Hava Durumu
TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文
TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文

#Süt

Batı Ekspres - Edirne'nin Haber Sitesi - Süt haberleri, son dakika gelişmeleri, detaylı bilgiler ve tüm gelişmeler, Süt haber sayfasında canlı gelişmelerle ulaşabilirsiniz.

Ilgın: Haber

Ilgın: "Sütün Fiyatı En Az 22 Lira Olmalı"

Ilgın, konseyin maliyet hesaplamalarının piyasa gerçekleriyle örtüşmediğini belirterek yaptığı açıklamada şunlara yer verdi: “Geçtiğimiz günlerde Ulusal Süt Konseyi Eylül ayı çiğ süt üretim maliyetini açıkladı. Ulusal Süt Konseyi’nin verilerine göre eylül ayında sütün üretim maliyeti yüzde 5 oranında arttı ve böylece bir litre sütün üretim maliyeti konseyin hesabına göre 12 lira 96 kuruş oldu. Ancak konseyce maliyet artmasına rağmen Mayıs ayından bu yana üreticinin sütü satış fiyatında bir güncelleme maalesef olmadı. Ancak tüketicinin market rafından aldığı sütün ve sütün ürünlerinin fiyatı sürekli yükseldi. Farklı kurum ve kesimlerce yapılan hesaplamalarda çiğ sütün üretim maliyeti ulusal süt konseyinin açıkladığı maliyetin oldukça üzerindedir. Konseyce açıklanan maliyetler piyasa gerçekleri ile örtüşmemektedir. Havaların soğuması ile birlikte çiğ Sütün üretim maliyeti 18 liranın üstüne çıkmıştır. Şuan bölgemizde 15 liradan satılan sütün fiyatının en az 22 lira olması gerekmektedir. Süt üreticisi kritik eşiktedir, kasım ayı içerisinde süte zam beklemektedir. Küçük üreticilerin sürdürülebilir bir şekilde üretim yapabilmesi ve üretimden vazgeçmemesi adına süte zam yapılması kritik bir öneme sahiptir. Aksi halde süt üreticisi süt üretmekten vazgeçecek ve hayvanlarını kesime yollayacaktır.” HABER MERKEZİ

Süt Üreticisinin Beklediği Fiyat 19,5 Lira Haber

Süt Üreticisinin Beklediği Fiyat 19,5 Lira

Edirne Süt Üreticileri Birliği Başkanı Mustafa Suiçmez, süt üreticisinin sorunları hakkında basın açıklaması düzenledi. Suiçmez, artan enflasyon rakamlarıyla maliyet hesabı yaptıklarını ve 15 lira olan mevcut süt fiyatlarıyla 1 süt ineğinin kendi masraflarını dahi karşılayamadığını söyledi. Ulusal Süt Konseyi’nin acil olarak toplanarak süt fiyatlarını 19,5 lira olarak açıklaması gerektiğini belirten Suiçmez; “Ekim ayının birinden beri bu süt piyasalarını takip etmeye uğraşıyoruz. Bugün yarın Süt Konseyi toplanacaktı. Ama baktık gördük ki herkes havanda su dövüp duruyor. Olan üreticiye oluyor. Biz de artık yeter diyerek sesimizi duyurmak istedik. Yani bıçak kemiğe dayandı diye bir tabir vardır. Bıçak kemiğin içinde şu anda. Üreticinin yaşadığı sıkıntıyı bütün samimiyetimle iki kategoride anlatmaya çalışacağım. Eğer buna itiraz edecek varsa buradan peşin peşin de sesleniyorum. Kim bu işi daha iyi biliyorsa gelsin buyursun istediği ortamda, istediği yere gelip bu konuyu konuşmaya hazırım. Bir süt ineğinin günlük yemesi gereken yem, silaj fiyatlarının ne kadar olduğundan bahsedeyim. Bir süt ineği her gün 8 kilogram yem yemek zorunda. 25 kilo silaj vermemiz lazım, 4 kilo yonca vermemiz lazım 2 kilogram da saman vermemiz lazım. En ucuz yemin ton ortalaması 13 bin lira. Ama biz 12 bin lira olarak kabul ettik. Silajın bir topunun fiyatı 3 bin 500-4 bin lira arasında değişiyor. Bunu da 3 bin 750 lira olarak aldık. Yoncayı da tonu 11 bin lira olarak aldık. Bir hayvanın da günlük işçiliği 65 lira. Diğer masraflar kalemine de 30 lira koyduk. Bütün bu masrafların içerisinde veterinerlik masrafları yok. Bunları topladığımızda bir süt ineği günde 96 liralık yem yiyor. Bunun aksini iddia eden varsa ya hayvancılık yapmıyordur ya da sağda solda bir şeyler duyaraktan konuşur. Yem maliyetine bu saydığım diğer giderleri de koyduğumuzda toplam bizim bu kara ineğin maliyeti 335 lira. 335 lira bir ineğin her gün o işletmeye maliyeti var. Herkes bir litre sütün maliyetini çıkarıyor. Bu maliyet neye göre hesaplanıyor? Bu değişir. Bir inek 17 litre de süt verir, 22 litre de verir 30 litre de verir. Bu maliyetler insanı yanıltır. Ama 335 liralık yem yediğinde bu hayvan kendi masrafını çıkarabilmek için 22,3 litre süt vermek zorunda. Bu sadece hayvanın yediğini çıkarabilmesi için. Yani burada o üretici hiç kazanamayacak mı? Bu üretici zararına çalışıyor. Bizim bir inekten aldığımız ortalamamız da 22,3 litre değil.  Şu anda aile işletmelerinin ortalaması 17,5-18 litre. Külliyen zarar şu anda. Yazıktır günahtır. Şu anda sütün litresi 19,5 lira olması lazım. Üreticinin para kazanıyorum diyebilmesi için ulusal süt konseyinin fiyatı 19,5 lira olarak açıklaması lazım. Olmazsa da bu ineklerin çoğu kesilir ve bu hayvancılar çekilir. Para kazanamadığı yerde neden dursun” dedi. ŞENER ŞENTÜRK

