Hava Durumu
TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文
TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文

#Miting

Batı Ekspres - Edirne'nin Haber Sitesi - Miting haberleri, son dakika gelişmeleri, detaylı bilgiler ve tüm gelişmeler, Miting haber sayfasında canlı gelişmelerle ulaşabilirsiniz.

Özgür Özel, Tekirdağ'da "Buğday Mitingi"nde Konuştu Haber

Özgür Özel, Tekirdağ'da "Buğday Mitingi"nde Konuştu

Özel, Hayrabolu ilçesinde Galatasaray Meydanı'nda düzenlenen miting öncesi ilçede düzenlenen traktör konvoyuna katıldı. CHP Genel Başkanı mitinge de kullandığı traktörle geldi. Daha sonra CHP parti otobüsüne geçen Özel, yerel seçimlerde partilerini destekleyen seçmene teşekkür etti. Seçimden sonra elde ettikleri başarının vehametine kapılmadan çiftçi, emekli ve asgari ücretlinin sesini duyurmak için çabaladıklarını ifade eden Özel, "Dedik ki 'bu bir zafer değildir.' 'Bu sadece bir vazifedir, bir görevdir.' dedik. Belediye başkanlarımız işlerini iyi yapacaklar, hepsi çok çalışacaklar. Biz çok çalışacağız ve biz bu ülkede bir kez daha halkın iktidarını, CHP iktidarını, Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ün 'milletin efendisidir dediği' köylülerin iktidarını kuracağız." dedi. Özel, iktidarın ekonomi ve tarım politikalarını eleştirdi. Hububat alım fiyatlarına değinen Özel, üreticinin fiyatlardan memnun olmadığını ileri sürdü. Çiftçilerin memnun olmadığını Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'a da ilettiğini ifade eden Özel, şunları kaydetti: "Fiyatları görünce üretici feryat etmeye başladı. Biz bu rakamları duyduktan sonra tam iki hafta boyunca herkesle görüştük, en son geçen hafta sayın Cumhurbaşkanı'yla yaptığımız görüşmede şunu söyledim. 'Geçen hafta Rize'de memleketimizdeydim çaya verilen fiyat 17 lira, maliyetin 3 lira altında, buğdaya verilen 9 lira 25 kuruş ziraat odalarının hesapladığı maliyetin 2,5 lira altında yarın fındık gelir, üzüm gelir, diğer ürünler gelir ama çiftçiye bu hesap doğru gelmez, bu hesap tutmaz, bu borçlar ödenmez, bu iş böyle yapılmaz, çiftçiye bunu yaparsanız bu memleketin beli doğrulmaz' dedim." Mutlaka taban fiyatların maliyetlerin çok üzerinde makul bir karla belirlenmesi lazım. Desteklemelerin zamanında verilmesi, bugün mademki böyle bir taban fiyat açıklandı, hiç değilse kilogram başına 4 lira destekleme verilerek bu fiyatın telafi edilmesi ve buğdayın gerçekten para kazandırması için çocukları okutması, karınları doyurması, borç para ödemesi için buğday fiyatının 15 lira olmazı lazım." "BUĞDAY EKİM ALANLARI AZALIYOR" Özel, Türkiye'nin kişi başı 200 kilogram tüketilen ekmek miktarı ile dünyada birinci sırada bulunduğunu, bunun nedeninin ise yoksulluk olduğunu savundu. Ekmek fiyatlarının Türkiye'nin en önemli meselelerinden olduğunu ileri süren Özel, buğday ekim alanlarının azaldığını belirtti. Nüfusun artmasına rağmen buğday ekili alanların 25 yılda 3 milyon hektar azaldığını ifade eden Özel, "Bakın 3 milyon hektar alan 5 Tekirdağ demek. 5 Tekirdağ büyüklüğündeki toprağımızda 25 yıl öncesine göre daha az buğday ekiliyor. Oysa nüfus arttı, boğaz arttı, ihtiyaç arttı. 