Hava Durumu
TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文
TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文

#Su Kaynakları

Batı Ekspres - Edirne'nin Haber Sitesi - Su Kaynakları haberleri, son dakika gelişmeleri, detaylı bilgiler ve tüm gelişmeler, Su Kaynakları haber sayfasında canlı gelişmelerle ulaşabilirsiniz.

Polat; “Kar, tarıma ve su kaynaklarına yararlı” Haber

Polat; “Kar, tarıma ve su kaynaklarına yararlı”

Türk Mühendis ve Mimar Odaları Birliği (TMMOB) Tekirdağ İl Koordinasyon Kurulu (İKK) Sekreteri ve Ziraat Mühendisleri Odası Tekirdağ önceki dönem Başkanı Cemal Polat, Tekirdağ ve ilçelerinde etkili olan yağışın tarıma etkileri ile ilgili açıklama yaptı. Polat, Batı Ekspres’e yaptığı açıklamada, kar yağışının özellikle bölgedeki buğday üretimine yararlı olacağını söyledi. Kar yağışının, ürünlerdeki hastalıklara etkisine dikkat çeken Polat, kar ile birlikte bölgedeki özellikle yer altı kaynaklarının da olumlu etkileneceğini belirtti. “ÜRÜNÜN KALİTESİ ARTAR” Tekirdağ’da yağmaya devam eden karın, bölgedeki buğday üretimine sorun yaratmayacağını söyleyen Polat; “Çünkü buğday daha sapa kalkmadı. Hem soğukluk ihtiyacını giderir, hem de hastalıklara karşı daha etkili olur. Karın en büyük özelliklerinden biri budur. Ürünün kalitesi de artar. Buğdaylar yeni ekildiği ve çok fazla çıkmadığı için zarar görmez. Bu kar 1 hafta 10 gün kalabilirse çok daha iyi olur” ifadelerini kullandı. “YER ALTI SU KAYNAKLARININ BESLENMESİ İÇİN ÖNEMLİ” Polat, kar yağışının tarımsal verime olumlu etkisinin yanı sıra yer altı su kaynaklarını da etkilediğini belirterek; “Özellikle yavaş erimesi nedeniyle yer altı su kaynaklarının beslenmesi açısından da önemlidir. Önemli olan erimenin yavaş olmasıdır. Su havzalarına da, hastalıklara karşı da iyi oldu. Hastalık olmadığı zaman ilaç kullanmazsın. Bu da çiftçinin girdi maliyetini düşürür. Çünkü en büyük sıkıntı, hava nemli ve sıcak geçtiği zaman hastalıklar oluyor. Bu kar, kısmi olarak hastalıkların bir kısmını önler. Bu anlamda yağan bu kar hem bölge tarımı, hem de su kaynaklarımız için çok yararlı” diye konuştu. UĞUR AKAGÜNDÜZ