Toplanan İnek Sütü Miktarı Ağustosta Yıllık Bazda Yüzde 13,5 Arttı Haber

Toplanan İnek Sütü Miktarı Ağustosta Yıllık Bazda Yüzde 13,5 Arttı

Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK), ağustos ayına ilişkin süt ve süt ürünleri üretimi verilerini açıkladı. Buna göre, ticari süt işletmelerince toplanan inek sütü miktarı, ağustosta yıllık bazda yüzde 13,5 artarak 934 bin 396 tona ulaştı. Ocak-ağustos döneminde de geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 9,3 artışla 7 milyon 570 bin 184 ton oldu. Süt işletmelerince yapılan içme sütü üretimi, ağustosta geçen yılın aynı ayına göre yüzde 9,7 artarak 124 bin 876 ton olarak gerçekleşti. Ocak-ağustos döneminde de içme sütü üretimi yıllık bazda yüzde 3,5 artışla 1 milyon 8 bin 712 tona çıktı. Ağustosta geçen yılın aynı ayına göre ticari süt işletmelerince yapılan yoğurt üretimi yüzde 0,6 azalarak 124 bin 316 tona inerken, ocak-ağustos döneminde yıllık bazda yüzde 8 artışla 873 bin 808 tona ulaştı. İnek peyniri üretimi ağustosta yıllık yüzde 8,7 artarak 69 bin 39 ton, ocak-ağustos döneminde de yüzde 5,5 yükselişle 540 bin 873 ton oldu. Ağustosta ayran üretimi yüzde 10,5 artarak 86 bin 494 ton, tereyağı üretimi yüzde 20,2 artışla 7 bin 496 ton olarak kayıtlara geçti. Ocak-ağustos döneminde ayran üretimi yüzde 13,5 artarak 612 bin 132 tona çıkarken, tereyağı üretimi yüzde 11,7 artışla 67 bin 386 tona ulaştı. Temmuzda 938 bin 573 ton olan ticari süt işletmelerince toplanan inek sütü miktarı, ağustosta yüzde 0,4 azalarak 934 bin 396 tona geriledi. Aynı dönemde 106 bin 696 ton olan içme sütü üretimi de ağustosta yüzde 17 artarak 124 bin 876 tona yükseldi.