2002 yılında 67 milyon nüfusumuz vardı, AK Parti iktidara geldiğinde ve o tarihte 20 milyon ton buğday üretiyorduk şimdi nüfusumuz 84 milyon yine 20 milyon ton buğday üretiyoruz. Ama o günden bu güne 48 milyon ton buğday ithal ettik. Türkiye kendi kendine yeten, kendi karnını doyurabilen bir ülkeyken şimdi buğdayı bile, samanı bile ithal eden bir ülke haline geldi." diye konuştu. Özel, geçen yıl Cumhuriyet tarihinin en yüksek buğday ithalatının gerçekleştiğini iddia etti. TRAKYA'DA TARIM GERİLİYOR Özel Türkiye'nin genelinde olduğunu gibi Trakya'da tarımsal faaliyetlerin gerilediğini öne sürdü. Tarımın Gayri Safi Milli Hasıla içerisindeki yerinin de gerilediğini ileri süren Özel, sözlerini şöyle sürdürdü: "Gayri Safi Milli Hasıla içinde tarımın payı AK Parti geldiğinde yüzde 13.9'du. Oysa bu sene 6.3'e geriledi. Yani esas bütün paradan yüzde 14'ü tarıma giderken şimdi yüzde 6'sı tarıma gidiyor. Ekmeklik buğdayın taban fiyatını yüzde 12'lik artışla geçen sene 8.25'ti, 9.25 yaptılar. Makarnalık buğdayı yüzde 11'lik artışla 10.25 yaptılar. Arpanın zammı ise yüzde 3.5'la sadece 7 lira 50 kuruş oldu. Eskiden taban fiyatları başbakanlar açıklardı, tarım bakanları açıklardı. Benim memleketim Manisa'da gelir tarım bakanı, ya da Başbakan Süleyman Demirel, Bülent Ecevit, Turgut Özal, Allah hepsine rahmet eylesin milletin gözünün içine bakardı aha böyle otobüsün üstüne çıkardı, milletin gözünün içine bakardı ve bütün taban fiyatını açıklardı. Üzüm taban fiyatını açıklardı. Millet beğenirse kasketi alır, havaya atardı, gazeteler, havadaki kasketin fotoğrafını çeker, 'taban fiyat beğenildi, kasketler havada' diye. Orada güler, oynanırdı. Yok fiyat yeterince iyi değilse alırdı çiftçi kasketini yere çalardı. Bu sefer yerdeki kasketi fotoğrafı çıkardı, 'fiyat beğenilmedi denirdi' hafta içinde fiyata ilave düzenleme yapılırdı. Çünkü o günküler devlet adamıydı. Gözünüzün içine bakarlardı. Ecevit bakardı gözünün içine, İnönü bakardı gözünün içine." "ÇİFTÇİNİN ALIM GÜCÜ DÜŞTÜ" Geçen yıllara göre çiftçilerin alım gücünün azaldığını ileri süren Özel, açıklanan buğday fiyatının kabul edilemez olduğunu dile getirdi. Özel, Türkiye'de tüm maliyetlerin arttığını ancak buğday için açıklanan fiyatın yeterli olmadığını dile getirerek, "Bakın şimdi buradan bütün Türkiye'ye ilan ediyorum ki 2005'te bir ton buğdayla dokuz buçuk çeyrek altın alıyordu bu açıklanan fiyatla bugün bir ton buğdayla sadece 2,5 çeyrek altın alabiliyor yani bir ton buğdayı koy önüne içinden 7 çeyrek altın kayıp." değerlendirmesinde bulundu. Buğday fiyatının 15 liranın altında olmaması gerektiğini savunan Özel, çiftçinin sesini duyurmak için mücadele ettiklerini dile getirdi. Özel, çiftçinin borcunun ve maliyetlerinin arttığını öne sürerek, şöyle devam etti: "Buğday fiyatına desteklemede eklese maliyetin altında kalıyor. Bu açıklama çiftçimizle alay etmektir. Bu fiyat kesinlikle 15 liranın altında olmamalıdır. Tarımda kendi kendimize yetiyorduk. Şimdi ithalata muhtaç hale geldik. 2003'te çiftçi sayısı 2,8 milyondu, bugün 2,3 milyon. AK Parti döneminde nüfusumuz 20 milyon arttı. Ama 500 bin yani yarım milyon çiftçi kayıp normalde bir o kadar daha çiftçi gelmesi gerekirken o kadar eksilmiş. Bugün Türkiye'nin en büyük sorunu daha önce tarım yapılan 25 milyon hektar alanın yani Hollanda toprakları kadar alanın artık ekilemez dikilemez hale gelmesidir. Çiftçilerin bankalara borcu bir yılda yüzde 88 artmıştır. Hep beraber görüyoruz 670 milyar lira çiftçilerin bankalara borcu vardır. Ortalama çiftçi yaşı 58'dir. Yani gençler artık tarımla geçinemiyor." Özel dolu yağışının etkili olması nedeniyle konuşmasına son verdi.

