Gaytancıoğlu; “CHP Kurultayda Herkesi Birleştirerek Devam Edecek”
Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) önceki dönem Edirne Milletvekili Doç. Dr. Okan Gaytancıoğlu, Parti Meclisi tarafından 6-9 Eylül tarihleri arasında gerçekleştirilmesi kararı alınan olağanüstü kurultay ile ilgili Batı Ekspres’e konuştu.
Tüzük değişikliği yapmak ve program değişikliği çalışmalarını başlatmak üzere düzenlenmesi beklenen kurultay öncesi Gaytancıoğlu, örgütlerin üye yapısı ve üyelik başvuruları, ön seçim ve delege seçimleri, milletvekilliği, belediye başkanlığı, il genel ve belediye meclis üyeliği seçimleri ile son günlerde tartışılan seçimli kurultay iddiası hakkında açıklama yaptı.
“ÖN SEÇİMLE BELİRLENMESİ LAZIM”
Gaytancıoğlu, CHP’nin olağanüstü kurultayı ile birlikte en çok tartışılan konulardan biri olan ön seçim uygulaması ve üye yapısında değişiklik olup olmayacağı ile ilgili görüşlerini açıklarken; “CHP, bu ülkenin kurucu partisidir. Demokrasiyi yerleştirmiş bir partidir. Biz bir partiye seçimle hükümeti devredebiliyoruz. CHP’nin ruhunda seçim olduğu için belediye başkanlarını, belediye meclis üyelerini, milletvekillerini, il genel meclis üyelerini ön seçimle belirlemesi lazım. Yani partililerinin belirlemesi lazım. Partiye de üyeleri, bu ilkeler doğrultusunda yapmak lazım. CHP’nin milyonlarca sempatizanı var ama üye o kadar değil. Çünkü bizim ilkelerimize uymasına, tüzüğümüzü kabul etmesine, çalışmalara katılmasına bakıyoruz. Ama CHP’ye gönül vermemiş bir kişi üye yapıldığında da, ‘Demokrasi istiyoruz. Ön seçimde bana oy ver’ diyebiliyor. Benim, CHP’nin tüzüğünü çok iyi bilen, ilkelerine inanmış, kişileri tartabilecek, kişilerin liyakatini değerlendirebilecek kişileri üye yapmam lazım. Onun için de CHP’nin 7-8 yıl önce başlattığı ‘Aktif Üye-Pasif Üye’ çalışması vardır. Bunu bir türlü hayata geçiremedik. Ama bu teknolojik düzeyde artık hayata geçirememek diye bir şey yok. Partinin bunu istemesi lazım. Üyelerin çalışmalara katıldığını üyelik kartını okutarak partililiğin gereğini yaptığı belirlenebilir” ifadelerini kullandı.
“GÖNÜL VERİYORSAN SÖZ SAHİBİ OLMAN GEREKİR”
Parti üyelerinin maddi desteklerinin önemine de dikkat çeken Gaytancıoğlu; “Aynı zamanda sadece çalışmalara katılarak değil; partiye maddi olarak destek de vermek de önemlidir. Zaten parti aidatı senelik 24 TL gibi komik bir rakam. Çünkü siyasi partiler bağış alamazsa parayı cebine koyan ‘Kral benim. Demokrasiyi ben yaratırım. 500 tane de üye yaparım’ demeye başlar. Bunlar da yanlıştır. Parti maddi olarak güçlenirse para ilişkileri konuşulmamış olur. Ama CHP’ye üye olmuşsun, hiçbir etkinliğe de katılmamışsın, aidat da yatırmıyorsun; o zaman senin de söz sahibi olmaman gerekir. O zaman üye olma, sempatizan ya da pasif üye olarak kal. O zaman, ‘Ön seçim var ama sen oy kullanmazsın’ dersin. Partinin hiçbir şeyine katılmamışsın, söz sahibi olmaman gerekir. Ama gerçekten gönül veriyorsan söz sahibi olman gerekir. Demokrasiyi bu kadar içine sindirmiş bir partinin tüzüğünde üyelerin eşit bir şekilde söz sahibi olması gerekir” dedi.