Köyün Süt Üretimi 5 Yılda Yaklaşık İki Kat Arttı Haber

Köyün Süt Üretimi 5 Yılda Yaklaşık İki Kat Arttı

Merkeze 14 kilometre uzaklıktaki 641 nüfuslu köyde, arazilerin tarıma elverişsiz olması nedeniyle köylülerin büyük bölümü geçimini hayvancılıkla sağlıyor. Köydeki kooperatif tarafından hayvan varlığının ve süt üretiminin artırılması amacıyla çalışma yürütüldü. Yapılan çalışmalarla köydeki hayvan sayısı son 5 yılda yaklaşık 2 binden 3 bin 330'a çıktı. Hayvan sayısındaki artışa bağlı olarak günlük süt üretimi de 11 tondan 21 tona yükseldi. "DEVLET DESTEKLERİ İLE SÜT ÜRETİMİMİZİ ARTIRIYORUZ" İl Tarım ve Orman Müdür Yardımcısı Onur Karadağ, kentte süt üretiminin her geçen gün arttığını söyledi. Kentte 150 bin büyükbaş olmak üzere 600 bin hayvan bulunduğunu belirten Karadağ, özellikle kentte süt sığırcılığının son yıllarda ivme kazandığını kaydetti. Karadağ, Tarım ve Orman Bakanlığının desteklemeleri ile kentte AB standartlarında süt üretildiğini vurgulayarak, Kayalı köyünün de süt üretiminde örnek teşkil ettiğini dile getirdi. "Devlet desteği ile Kayalı köyünde hayvan sayısı hızla artmakta. Bu köyümüzde 5 yıl önce günlük süt üretimi 11 tondu, bugün ise 21 tona yükseldi." diyen Karadağ, il genelinde süt üretiminin artması için gayret gösterdiklerini, kentin adını hayvancılık ve süt üretimi ile ön plana çıkarmak istediklerini kaydetti. Karadağ, kentten AB ülkelerine de süt ihracatı yapıldığına dikkati çekerek, "Üretilen süt ve süt ürünlerinden yıllık 10 bin tona yakın bir ihracatımız var. Kaliteli süt ürettiğimiz için AB ülkelerinden talep her geçen gün artıyor. Biz de bu talebe cevap verebilmek için çalışıyoruz." ifadeini kullandı. "ÜRETTİĞİMDE ÇOK MUTLU OLUYORUM" Süt üreticisi Çiğdem Olbey de bir kadın olarak üretime katkı sağlamanın mutluluğunu yaşadığını belirtti. 50 büyükbaş hayvanı ile süt ürettiğini anlatan Olbey, "Günlük ortalama 400 litre süt üretiyoruz. Sütümüzü kooperatife veriyoruz. Ürettiğimde çok mutlu oluyorum. Kadınlar üretime daha fazla destek versin istiyorum." dedi. 15 yıldır süt üreticiliği yapan Gökay Aşveren de devlet desteği ile hayvan sayısının 85'e ulaştığını, günlük yaklaşık 600 litre süt ürettiğini söyledi. Kooperatif sayesinde ürettikleri sütü kolaylıkla pazarlama imkanı bulduklarını ifade eden Aşveren, gençleri köye gelerek üretime katkı sağlamaya davet etti.

Suiçmez’den süt zammı tepkisi; “Zam demek espri oluyor” Haber

Suiçmez’den süt zammı tepkisi; “Zam demek espri oluyor”