Erdoğan, partisinin Tekirdağ mitinginde konuştu Haber

Erdoğan, partisinin Tekirdağ mitinginde konuştu

Erdoğan, Tekirdağ Valiliği önündeki meydanda düzenlenen mitingde yaptığı konuşmada, Tekirdağ'ın tüm ilçelerine selamlarını gönderdi. Murat Hüdavendigar'ın yadigarı olan ilin kendilerinin göz bebeği olduğunu, Tekirdağ'a hasbi ve yürekten bağlı olduklarını dile getiren Erdoğan, "3 Kasım 2002'den beri Tekirdağ'ın tercihi ne olursa olsun şehrimizi hiçbir zaman ihmal etmedik, kaderine terk etmedik. Her fırsatta Tekirdağ'ın misafiri olduk, ya partimizin kongreleri ya toplu açılış törenleri ya da seçim mitinglerimiz vesilesiyle şehrimize sık sık geldik, sizlerle hasret giderdik. Son olarak bundan 8 ay önce Tekirdağlı kardeşlerimizle birlikteydik. 14-28 Mayıs seçimlerinde temennimiz Tekirdağ'da Cumhur İttifakı'nın renkleriyle boyamaktı. Ancak bu arzumuzu maalesef gerçekleştiremedik." diye konuştu. Bu nedenle kendilerini ve projelerini Tekirdağlı vatandaşlara tam olarak anlatamadıklarını, Tekirdağ'ı ikna etmeye yetersiz kaldıklarını düşündüklerini söyleyen Erdoğan, "Bu eksiğimizi 31 Mart Mahalli İdareler Seçimleri'nde telafi etmeye var mıyız? Bunun için önümüzde 50 gün var. Bu 50 günü çok iyi değerlendirmemiz lazım. Hata varsa düzeltecek, sıkıntı varsa giderecek şayet insanımıza ulaşma noktasında engeller varsa mutlaka aşacağız." ifadelerini kullandı. "Hangi siyasi partiden olursa olsun seçmen velinimetimizdir" Cumhurbaşkanı Erdoğan çok daha fazla sayıda Tekirdağlının gönlüne girmenin yollarını arayacaklarına dikkati çekerek, şöyle devam etti: "Ama hiçbir şart altında, tercihinden dolayı milletimizi asla yargılamayacak, milletimize karşı kesinlikle hürmetsizlik etmeyeceğiz. Kardeşlerim şunu bir kez daha samimiyetle ifade etmek isterim: Biz ayıran ve ayrıştıran değil, birleştiren bir anlayışla siyaset yapıyoruz. Biz, muhalefet gibi hatayı, kusuru, yanlışı, oy tercihinden dolayı seçmende değil, daima kendimizde arıyoruz. Bize oy versin veya vermesin, sandığa giden, özgür iradesini ortaya koyan kullandığı oyla demokrasimizin gücüne güç katan her bir vatandaşımızın başımızın üzerinde yeri vardır, hangi siyasi partiden olursa olsun seçmen velinimetimizdir." "Bizde CHP'li belediye başkanları gibi milleti tehdit etmek olmaz" Partilerini ve ittifaklarını rakiplerden ayıran temel vasıflarının bu olduğunun altını çizen Erdoğan, şunları kaydetti: "Bizde, CHP gibi vatandaşa 'Tıpış tıpış gideceksiniz, oyunuzu vereceksiniz.' diyen kibirli bir dil olamaz. Bizde oy tercihleri sebebiyle insanımızı 'makarnacı, kömürcü, göbeğini kaşıyan adam' yaftası vurarak aşağılama olmaz. Bizde sırf kendisine rey vermedi diye depremzedelere hakaret etmek, mağdurları gecenin bir yarısında kapı dışarı atmak olmaz. Bizde CHP'li belediye başkanları gibi 'Oy yoksa hizmet de yok' diye milleti açık açık tehdit etmek olmaz. Meselenin trajikomik tarafı CHP zihniyetinin sadece oy vermeyenlere değil, yüksek oranlarda oy veren il ve ilçelerimize dahi hizmet etmemesidir."