“DELEGE SİSTEMİNİ KALDIRALIM”
Gaytancıoğlu, Edirne’deki Mahalli İdareler Seçimleri öncesi yaşanan adaylık süreci ve delege sistemi ile ilgili de konuşurken; “Parti, Edirne özelinde bir ön seçim kararı aldı. Ön seçimde birinci çıkan Şükrü Ciravoğlu geri çekildi. Buna da saygı duyuyoruz. Ön seçimde 2’nci olanı partimiz atadı. Biz de partililer olarak arkasından gittik, gitmeye de devam ediyoruz. Burada fiili bir durum var. Bu durumun artık tartışılmaması gerekir. Çünkü aday çıkmış ama sağlık nedenlerinden dolayı çekilmiş. 2’nci sıradaki adayımız çıkmış, parti arkasından gitmiş. Ama bundan sonra üyelere yetki vererek belediye başkanlarının, milletvekillerinin üyeler tarafından belirlenmesi gerekir. Bizde delege sistemi var. Delege sistemi son derece yanlış. Aslında doğru ama doğru uygulanmıyor. Delege, üyelerin daha deneyimlisidir. Üyeler bir araya gelir, sandık konur, adaylar çıkar. Delege kendini anlatır ve çıkar. Yine demokrasi vardır ama bizde doğru uygulanmıyor. O yüzden Türkiye’de bu sistem oturmadığı için delegelik sistemini kaldıralım, üyeler hür iradeleriyle temsilcilerini seçsinler. Belediye başkanları da, meclis üyeleri de ön seçime girecek. Belediye başkanlarında, milletvekillerinde belirli kontenjanlar olabilir. Örneğin; bir tarım bölgesidir. Aday olanlar içinde bir tarımcı yoktur. Ama parti orada bir tasarruf kullanarak bir tarımcıyı atayabilir” sözlerine yer verdi.
“ÖN SEÇİMDE DAHA FAZLA FARKLA KAZANIRIM”
CHP Grup Başkanvekili Gökhan Günaydın’ın geçtiğimiz günlerde AK Parti’ye geçen belediye başkanları ve milletvekillerinin arasında CHP’ye de geçmek isteyenlerin olduğunu belirterek, “Herkes CHP’ye gelemez” ifadesini hatırlattığımız Gaytancıoğlu, konuyla ilgili konuşurken; “Bazı belediye başkanları, CHP’deki yükselişi görerek bize gelmek isteyebilir. Bu yanlış. Ben CHP’li olmaktan aşırı derecede gurur duyan bir insanım. CHP’li olmak büyük bir sorumluluktur. Bazı şeyleri içinize sindireceksiniz. Örneğin; ben 2011’de ön seçime girdim ve kaybettim. Ama partinin öyle bir hafızası var ki partililer, bana bırakmamam için çok sayıda mesaj attılar. Ben de bırakmayıp her yere gittim. 2015’te aynı üyeler beni 2 katı farkla birinci sıraya getirdiler. Ben iddia ediyorum; bir dahaki ön seçimde daha fazla farkla kazanırım. Üyelerle bağlantımı sürdürüyorum. Partimi iyi bir şekilde temsil ettiğimi düşünüyorum. Bunu zaten üyeler takdir eder. Bunu herkesin bu şekilde görmesi gerektiğini düşünüyorum. Bir amacı ya da ideali varsa, üyeye giderek, kendini anlatacak” dedi.