Edirne Merkez İlçe ve Süloğlu Süt Üreticileri Birliği (SÜTÜB) Yönetim Kurulu Başkanı Mustafa Suiçmez, Ulusal Süt Konseyi’nin çiğ süt fiyatına açıkladığı zam kararı ile ilgili konuştu. Suiçmez, çiğ süt fiyatını 14,65 TL olarak açıklayan Ulusal Süt Konseyi’nin kararına tepki gösterirken; süt üreticilerinin yaşadığı sorunlara dikkat çekti. “BİZE VERİLEN BU ZAM, ZAM DEĞİL” Ulusal Süt Konseyi, çiğ süte zam fiyatını açıkladığını belirten Suiçmez; “Komik tabii, zam demek sanki biraz espri oluyor. Apar topar, akşamüzeri saat 17.30 gibi bize mesaj geldi. ‘1 Mayıs'tan geçerli olmak üzere süte 1 lira 5 kuruş zam geldi’ dediler. Bu bize verilen zam, zam değil. İsmine zam demek mümkün değil. Bunun geri planında market raflarına iyi bir zam yapmak için bize önden verilen bir mazeret diyelim” ifadelerini kullandı. “ÖDEDİĞİMİZ SÜT BEDELİNİN ALTINDA” Suiçmez, Türkiye’de son 2-3 ayda çiğ süte zam yapılmadığını söyleyerek; “Ama geçtiğimiz Ramazan ayını da içerisine alan Mart ayında market raflarında en az 2-3 defa süt ve süt türevleri değişkenlik gösterdi. 14 lira 65 kuruş gibi rakam zaten komik. Bu açıklanan rakam, bizim şu anda ödediğimiz süt bedelinin altında. Şu anda bu rakamı bile baz almış olsanız, şu anda market rafında 50 liradan aşağı paketlenmiş süt bulamazsınız. Biz şimdi bunu sanayicilerle görüşüyoruz ve diyoruz ki ‘Bizim sütümüz neden buraya geliyor? Bu sütü siz belirliyorsunuz. Hadi bizde bu 15 lira. Bunun 2 lira da nakliye maliyeti soğutma giderleri olur. 17 lira diyelim. Orada 50 lira’. Sanayicinin bize dedikleri cevap, ‘Bu market raflarını biz belirlemiyoruz. Marketçiler belirliyor’. O konseyde masada pazarlığa otururken marketçiler yok. Sanayiciler var. Bir de STK’lar ve bürokratlar var. O zaman buraya dâhil etmemiz gereken birileri var; bir yemciler, iki marketçiler. Eğer bize fiyat vermiyorlarsa bu tüketiciye yazık günah değil mi? Şu anda değişkenlik göstersek. Yazıktır, günahtır” dedi. “PAZARTESİ GÜNÜ 27 DİŞİ HAYVAN KESİLDİ” Süt üreticilerinin hayvanlarını kestirdiğini açıklayan Suiçmez; “Hayvanlar kesiliyor. İnekler, anaçlar gidiyor. Geçtiğimiz Pazartesi günü, Edirne Ticaret Canlı Hayvan Borsası'nda kesilen hayvan sayısı; 27 tane erkek dana, 27 tane dişi. Bu süt fiyatlarıyla, bu dişi hayvanların kesilmesini önleyemezsiniz. Bu rakam az olması lazım, erkek çok olması lazım. Bizim esas kırmızı et ihtiyacımızı erkek hayvanların karşılaması lazım. Ama et fiyatları yukarıda, süt fiyatları böyle yerde süründüğü sürece olmaz. Yukarıdakiler bunu ister değerlendirir, ister değerlendirmez ama sorunumuz hüsran. Adam, ‘10 tane satarım, 1 milyon lira para toplarım. Bankaya faize yatırırım, her ay 50 bin lira para alırım’ diyor. Doğru yaklaşım mı? Değil ama ne yapsın adam? Bu son çare. Yemin torbası 600 lira olmuş. Tüketici ona keza 50 liradan aşağı süt yok. ‘Biz daha hala 1 lira zam yaptık’. Bu çözüm değil. 