Staj ve çıraklık sigortası mağdurları mitingde buluşuyor Haber

Staj ve çıraklık sigortası mağdurları mitingde buluşuyor

Meslek liseleri ve çıraklık okullarından işletmelere zorunlu olarak çalışmaya yollanan ve sigorta girişleri yapılarak ellerine sigorta kartları verilen, halen e-devlet sisteminde iki tane işe girişleri olan, yıllarca o numara ile işlem görüp sonunda aynı numara ile emekli de olacak ama bugün itibariyle ilk işe girişleri kabul edilmeyen mağdurlar hak arayışını sürdürüyor.  Staj ve çıraklık sigortası mağdurları Türkiye genelinde örgütlenerek önce 18 ilde dernek ve ardından kısa sürede federasyon çatısı altında birleşti. Türkiye’nin dört bir yanından toplanacak federasyona bağlı dernek üyeleri ve çalışan mağdurlar, bu kez Ankara’da buluşuyor. 21 Ocak 2024 Pazar günü saat 12.00’de Anıtpark’ta yapılacak açık hava mitinginde hükûmete seslenerek çözüm beklentilerini yeniden kamuoyuna açıklayacaklar. Mağdurlar saat 10.00’da da Anıtkabir’i ziyaret edecek. 38 YILLIK HAK ARAYIŞI DEVAM EDİYOR Staj ve Çıraklık Sigortası Mağdurları Trakya Platformu Sözcüsü Behlül Kaçar, büyük buluşma için başta Tekirdağ olmak üzere Trakya illeri olarak hazırlıkların devam ettiğini ve adına yakışır büyük bir buluşma olmasının planlandığı açıkladı. Staj ve Çıraklık mağdurlarını EYT çıktıktan sonra ortaya çıkan bir grup olarak düşünülmemesi gerektiğini kaydeden Behlül Kaçar, “Hakkımız olmayan hiçbir şeyi istemiyoruz. E-Devlet’te gözüken ilk işe giriş tarihlerimizin emeklilikte de sayılacak şekilde sigortanın başlangıç tarihi olarak kabul edilmesini istiyoruz. O gün itibariyle bizim bilgimiz dışında eksik yatan primlerin sorumlusu biz değiliz, ortada fiili çalışma var, maaş aldık. Bu sorunu çözmek siyasilerin ve sosyal devletin görevi ve borcudur” dedi. Yerel seçimlerden önce staj ve çıraklık sigortası sorununun çözülmesi gerektiğini kaydeden platform üyesi Mustafa Seyit Akbaş da 38 yıllık mağduriyetin bitmesini isteyerek şöyle devam etti: “Çalışma hayatına erken yaşlarda başlayan staj ve çıraklık sigortası mağdurlarının, staj ve çıraklık başlangıçları uzun vadeli sigorta koluna başlangıç sayılmasının zamanı geldi de geçiyor. Biz yıllardır bu mağduriyeti çözmeye çalışıyoruz.” HABER MERKEZİ

En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.