“ÖN SEÇİMDEN ÇIKIP PARTİ DEĞİŞTİRENLER DE OLDU”
Gaytancıoğlu, CHP Genel Merkezi’nin bazı konularda hata yapmasının olağan olduğunu söylerken; “Genel merkez bazı şeylerde hatalar yapabilir. Ankette çok önde çıkan bir kişi, belki de orada bir reklam kampanyasına girdi, parasını kullandı. Bunlar olan şeyler. Bizde ön seçimden çıkıp parti değiştirenler de oldu. Olmaması gereken bir örnektir. Üyelerin saf duygularına mazhar oldu, sonrasında ayrıldı. Ama üyeler kolay kolay kanmazlar. Liyakatli kişileri seçip bir yere getirdiğinizde, partiye sadakatinden dolayı doğru adımlar atacağına inanıyorum. CHP’nin politikaları doğru. Burada doğru uygulayacak kişileri seçmek partililerin görevidir” ifadelerine yer verdi.
“EN KOLAY ŞEY PARTİYİ ELEŞTİRMEKTİR”
Gençlerle birçok konuda fikir alışverişinde bulunduğunu da belirten Gaytancıoğlu; “Gençlerimizle birçok şeyi birlikte düşünüyoruz ama birçok kişi bizi gördüğü zaman ki o kişinin aydın olduğunu biliyorum ama CHP’yi eleştiriyor. En kolay şey partiyi eleştirmektir. O zaman ben de şunu söylüyorum; o zaman partiye gel. Kişiyi eleştiriyorsun. Partinin politikalarını maalesef kişiler belirliyor. Tüzük doğru olduğu, program doğru yazıldığı zaman partiyi yöneten kişiler, o tüzüğün dışına kolay çıkamazlar. Çünkü tüzük bizim anayasamızdır. Sen dışarıda kalan biri olarak eleştiriyorsan, içine girdiğin zaman bu sorunu düzeltmen lazım. Onun için CHP’ye üye oldum, başarılı olduğumu da düşünüyorum. En azından partinin ilkeleri doğrultusunda siyaset yaptığıma inanıyorum. Partiyi eleştirmek en kolayı ama ondan kolayı partinin içine girip eleştirdiğiniz şeyleri düzeltmenizdir. Belediye başkanı, meclis üyesi olmak için çalış veya hiçbir şey olmana gerek yok. Seçerken doğru kişilere oy ver” dedi.
“BİRBİRİMİZLE RAKİP DEĞİL YOLDAŞIZ”
Gaytancıoğlu, tüzük kurultayından sonra CHP’nin daha nitelikli bir üye yapısı olacağını düşündüğünü söylerken; “Yeter ki tüzük kurultayı, seçimli kurultaya dönmesin. Biz seçimli kurultayı yapmışız. Şu anda bir ekip partiyi yönetiyor. Bu, delegelerin kararıdır. Kim gelirse gelsin partinin ilkeleri değişmemeli. Delegeler imza verdi, seçimli oldu. Olabilir, ona bir şey demiyorum. Ama önce ortak düşman. Bizim ortak düşmanımız emperyalizm. Biz şu anda iktidara gidiyoruz. CHP şu anda halka umut olduysa, tüzüğünü de demokratik bir şekilde yaparak, buradan birleşerek, herkesi birleştirerek devam edecektir. Çünkü bakanlıklar sende olacak, Türkiye’nin politikalarını sen belirleyeceksin. Sen, benim partimdensen şu anda birbirimizle sırt sırta vermemiz lazım. Birbirimizle rakip değil, yoldaşız. Yoldaşlık hukuku gereği seçim yapılmış ve bitmiş. Yeniden yapılırsa yeniden yapılır ve biter. Pazartesi gününden itibaren ülkemizdeki işsizlik, yolsuzluk, yoksulluk ile uğraşırız. Benim hayat pahalılığı ile uğraşmam lazım. İktidar bunları ülkenin gündeminden koparmaya çalışıyor. CHP en büyük güç ise kendi içindeki seçimi yapar, bitirir. CHP demokrasiyi içine sindirmiş bir partidir. Ama bu ön seçim maddesini işletirse daha da iyi olur” diye konuştu.
UĞUR AKAGÜNDÜZ