2 yıldan beri sırf bu kırmızı eti karşılamak için yurt dışından yaklaşık 3 milyar dolarlık hayvan getirmişiz. Dişi hayvanların kesimine biz şimdi önlem alırsak, bunun bize geri dönüşünü en az 2,5-3 yıl sonra görmeye başlayacağız. Her geçen süre bizim aleyhimize işliyor” sözlerine yer verdi. “MERAYA OTLATMAYA GİDECEK HAYVAN YOK” Suiçmez, köylerde hayvan kalmadığını vurgularken; “Daha önce sığırtmaçlar tutuluyordu. Benim kendi köyüm de dahil Sırpsındığı bölgesinde 3 tane köyde de sığırtmaçlar tutulmuyor. Meraya otlatmaya gidecek hayvan yok. Önlem alalım, yapmayın, etmeyin. Çıkıyor orada, ‘Hayvan sayısı bilmem kaç milyon düşmüş ama diyor süt üretimimiz bu kadar artmış’ diyor. Bu bir defa matematik kurallarına aykırı, fizik kurallarına aykırı. Bu rakamlarla oynadığında bunu böyle gösterebilirsin. Ama gerçek böyle değil. Gelin gidelim, köyleri gezelim” dedi. “EN AZ 18,5 LİRA OLMASI LAZIM” Üreticinin bir litre süt ile 1,5 kilo yem alması gerektiğini belirten Suiçmez; “O mümkün değil. Ama hayvancılıktaki girdi maliyetleri sadece yemle sınırlı bir şey değil. Benim kendi çiftliğimde de insan çalışıyor. Daha 10 gün önce 20 bin liraya çalışıyordular, ‘Bırakacağız’ dediler. 25 bin lira yapmak zorunda kaldım. Yemesi, içmesi, kalması o diğer masraflar haricinden bahsediyorum. Bu sadece benim derdim değil, herkesin derdi. Bu hayvanın sadece yem maliyeti değil ki başka bir sürü maliyetleri var. Bunların artışları var. Kıstas değil ama o kıstası koyarsak 1 litre süt ile 1,5 kilo yem almam lazım. O mümkün değil. 1,5 kilo alabilmem için şu anda sütte üreticinin eline geçecek rakam 18,5 lira olması lazım. Bunun üzerinden bütün kesintiler ayrıştırılmış, en az 18,5 lira olması lazım” ifadelerine yer verdi. “ET KRİZİ BEKLENİYOR” Türkiye’yi süt üretimi konusunda bekleyen sorunlara dikkat çeken Suiçmez; “Bu yarın öbür gün ne olacak? Büyük, profesyonel çiftlikler var. Bunlar hiçbir ülkenin hayvancılığının geleceğinin garantisi değil. Derhal sektörden çıkabilirler. Ama bizim çıkacak bir yanımız yok. Nereye çıkacağız? Avarız köyündeki adam mücadele ediyor. Bu da bırakıp gittikten sonra ne yapacak bu insan? Önümüzdeki süreçte daha büyük bir et krizi bekleniyor. Bunu hiç kimse kurtaramaz. İthalat ile iş dönmez. Et ve Süt Kurumu akşam açıkladı, ‘Et kısmında zam yaptık’ dedi. Daha da artacak. Bunun önüne geçemezsin. Bunu geçebilmen sabır istiyor. Bir an önce başlanması lazım. Süt fiyatlarının dediğimiz rakamlara gelmesi lazım. Bu gebe hayvanlara, gebe düvelere anaç hayvan desteği vermemiz vermemiz lazım. Balkanlar'daki uygulamaları biliyoruz. Hayvana böyle bir para veriyorlar. Onlar, Türkiye Cumhuriyeti ile kıyaslayamayacağımız devlet. Biz niye bunu veremiyoruz?” dedi. “KAZAN KAPATILMIŞ KÖYLER VAR” Kurban Bayramı’nın da yaklaştığına dikkat çeken Suiçmez; “Önümüzde gelen Kurban Bayramı var. İnsanlar elindekileri birikimiyle kurban ibadetlerini yerine getirme uğraşıyor ve ciddi anlamda küçükbaş ve büyükbaş hayvan kesiliyor. Bunların yerine biz bunu seneye tamamlamamız lazım. Bunun tedbirleri çok açık. Bu iş siyaset üstü bir olay. Bir an önce bu işlerin değişmesi lazım. Benim de torunlarım var, bu işle ilgilenmiyorlar. Neden ilgilensin? Bunları nasıl tutacağız? Kazan kapatılmış köyler var. Kazanımız çalışmıyor. Köyde 5-6 sene önce bir, 1,5 ton süt vardı. Şu anda 70-75 kiloya inmiş. Kazan çalışmıyor. Sütü soğutamıyoruz. Komşu köye götürmeye gayret ediyor. Komşu köye de ne kadar götürecek? Adam ‘Tamam’ diyecek. Et de zaten güzel para yapıyor. Hayvanını satacak. Bu bağıra bağıra geliyor. Son 4-5 yıldan beri bu böyle ve artarak gidiyor. Şimdilik üreticinin memnun olabileceği fiyat 18,5 lira. 1-2 ay tahmin edemem. Kimse tahmin edemiyor zaten” sözlerine yer verdi. UĞUR AKAGÜNDÜZ

