakanlığı’nın yapmış olduğu düzenlemeler. Bu uygunsuz düzenlemeler nedeniyle hekimler çalışma ortamlarındaki olumsuzluklar nedeniyle gidiyor” dedi.
MERT ERİŞKİN