Hava Durumu
TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文
TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文

#Sonbahar

Batı Ekspres - Edirne'nin Haber Sitesi - Sonbahar haberleri, son dakika gelişmeleri, detaylı bilgiler ve tüm gelişmeler, Sonbahar haber sayfasında canlı gelişmelerle ulaşabilirsiniz.

Cilt Kuruluğunu Önlemek İçin Kış Aylarına Özel Öneriler Haber

Cilt Kuruluğunu Önlemek İçin Kış Aylarına Özel Öneriler

Kış aylarının gelmesiyle birlikte rüzgarlı ve soğuk havalarda ciltte kurumaya bağlı tahriş ve pullanma gibi sorunlar görülebiliyor. Bu da kış aylarında cilt bakımı rutininin değiştirilmesiyle ilgili soru işaretlerini akıllara getiriyor. Cildi nemlendirmenin önemli olduğu soğuk günlerde, cilt tipine uygun nemlendiricilerin kullanılması öneriliyor. Memorial Bahçelievler Hastanesi Dermatoloji Bölümü’nden Doç. Dr. Asude Kara Polat, kış aylarında cilt bakımı ile ilgili bilgi verdi. Cildi uygun şekilde nemlendirmek önemli Cilt bakım rutininde temizleme, nemlendirme ve güneşten korunma temel basamaklardır. İlk basamak olan temizlemede önemli olan banyo yaparken sıcak su kullanılmamasıdır. Çok sıcak su cildin doğal yağ tabakasını bozar ve cildi daha kuru hale getirir. Bunun yerine ılık su tercih edilmelidir. Banyoda sabun kullanılmamalı, duş jelleri veya sabun içermeyen temizleyiciler kullanılmalıdır.  Kuru cilt yapısına sahip kişiler bebek ürünleri de tercih edebilir. Yine bu kişiler kese yapmaktan ve uzun süre banyoda kalmaktan kaçınmalıdırlar. Kuru ciltlerde tonikler cildi tahriş edebilir ve kızarıklığa yol açabilir. Cildin nemlendirilmesi çok önemlidir. Bu noktada cilt tipine uygun olacak şekilde nemlendiricilerin kullanılması gerekir. Her banyo sonrası tüm vücut krem, losyonlar ile nemlendirilmelidir. Yine yağ bazlı yoğun nemlendiriciler kışın daha çok tercih edilebilir. Kışın dudaklarda da kuruluk, çatlama, kabuklanma gözlenebilir. O yüzden dudakların da nemlendirilmesi önemlidir.  Buna göre piyasada çok sayıda yoğun nemlendirici özelliği olan lip stickler bulunmaktadır ve bunların gün içinde tekrarı önemlidir. Ortam havasız ve kuru ise ortam nemini sağlamak için nemlendirici cihazlar kullanılabilir. Bu sayede cildin daha fazla kuruması engellenir. Özellikle kuru ve hassas bir cilde sahip kişiler kış aylarında temizleyici olarak süt, losyon tercih edebilir ve yağlı nemlendirici yüz kremleri cilt bakımınızın vazgeçilmezi olabilir. Karma, yağlı bir cilde sahip kişiler de yoğun nemlendirici ajanlara sahip ürünler kullanabilir. Cilt tipinin ne olduğuna bakılmaksızın günde minimum iki kez cildinizi nemlendirmek gerekir Rüzgar ve soğuk hava ellerinizi kurutabilir Eller kışın rüzgardan ve soğuktan fazlası ile etkilenir. Dışarı çıkarken eldiven giyilmesi