TRAKYA’NIN SU KAYNAKLARI ALARM VERİYOR Haber

TRAKYA’NIN SU KAYNAKLARI ALARM VERİYOR

Tekirdağ Namık Kemal Üniversitesi Ziraat Fakültesi Biyosistem Mühendisliği Arazi ve Su Kaynakları Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Halim Orta, Trakya bölgesindeki yer altı ve yer üstü su kaynakları ile ilgili Batı Ekspres’e konuştu. Prof. Dr. Orta, mevsim anormali olarak bölgede yaşanan kuraklık ile bilinçsiz su kullanımı sonucu Meriç-Ergene Havzası’ndaki yer altı ve yer üstü su kaynaklarında yaşanan olumsuz tabloya dikkat çekti. Orta, Ergene’de yıllardır süren kirliliğin yanı sıra Edirne’nin Meriç ve Tunca nehirlerindeki debi düşüşü ve kirliliğin sonucunda Trakya bölgesinde yaşanabilecek olumsuzlar konusunda uyarılarda bulundu. “YER ALTI SUYU REZERVİMİZİN 3 KATINI ÇEKİYORUZ” Meriç-Ergene Havzası’nda 0,4 milyar metreküp yer altı suyu rezervinin bulunduğunu söyleyen Orta; “Yer altı suyu rezervi demek; her yıl beslenebilen, bizim yıllık yer altı suyu tablosundaki düşüşleri oluşturmayacak düzeyde bir tablodur. Ama özellikle Çerkezköy, Çorlu, Kapaklı, Muratlı ve Lüleburgaz bölgesinden çektiğimiz su, bizim tahmin ve hesaplamalarımıza göre yaklaşık 3 katıdır. Istrancalar ve Ganoslar’dan gelen ve Meriç-Ergene Havzası’nda yer altı suyumuzu oluşturan miktarın yaklaşık 3 katını çekiyoruz. 30 yıl önce 60-70 metrelerde çektiğimiz su derinlikleri, bugün 400-450 metrelere kadar inmiş durumdadır” ifadelerini kullandı. “YER ÜSTÜ SU DEPOLAMA KAYNAKLARIMIZ YOK” Orta, Trakya bölgesinin 2,8 milyar metreküp su potansiyeli olduğunu açıklayarak; “Ama onlardan istifade edemiyoruz. Çünkü yer üstü depolama kaynaklarımız yok. Bu kaynaklar; ağaçlar ve göletlerdir. Ekosistemi bozmayacak düzeyde büyük ölçekli olmayan su depolamayı geliştiremediğimiz için bu sular denizlere akıyor. Biz de bütün sektörlerde bilinçsizce yer altı suyunu kullanıyoruz” dedi. “BARAJLAR KURUMA NOKTASINA GELDİ” Trakya bölgesindeki yer üstü su kaynaklarından olan barajların son durumunu değerlendiren Orta; “Barajlar, şu anda neredeyse sıfırı tüketme, kuruma noktasına geldi. Hâlbuki mevsim itibariyle şu anda yüzde 50’lerin üzerinde olmamız lazım. Trakya’da zaten bu kaynaklar çok az. Yer üstü kaynakları da çekilince kullanıcılar, bütün güçleriyle yer altı su kaynaklarına yükleniyorlar. Bu yüklenmenin sonucunda da yer altı su kaynaklarının su seviyeleri hızla düşmeye devam ediyor” sözlerine yer verdi. “2040 YILINDA SERT BİR KURAKLIK GELİYOR” Orta, Trakya bölgesinde yer altı ve yer üstü su kaynaklarında yaşanan olumsuz tablonun sürpriz olmadığını söyleyerek; “Bu durum bizim için sürpriz değil; beklenen senaryolardı. Son 5 yıldır her platformda bu bilgileri aktarıyoruz. Ama bu daha başlangıçtır. 2040 yılında göçleri doğuracak şekilde, ülkemizin tamamını kapsayan sert bir kuraklık geliyor. Bizim bu yıl yaşadıklarımız, bu yıl geçecek hadiseler değil” dedi. “NEHİRLERDEKİ DOĞAL HAYATI TEHDİT EDECEK” Edirne’de Arda, Meriç ve Tunca nehirlerinin ise sınırları aşan 3 nehir olduğunu belirten Orta; “İpsala’nın kuzeyinde Ergene ile Meriç birleşir. Bu nehirlerin tamamen kuruması gibi bir durum, uzun periyotlu bir durumdur. Çekilmeleri gerçekleşir ama nehir yatağını sürdürecek şekilde devam etmelerini umut ediyoruz. Bunlarda yüzde 100 kuruma beklemiyorum. Ama sektörleri ve çiftçileri bir kenara koyarsak; oradaki doğal hayatı, orasının gerçek sahiplerini tehdit edecek düzeye gelir” ifadelerine yer verdi. “NEHİRLERDE KİRLİLİK YÜKÜ DAHA DA ARTACAK” Orta, bölgedeki nehirlerin debisinde yaşanan azalmanın yanı sıra kirliliğe de dikkat çekerek; “Özellikle Meriç ve Ergene çok kirli. Hatta bunlar, İpsala’nın kuzeyinde birleştikleri bölgede kirlilikten dolayı birbirlerine karışamıyor. Aynı dere yatağında belirli bir süre ayrı akıyorlar. Debi azalmasıyla birlikte kirlilik yükü daha da artacaktır. Dolayısıyla sudan istifade eden kullanıcıları bırakın, gerçek sahiplerini bile sıkıntıya sokacak günler çok uzakta değil. Bu durum da ekosistemi geri dönülmesi mümkün olmayan zor bir duruma taşıyabilir” dedi. “TRAKYA MUTLAK SU KISITLIĞI OLAN BÖLGELERDEN” Edirne’nin nehirleri ile önemli bir şehir olduğunu söyleyen Orta; “Edirne’de nehirler demek, Edirne demek. Nehirler olmazsa Edirne de olmaz. Trakya şu anda mutlak su kısıtlığı olan bölgeler içerisindedir. Türkiye’de olarak kişi başına bin 300 metreküp su düşüyor, Trakya bölgesinde an itibariyle 350 metreküptür. Burada nasıl yaşadığımızı ve her şeyin bir pamuk ipliğine bağlı olduğunu insanlar görmek istemiyor. Ama Trakya’nın kurtuluşunun da kuraklık ve su yetersizliğinden kaynaklanacağını, bir ters göçün başlayacağını, tekrar dengelerin yerine oturacağını söylüyorum” sözlerine yer verdi. “ÇELTİKTE SULAMA YÖNTEMİ DEĞİŞMELİ” Orta, Edirne’nin en çok üretilen tarım ürünlerinden biri olan çeltikteki sulama yönteminin de değişmesi gerektiğini belirterek; “Çeltikte artık sulama yöntemini değiştirmemiz gerekiyor. Biz bunun çalışmalarını yaptık. Artık yağmurlama ya da damla sulama yöntemiyle sulanmalıdır. Bu yöntemlerle yarıdan fazla tasarruf sağlanır. Şu anda da atık suyun çeltikte kullanımını çalışıyoruz. Evsel atıklardan arıtılmış atık suların, çeltikte kullanım olanaklarını çalışıyoruz. Sulama yöntemlerini artık mutlaka yağmurlama ya da damlama ile değiştirme zamanıdır. Yoksa çeltik üretimi yapamayacak günler gelebilir. Bunlar çok uzak görünmüyor” diye konuştu. UĞUR AKAGÜNDÜZ

En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.