ARSLAN: PARANIN GÜCÜNÜ ÜRETİM BELİRLER
Edirne’de 28’inci dönem Bağımsız Milletvekili Adayı Ergin Arslan, ülke ekonomisini değerlendirdi. Ülkemiz her daim kırılgan bir ekonomi modeli ile büyümeye çalışmaktadır diyen Arslan “Başka ülkelerin devlet başkanlarının ağzından çıkan birkaç cümle bile ertesi gün bizim Dolar ve TL kurumuzu yerle bir etmeye yetiyor” ifadelerine yer verdi.
“YANGIN İÇERİSİNDEYİZ”
Ülkenin ekonomik bir yangın içerisinde olduğunu kaydeden Arslan “Ülkece ekonomik bir yangının içerisindeyiz, her gün psikolojimizi yerle bir eden zam haberleriyle uyanmak hepimizi fazlasıyla yıpratıyor. Bu bunalımı hissetmeyen tek bir vatandaş bile yok. Çocuk yaşta vatandaşlarımız bile bu kaygı ile günlerini endişe içinde geçirmekte. Bunlar bizim gerçeklerimiz, bunlarla yüzleşerek, bunları konuşarak ve bunlar için bedeli ne olursa olsun ağır adımlar atarak ancak bu durumdan kurtulabiliriz. Siyasi iktidarın zarar göreceği endişesi ile ne yazık ki karar verici merkezler konuşmuyor. Konuşsa anında yerinden edileceğini biliyor. Hepimizin bildiği gibi seçim sürecine kadar baskılanan ekonomik olumsuzluklar bir anda etrafımızı sardı ve seçim için yapılan bu baskı sürecinde ülkenin yaktığı dolar rezervinin haddi hesabı yok. Ülke yalnızca bu süreçte yıllarca süren kazanımlarını kaybetti, yıllarını kaybetti” dedi.
“ÜRETMİYORSAN PARAN PUL OLUR”
Ham maddeyi neden üretmediğimizi sorgulamamız gerektiğine vurgu yapan Arslan şöyle konuştu; “Bugün yaşadığımız bu ekonomik bunalım bir anda olmadı, bu uzunca zamandır süregelen yanlış kararların ve yönetimlerin sonucudur. Ülkemiz her daim kırılgan bir ekonomi modeli ile büyümeye çalışmaktadır. Başka ülkelerin devlet başkanlarının ağzından çıkan birkaç cümle bile ertesi gün bizim Dolar ve TL kurumuzu yerle bir etmeye yetiyor. Kadroların liyakatsizliği, siyasetin birçok alana yön vermesi, adaletin bağımsız olmadığı inancı ve üretimin her geçen gün daha da azalması bu kırılgan ekonominin en büyük nedenidir. Dolar kurundan etkilenmemizin asıl nedeni ise üretmiyor oluşumuzdur. Eğer bir ürün bizim elimizde yok ise bunu başka ülkelerden ve o ülkelerin para birimleriyle almak zorundayız. En başta üretemediğimiz gerek teknoloji gerekse ham maddeyi neden üretemediğimizi sorgulayıp ülke kaynağını buraya aktarmamız gerekiyor. Paranın gücünü üretim belirler. Paranın gücünü ne Cumhurbaşkanı ne bakanlar ne de siyasetçiler belirleyemez. Sabahtan akşama kadar konuşsak fayda yok, üretmiyorsan paran pul kadar değersizleşir.”
“ÜRETİME KAYNAK AYIRILMALI”
Üretime kaynak ayırılması gerektiğine değinen Arslan şöyle konuştu; “Şimdi gelinen bu karanlık noktada sıralı zam ile günü kurtarıp kitlelerin gözlerini boyuyoruz. Önce asgari ücrete zam yapıyoruz, zam daha maaşlara yansımadan sırayla ürünlere yansıyıp vatandaşın cebinden zaten olmayan zammı geri alıyoruz. Market rafları cepleri yakmaya başladığında sıradaki zammı emeklilere yapıyoruz, akabinde yine ürünlerimize zam yapıyoruz. Memurlarımıza zam yapıyoruz bu süreçte dolar ve akaryakıt durdurulamadığı için yoksulluk sınırına bile yaklaşamayan maaşlarımız ile yaşamaya çalışıyoruz. Bu öyle bir kısır döngü oldu ki sarmalın içinden çıkamıyor, değerlerimizi bir bir yitiriyoruz. Kurtarıcı gibi sunulan devlet adamları ise yapacakları tek şey olan üretime kaynak ayırmanın haricinde her şeyi yapıyorlar. Hatta öyle güzel yapıyorlar ki, verginin vergisinin vergisini istiyorlar. Zaten parası olmayan tabana vergiyi yayıyoruz diyorlar, Ahmet amcanın zar zor aldığı 98 model aracına vergiyi bindirdikçe bindiriyorlar.”
“TMO’YA SESLENİYORUM”
Toprak Mahsulleri Ofisi’ne (TMO) seslendiğine değinen Arslan “Bir çiftçi olarak mazot, gübre ve diğer girdilerin bizi kötü etkilediği bu dönemde elimizdeki buğday ile rezil olduğumuz gerçeğinden de bahsetmek istiyorum ve TMO'ya sesleniyorum. Önümüzdeki yıl da kapasite sorunu yaşarsak ve biz yine ürettiğimiz buğday ile rezil olursak, meclisteki bizi temsil eden vekillerin sizden hesap sorması gerekir” şeklinde konuştu.
“HALA UMUT VAR”
Sorunların çözümüne değinen Ergin Arslan; “Tüm bu sorunların çözümü vardır, her zaman olmuştur. Finans kaynağını azınlık zenginliğine değil de üreten desteğine ayırdığımız gün düzelmeye başlayacağız. Bu çok zordur, burada ilk tasarrufun kamudan başlaması gerekiyor Yaparlar mı? Açıkçası umutlu değilim. Farkındayım, önümüzdeki yol giderek kararıyor, ışık giderek azalıyor. Ama hala umut var. Önümüzdeki yolu aydınlatmaya yetmese de devam etmemiz için yeterli” dedi.
MERT ERİŞKİN