koruyucu olur. Sabah mutlaka nemlendirici krem kullanılması ve her el yıkama sonrası yeniden ellerin nemlendirilmesi kışın önemlidir. Ev temizlik ürünleri ile temas etmemek için pudrasız eldiven kullanılması gerekir. En doğru bakım malzemesi kişinin cilt tipine uygun olan, cildin sağlığını korumak ve sağlamak için gereken malzemedir. Bu noktada önemli olan ise herkes için ortak olan cilde uygun temizleyici, nemlendirici ve güneş koruyucu krem, losyon, sticklerdir. Elbette bu noktada düzenli ve sürekli kullanım söz konusu olmalıdır. Hindistan cevizi yağı ile kuruyan saçlarınızı güçlendirebilirsiniz Saç ve tırnak için de kışın nemlendirme önemlidir. Saç bakım yağları,  nem maskeleri, tırnaklar için koruyucu balmlar kullanılabilir. Kuruyan saç ve cilt için çeşitli doğal yağlar önerilmektedir. Kuruyan ve yıpranmış saçlar için Hindistan cevizi yağı ve jojoba yağı, argan yağı gibi organik yağlar kullanılabilir. Saçı beslemekte ve onarmaktadır.  Yapılan bir çalışmada tatlı badem, çuha çiçeği ve jojoba yağlarının cilt bakımı uygulamalarındaki etkinliği ve faydaları incelenmiş ve cilt bakımı preparatlarında cildin en üst tabakası olan stratum korneumun bütünlüğünü, iyileşmesini ve lipit oranını güçlendirmek için etkili bileşenler olarak gösterilmiştir. Güneş kremi sadece yazın değil kışın da kullanılmalı Cilt sağlığını korumak için güneş koruyucular kremlerin, losyonların veya sticklerin kışın da kullanılması gerekmektedir. Ultraviyole ışınlarının etkisi hava güneşli olmasa dahi devam etmektedir. Özellikle karlı havalarda yansıma olacağı için cilt üzerinde ultraviyole ışınlarının etkisi artmaktadır. Bu nedenle güneşten koruma faktörü yani SPF (sun protection factor) en az 30 olacak şekilde güneş koruyucu kremlerin uygulanması gerekmektedir. Gün içinde bu kremlerin 2 veya 3 saatte bir yenilenmesi önemlidir. Cilt bakımı için yapılacak dermokozemtik işlemler mevsimsel olarak farklılık gösterebilmektedir. Kış aylarında birçok kozmetik işlem yapılabilmektedir. Yaz döneminde lekelenme nedeniyle uygulanamayan kimyasal peeling tedavileri, dermabrazyon, fraksiyonel karbondioksit lazer tedavileri gibi uygulamalar kış dönemi yapılabilmektedir. Kış ayları lekelerin, derin akne izlerinin tedavisi için en uygun dönemlerdendir. Sadece kış mevsiminde değil cilt sağlığımız için bol su içmek, yeterli sebze, meyve ve baklagil tüketerek sağlıklı beslenmek ve sigara kullanmamak önemlidir. Sigara cilt yaşlanmasını tetikleyen faktörlerden birisidir. Yine kışın yeterli güneş ışığı alamama dolayısı ile ciltte sentezlenen D vitamini yeterli olamayabileceği için D vitamini takviyesi doktor tavsiyesi ile kullanılabilir.  Yine yeterli balık tüketmeyen kişiler için Omega 3 takviyeleri kullanmak cilt sağlığı için önemlidir