Kırklareli süt ve süt ürünleri ihracatını katlamak istiyor Haber

Kırklareli süt ve süt ürünleri ihracatını katlamak istiyor

İhracat onaylı 30 işletmenin bulunduğu Kırklareli'nde, AB standartlarında yıllık ortalama 350 bin ton süt üretiliyor. Istranca Dağları'nın eteklerindeki zengin bitki örtüsünden beslenen hayvanlardan elde edilen sütün 10 bin tonu işlenerek AB ve Orta Doğu ülkelerine ihraç ediliyor. Üretimi gerçekleştirilen süt, peynir, peynir altı suyu, yoğurt ve içecekler en çok Amerika Birleşik Devletleri, Almanya, Azerbaycan, Birleşik Arap Emirlikleri, Bahreyn, Belçika, Bulgaristan, Fildişi Sahili, Fransa, Gana, Hindistan, Irak, Japonya, Katar, Kazakistan, Kuveyt, Lübnan, Mısır, Nijerya ve Suudi Arabistan gibi ülkelerden ilgi görüyor. -"Hastalıktan ari 100'e yakın işletme var" İl Tarım ve Orman Müdürü Gökhan Karaca, kentte 150 bin büyükbaş, 450 bin küçükbaş hayvanın bulunduğunu söyledi. Özellikle süt sığırcılığında kentte profesyonel düzeyde üretim yapıldığının altını çizen Karaca, süt verimi ve kalitesi bakımından Kırklareli'nin örnek il olduğunu söyledi. Kentte AB standartların süt üretimi yapıldığına işaret eden Karaca, bu nedenle süt ve süt ürünlerine olan talebin arttığını bildirdi. İhracatın artması için çalıştıklarını aktaran Karaca, "İlimizde üretilen süt ve süt ürünlerinden yıllık ortalama 10 bin tona yakın bir ihracatımız söz konusu, birkaç yıl içerisinde bu rakamı 2 kata çıkarmak istiyoruz. Önümüzdeki yıllarda pazar payımızın daha fazla artacağını düşünüyorum. Bizim daha çok Orta Doğu ülkeleri ile AB ülkelerine olan ihracatımız hızla artıyor. Süt ve süt üretimi ihracatının artmasını hedefliyoruz." şeklinde konuştu. Karaca, 2023'te hastalıktan ari olan işletmelere 33 milyon 366 bin liralık ari işletme desteği ödemesi yapıldığını belirtti. İhracatın artırılması için çalışmalarını sürdürdüklerini ifade eden Karaca, şunları kaydetti: "İlimizde yaklaşık 100'e yakın hastalıktan ari işletme bulunuyor. Özellikle süt sığırcılığında verimi etkileyen faktörlerin başında hayvan hastalıkları geliyor. Hayvan hastalıkları içerisinde de tüberküloz ve sığır brusellası hem verimi etkilemesi yönünden hem de insanlara bulaşabildiğinden önemli hastalıklar. Hastalıktan ari işletmelerde biz bu her iki hastalıktan da ari olarak hayvancılık faaliyetlerini sürdürmeye devam ediyoruz. Ari işletme sayımızın arttırılması için aşılama çalışmalarımızı sürdürüyoruz. Hayvan genetiğini ileri seviyeye çıkartmayı istiyoruz. Ülke genelinde günlük süt üretimi 10,4 litre. Biz bunu arttırmayı hedefliyoruz. Süt işletmelerine desteklerimiz oluyor, yeni yatırımların bölgeye gelmesi için çalışıyoruz. Üreticilerimize yüzde 50 hibe destekleri veriyoruz. Yem destekleri ile süt üretimimizi arttırmayı istiyoruz."