FORMA GİRMEK İSTEYENLERE SONBAHAR’A ÖZEL ÖNERİLER Haber

FORMA GİRMEK İSTEYENLERE SONBAHAR’A ÖZEL ÖNERİLER

Mevsim geçişlerinde özellikle kış aylarında, kapalı mekânlarda daha fazla zaman geçirme eğiliminde olunan, soğuk hava ve tatlı isteği gibi faktörlerle beslenme alışkanlıklarında değişiklikler meydana gelebiliyor. Kilo almış olmaktan yakınanlar için diyete başlamanın tam zamanı. Ancak, unutulmamalıdır ki herkesin vücut yapısı, sağlık durumu ve yaşam tarzı farklıdır. İnternetten veya çevreden duyulanlarla değil; bireysel ihtiyaçlara uygun bir diyet programı belirlemek önemlidir. Şok diyetlerin bilinçsizce uygulandığında çok ciddi sağlık sorunlarına yol açabildiğini vurgulayan Beslenme ve Diyet Uzmanı Kıymet Pınar Çalım; “Üstelik sağlıksız ve düzensiz yapılan bu tarz diyetlerle verilen kiloların korunması mümkün değildir ayrıca kısa sürede tekrar kilo alınması da kaçınılmaz bir gerçektir” dedi. Sağlıklı, düzenli ve kalıcı bir kilo kaybı için doğru ve düzenli beslenmenin püf noktalarını anlatan Çalım, önemli uyarılar ve önerilerde bulundu.   “KARARLI OLUN VE İLERLEMEYİ ADIM ADIM SAĞLAYIN” Kilo vermeye karar verenlere seslenen Çalım; “Kilo verme hedefinize karar verdiyseniz, ani kararlar almak yerine planlı ve sürdürülebilir adımlarla başlamak önemlidir. Hedeflerinizi belirleyip mevcut durumunuzu değerlendikten sonra, sağlıklı ve dengeli bir şekilde kilo vermeye odaklanın. Hemen radikal değişikliklere gitmek yerine, küçük ama etkili adımlarla başlayın. Mesela, beslenme alışkanlıklarınızda iyileştirme yapmak istiyorsanız, öncelikle sağlıklı yiyecekleri tercih edin ve öğün aralıklarınızı düzenleyin. Eğer hareketsiz bir yaşam tarzınız varsa, spor salonlarına koşmak yerine günlük aktivitenizi artırmak adına basit yürüyüşlerle başlayın. Unutmayın, küçük değişiklikler zamanla büyük sonuçlara yol açabilir” ifadelerini kullandı.    “KARBONHİDRAT ALIMINIZI KONTROL ALTINDA TUTUN”  Çalım, karbonhidrat içeren yiyeceklere karşı uyarlarda bulunarak; “Kan şekerini aniden yükselip sonra hızla düşürebilen yüksek karbonhidrat içeren yiyeceklere özellikle dikkat edin. Bu durum, daha fazla aç hissetmenize neden olabilir ve sonucunda aşırı yeme eğilimine yol açabilir. Sağlıklı kilo kaybı hedeflerinize ulaşmak için uzman bir rehberlikle kişiselleştirilmiş ve dengeli bir beslenme planı oluşturarak porsiyon kontrolünü sağlamak önemlidir” dedi. “KAHVALTILARINIZA PROTEİN EKLEYİN VE BESLENME PLANINIZI DÜZENLEYİN” Proteinin sindirimi daha uzun süren bir besin grubu olduğunu, açlık hormonlarını kontrol altında tutarak tok hissetmenize yardımcı olduğunu belirten Çalım; "Aynı zamanda, yüksek proteinli bir kahvaltı, ilerleyen saatlerde daha az acıkmamıza ve açlık hissimizi daha uzun süre bastırmamıza katkı sağlar. Tipik bir kahvaltıda protein içeren gıdalara odaklanmalısınız. Örneğin, yumurta alerjiniz yoksa veya kalp-damar sağlığınız uygunsa, her gün haşlanmış bir yumurta, beyaz peynir ile birlikte tercih edebilirsiniz. Bu protein ihtiyacını tam buğday ekmeği, avokado, zeytin/ceviz veya posalı sebzeler gibi sağlıklı lif kaynakları ve yağlarla destekleyebilirsiniz. Bitkisel ürünler içeren bir kahvaltı için olarak bitkisel süt ile yulaf ve ceviz, badem gibi yağlı