Edirne Süt Üreticileri Birliği'nde seçim heyecanı Haber

Edirne Süt Üreticileri Birliği'nde seçim heyecanı

Edirne Süt Üreticileri Birliği tarafından Edirne İl tarım ve Orman Müdürlüğü’nde Olağan Genel Kurul gerçekleştirildi. Gerçekleştirilen Olağan Genel Kurul’dan sonra seçim yapılacak seçimde ise mevcut Başkab Mustafa Suiçmez ve İzzet Baybura yarışacak. Mevcut Başkan Mustafa Suiçmez kendisine söz verilmesi üzerine yaptığı konuşmasında kimseye vaat vermediğini belirterek, “Sadece bu kurduğumuz, sizlerin alın teri, emeğinizle getirdiğiniz bu birliği riske etmemeye uğraşıyoruz” ifadelerine yer verdi. Diğer Başkan Adayı İzzet Baybura ise, Edirne Süt Üreticileri Birliği’ne neden aday olduğunu açıkladı. “KİMSEYE VAAT VERMİYORUM Suiçmez, “Ben size şunu yapacağız bunu yapacağız diye bir vaat vermeyeceğim. Sadece bu kurduğumuz, sizlerin alın teri, emeğinizle getirdiğiniz bu birliği riske etmemeye uğraşıyoruz. Birazdan bize yetki vereceksiniz. Bu yetkiler her yerde verilmek zorunda. Bu yetkiler verilmediği zaman buraya kim seçilirse seçilsin hiçbir şey yapamaz. Bize vermiş olduğunuz bu yetkilerle sizi riske edecek hiçbir şeyin altına imza atmadık. Birliğimizin kapısı her zaman açık. Kim geldiyse kimseyi geri çevirmedik. Katıldığınız için hepinize çok teşekkür ediyorum. Seçimde tercihlerinizi yapacaksınız. Bize bugüne kadar destek verdiniz, Allah razı olsun. Yine desteğinize talip olacağız. Verirseniz, Allah razı olsun vermezseniz de başımızın üzerinde yeriniz var” dedi. “MEVCUT YÖNETİM 10 YILDIR ÜYELERİNDEN UZAK” Edirne Süt Üreticileri Birliği’ne neden talip olduğunu açıklayan Babura, “Mevcut yönetim son 10 yıldır üyelerinden uzak olduğundan dolayı, uygulamaya koydukları projelerin planlama hatası ve denetim açıklarından dolayı projelerden birlik üyelerinin tam ve adil olarak faydalanamamasından dolayı, birliğe ait araçların amacı dışında kullanılmasından dolayı, birliğin merkezle birlik ve planlı ve uyum içerisinde çalışmaktan yoksun olmasından dolayı, köy ve mahalle süt toplama merkezlerinin denetimsiz ve takip edilmemesinden dolayı, birlik gelir ve giderlerin net açıklanamamasından dolayı aday oldum” ifadelerine yer verdi. MERT ERİŞKİN