tohumları kahvaltınızda kullanabilirsiniz” sözlerine yer verdi. “DÜZENİSİZ ÖĞÜN SAATLERİ KİLO ALIMINA NEDEN OLABİLİR” Düzenli öğün saatlerinin sağlıklı beslenmenin temel kurallarından biri olduğunu vurgulayan Çalım; "Saatlerin düzensiz olması, geç saatlerde yemek tüketilmesi metabolizmanın yavaşlamasına ve kilo alımının artmasına neden olabilir. Evden çalışıyor olsak bile öğün aralıklarını belirlemek ve sağlıklı ev yapımı yemekleri tercih etmek önemlidir" ifadelerine yer verdi. “UYKUNUZA ÖZEN GÖSTERİN” Uykusuzluğun etkilerine dikkat çeken Çalım; “Yeterli uyku, hormonlarımızın denge içinde çalışmasını sağlayarak vücudumuzun yenilenmesine ve enerji seviyelerinin düzenlenmesine yardımcı olur. Uykusuzluk durumunda, açlık hormonu olan ghrelin artarken, kilo kontrolünü sağlayan leptin hormonu azalır. Bu da vücudun aşırı açlık hissetmesine ve yüksek kalorili gıdalara yönelmesine neden olabilir. Ayrıca, uykusuzluk duygu durumunu olumsuz etkileyerek, duygusal tatmin için karbonhidratlı ve kalorili gıdalara yönelme eğilimini artırabilir. Bu nedenlerle, yeterli uyku almak, özellikle gece geç saatlere kadar uyanık kalmamak, kilo verme sürecinizde kritik bir öneme sahiptir” dedi.  “YEMEKLERİNİZİ PLANLAYIN VE SU TÜKETİMİNE ÖNEM VERİN” Çalım, sağlıklı kilo vermede suyun önemine dikkat çekerek; "Sağlıklı kilo kaybı ve devamında sağlıklı beslenme alışkanlıkları edinme sürecinde, yediğiniz gıdaların ne zaman ve ne kadar olduğu oldukça kritiktir. Sağlıklı kilo verme hedeflerinize ulaşmak için belirlenen beslenme öğün düzeninin yanı sıra, yemek planını önceden yapmak ve alışverişleri buna göre organize etmek önemlidir. Su tüketimi de sağlıklı kilo verme sürecinde vazgeçilmez bir faktördür. Günlük su ihtiyacınızı kilonuza göre 20-30 ml hesaplayarak belirleyebilirsiniz. Su içmek, mide doygunluğunu artırarak yüksek kalorili gıda tüketimini azaltabilir, bu da kilo verme sürecinizi destekleyebilir" diyor. Bu nedenle, gün içinde yeterli su içmeye özen göstermek, sağlıklı kilo verme hedefinizi destekleyebilir” sözlerine yer verdi. “DÜZENLİ EGZERSİZ YAPMAYI ALIŞKANLIK HALİNE GETİRİN”  Düzenli egzersizin kilo verme sürecinde kritik bir rol oynadığını belirten Çalım; “Sağlıklı bir diyetle birleştiğinde, düzenli egzersiz sadece kalori kısıtlamasına bağlı kalmadan kilo verme sürecinin etkinliğini artırmakla kalmaz, aynı zamanda genel sağlığı iyileştirir” dedi. Çalım, haftada 150 dakika orta düzeyde fiziksel aktivite veya 75 dakika yoğun aktivite yapmanın, sağlıklı bir beslenme ile birleştiğinde kilo verme ve ideal kiloyu koruma konusunda önemli bir rol oynadığını vurguluyor. “EGZERSİZİ YAŞAM TARZINIZA DÂHİL EDİN” Düzenli egzersizin, metabolizmayı hızlandırarak günlük yağ yakımını artırdığını ve yağsız vücut kütlesini korumaya yardımcı olduğunu belirten Çalım "Günlük aktiviteler, ev işleri veya alışveriş gibi günlük rutinler kilo kaybı için yeterli egzersiz yerine geçmez. Kilo verme amacıyla düzenli ve tekrarlayan fiziksel aktiviteleri benimsemek önemlidir. Egzersizi bir zorunluluk olarak değil, keyif aldığınız ve size uygun olan aktiviteleri seçerek yaşam tarzınıza dâhil edin" diye konuştu.  ERGİN SÖZER

En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.