Süt üreticisi, yem fiyatlarındaki artışa tepkili Haber

Süt üreticisi, yem fiyatlarındaki artışa tepkili

Edirne Merkez İlçe ve Süloğlu Süt Üreticileri Birliği Başkanı Mustafa Suiçmez, süt üreticilerinin maliyetlerinde önemli bir kalem olan yem fiyatlarındaki artışlarla ilgili tepki gösterdi. Süt üreticileri fiyat artışı istediği zaman Ulusal Süt Konseyi’nin toplanarak fiyat belirlediğini söyleyen Suiçmez, yem üreticilerinin istedikleri zaman zam yaptıklarını, yem fiyatlarındaki artışın da Ulusal Süt Konseyi’nde tartışılarak karar verilmesi önerisinde bulundu. Süt üreticisinin zam istediğinde tüm ulusal haberlerde yer verildiğini, buna karşılık yem üreticisinin yaptığı zamların ulusal kanal ve gazetelerde yer bulmadığına da değinen Suiçmez; “Özellikle Geçtiğimiz 2-2,5 ay içerisinde yem fiyatlarına mütemadiyen, döviz kurundan ve borsadaki buğday ve arpa fiyatlarından bağımsız, canları istediği zaman zam yapılıyor. Geçtiğimiz günlerde Ulusal Süt Konseyi, süt için bir fiyat açıkladı. Bu ayın 21’inden itibaren yeni fiyatlar üzerinden üreticilerimiz süt paralarını alacaklar. Bu fiyatlar açıklanırken birçok hesaplamalar yapıyorlar. Bu yemciler fiyat belirlerken Ulusal Süt Konseyi neden toplanmıyor. Yemcilere de birileri bir dur desin. Yemciler zam yapmasın, sütün girdi maliyetleri de artmasın. Son 2 buçuk aydan beri yeme gelen zam en az yüzde 30. Yani yemin çuvalına 120 lira- 130 lira zam geldi. Bugün piyasada 550 liradan aşağı yem yok ve bu da yemin peşin fiyatı. Eskiden peşin fiyatına 1-2 ay vade yapılıyordu. Onlar artık hayal. Bir ay geciktirdiğinde 50-60 lira fark alıyorlar. Bunu ben Süt Üreticileri Birlik Başkanı olarak rica ediyorum. Süt fiyatları fiyatı belirlemek için ne zaman Ulusal Süt Konseyi toplanacak, ne zaman gıda komitesi toplanacak, yem fiyatları da o zaman gözden geçirilsin. Ya da yem fiyatlarına zam geldiğinde bizim fiyatlarımız da revize edilsin. Onlara da birileri desin ki siz neden bu yeme zam yapıyorsunuz. Ne arttı ki yeme zam yapıyorsunuz. Hiçbir bahane göstermeden zam yapıyorlar. Bizim et fiyatları, süt fiyatları, peynir fiyatları gündeme gelir ama yem fiyatları ulusal basında gündeme gelmiyor her nedense. Maliyet fiyatları gündeme gelmeden, market rafındaki bir peynirin artışı gündemde tutuluyor. Bir kere de ulusal basın yem fiyatlarını gündeme getirsin. Lütfen ulusal ölçekte yeme gelen zamları gündeme getirsinler ki üretici neden sütüne zam istiyor daha güzel anlaşılacak. Biz durduk yere süte zam istemiyoruz” dedi. “BİRİLERİ YEMCİLERE DUR DESİN” Market rafındaki peynirin, sütün, tereyağının, yoğurdun fiyatının süt üreticisine yansımadığını belirten Suiçmez; “İneğin memesinden çıkan süte bu fiyat yansımıyor. Bizim girdilerimizde herkes sessiz sedasız zammını yapıyor, bunları hiç kimse görmüyor, duymuyor ama biz ne zaman ki Ulusal Süt Konseyinden değerlendirme istediğimizde Türkiye’de kıyamet kopuyor. Günlerce tartışılıyor sonra bize yüzde 7-17 gibi bir zam veriliyor ama yemci öbür taraftan zammını yapıyor, fiyatlar alıp başını gidiyor. Birileri de bu yemcilere bir dur desin” şeklinde konuştu. ŞENER ŞENTÜRK

Özcan; “Bu gidişle hayvan kesimleri artar” Haber

Özcan; “Bu gidişle hayvan kesimleri artar”

Uzunköprü Ziraat Odası Başkanı Özcan Kayalı, Ulusal Süt Konseyi tarafından açıklanan çiğ süt fiyatının yetersiz olduğunu söyledi. Kayalı, süt üreticisinin açıklanmasını beklediği zammın 5 TL olduğunu dile getirdi. Kaya, yapılan fiyat güncellemelerinin sadece hayvancılıkta değil, tarımda da olması gerektiğini ifade etti. Kaya, güncellemelerin bir yılda değil, 3 ayda bir olması gerektiğini savundu. “SÜT FİYATLARI YERİNDE SAYIYOR” Kayalı, “Açıklanan fiyattan süt üreticileri hiç memnun değiller. Girdi maaliyetleri artıyor fakat süt fiyatları yerinde saymaya devam ediyor. Bu gidişle hayvan kesimleri artar ve bu sefer de et problemi ortaya çıkar. Bu fiyatlar nedeniyle toplu bir kesim yapılır ve ileride kesilecek hayvan da kalmaz. Üreticinin beklediği 2 TL bir fark değil 5 TL’lik bir farktı. Yapılan güncellemelerin bir yılda değil, 3 ayda bir olması gerekiyor. Güncellemeler sadece sütte değil bütün tarım ürünlerinde böyle olması gerekiyor. Devlet ayçiçeği, buğdaya bir fiyat veriyor ve o fiyat bir yıl sonra masaya yatıyor. Girdi fiyatları bir yıl içerisinde sürekli artmaya devam ediyor. O zamanki girdilerle hesaplandığından dolayı açıklanan fiyatlar düşük kalıyor. Devlet artık maaşları bile 6 ayda bir güncellemeye başladı. Bunun nedeni enflasyon ve artan fiyatlar. Bu fiyatlar nedeniyle tarım ve hayvancılık ile uğraşanlar eziliyor” dedi. MERT ERİŞKİN

En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.