Hava Durumu
TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文
TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文

#Memur

Batı Ekspres - Edirne'nin Haber Sitesi - Memur haberleri, son dakika gelişmeleri, detaylı bilgiler ve tüm gelişmeler, Memur haber sayfasında canlı gelişmelerle ulaşabilirsiniz.

Gaytancıoğlu; “Dar gelirliyi ezerek enflasyonu düşürmeye çalışıyorlar” Haber

Gaytancıoğlu; “Dar gelirliyi ezerek enflasyonu düşürmeye çalışıyorlar”

Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) 25, 26 ve 27’nci dönem Edirne Milletvekili Doç Dr. Okan Gaytancıoğlu, Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) tarafından 12 aylık ve Aralık ayı Tüketici Fiyat Endeksi (TÜFE) oranları ile ilgili açıklama yaptı. Gaytancıoğlu, TÜİK tarafından 2023 yılı Aralık ayında bir önceki aya göre yüzde 2,93, bir önceki yılın Aralık ayına göre yüzde 64,77 olarak açıklanan TÜFE oranının gerçeği yansıtmadığını söyledi. Türkiye’deki enflasyonu hatırlatan Gaytancıoğlu, memur, asgari ücretli ve emeklilerin karşı karşıya kaldığı geçim sıkıntısına dikkat çekti. “HÜKÜMETİN HARCACMALARI BİR TÜRLÜ BİTMİYOR” Enflasyonun, fiyatların artması olduğunu söyleyen Gaytancıoğlu; “Fiyatların genel düzeyi, aynı oranda üretim artmadığı için artar. Enflasyon, talep enflasyonu ve maliyet enflasyonu olarak 2 tiptir. Türkiye’de ikisi de var. Üretim artmadığı için var olan mallara zaten bir talep var, bir de başta enerji olmak üzere elektrik, doğalgaz, akaryakıt fiyatlarındaki artışlar maliyetlere yansıyor. Bir de kamu tasarruf yapmıyor. Hükümetin harcamaları bir türlü bitmiyor” ifadelerini kullandı. “BU EKONOMİ VE MALİYE POLİTİKASI İLE HİÇBİR ŞEY GİTMEZ” Gaytancıoğlu, hükümetin uyguladığı ekonomi ve maliye politikasına dikkat çekerek; “2 sene önce faizi yüzde 19’dan yüzde 8,5’e indirdiler. Enflasyonu önlemenin tek yolu, enflasyonun üzerinde faiz vermektir. O zaman da enflasyon yüzde 20’ler düzeyindeydi. Faizler yüzde 8,5 olunca para dövize kaçtı, kur korumalı mevduat icat ettiler. Para oraya gitti. Ekonomi çok kötü. 21 yılda sata sata her şeyi bitirdiler. Dizginleyecek hiçbir şey yok. Bu ekonomi ve maliye politikası ile hiçbir şey gitmez. Ne kadar baskılarsan baskıla, maliyetler de sürekli arttığı için gıda enflasyonunda dünyada ilk 4’tesin. Türkiye bir tarım ülkesi, gıdayı nasıl pahalıya yer? Türkiye enerjide dışa bağımlılığı azaltabilir, güneşten yararlanabilir. Yaralanmıyor; onun yerine ormanlarımızı, doğal varlıklarımızı, meralarımızı talan ediyoruz. Yabancıların termik santrallerine burada para ayırıyoruz” dedi. “VERGİYİ ÇOK KAZANANDAN ALMALILAR” Türkiye’de maliyetlerin çok yüksek olması nedeniyle ciddi bir maliyet enflasyonu olduğunu söyleyen Gaytancıoğlu; “Adana, Mersin ya da Antalya’dan 3 TL olan mandalinayı kamyona yükledikten sonra İstanbul’a gelince neden 10 TL oluyor? Çünkü akaryakıt pahalı. Akaryakıttan vergi aldığın için sürekli zam yapıyorsun. Bunlar kamu harcamalarıdır. Kamu niye zam yapıyor? Çünkü emekliye, işçiye maaş verecek ve yeterince vergi toplayamıyor. Çünkü vergiyi sadece harcamalardan alıyor. Aslında vergiyi çok kazanandan, çok geliri olandan alması lazım. 3-5 tane evi olandan çok düşük vergi alıyorsun. Normal telefonla konuşan bireylerin hepsi, geliri ister 7 bin 500 TL olan bir emekli olsun, ister aylık geliri 750 bin TL olan Dilan Polat olsun aynı parayı ödüyor. Bu haksızlıktır. Bu haksızlıklar giderilmeden Türkiye’de enflasyon önlenmez” sözlerine yer verdi. “ALIM GÜCÜNÜ AZALTIYORSUN” Gaytancıoğlu, Türkiye’de yaşanan maliyet enflasyonunun çözümünü açıklarken; “Bunun tek çözümü vardır; üretim ve verimliliktir. Üreteceksin; ürettikçe maliyetler kendiliğinden düşecek. Üretmek için de belirli sektörleri desteklemen lazım. Bunun başında da tarım ve imalat sektörleri gelir. Tarım ve imalat sektörlerini, özellikle tarıma dayalı sanayi sektörünü desteklediğin zaman Türkiye bir katma değer yaratır. Dünyada başka bir reçete ile olmaz. Acı reçete ile olur ki onu zaten yaşıyoruz. Yıllardır acı reçeteyle emeklinin, işçinin maaşına doğru dürüst zam yapmıyorlar. Asgari ücret yüzde 49 artıyor, enflasyon rakamları yüzde 65 ki bunlar TÜİK rakamlarıdır. Memur ve emeklilere yüzde 49 veriyorsun ama enflasyonun onun üzerinde. Demek ki dar ve sabit gelirlileri ezerek enflasyonu düşürmeye çalışıyorsun. Onlara az para veriyorsun, onlara vermen gerekenden tasarruf yapıyorsun. Böylece onların alım gücünü azaltıyorsun” dedi. “SEÇİMLERDEN SONRA İŞSİZLİK OLARAK BİZE DÖNECEK” Türkiye’de alım gücünün azalması ile birlikte üretim sektörünün de canlandırılamadığını belirterek; “Çünkü talep düşüyor. Talep düştükçe de iflaslar artıyor, esnaf kepenk kapatıyor, ticarethaneler bitiyor ve vergi toplayamıyorsun. Vergi toplayamayınca da faizi yükselterek kamu harcamalarını finanse etmeye çalışıyorsun. Bu bir kısır döngüdür. Buradan çıkış, bu politikalarla olmaz. Belirli sektörleri destekleyerek üretimi artırmak ve bu şekilde oralara kaynak aktararak üretim ve verimliliği sağlamak gerekir. Bunu yapmazsak özellikle seçimlerden sonra işsizlik olarak bize dönecek. Çünkü tüketim, harcamalar azaldıkça üretim de azalacak. Fabrikalar üretecek ama kimse satın almayacak. Halk, temel ihtiyaç maddeleri dışında bir maddeyi almakta zorlanacak. Bunun sonuçlarına hep birlikte katlanacağız. Bu politikalardan kesinlikle vazgeçmek lazım” ifadelerine yer verdi. “TÜİK RAKAMLARI İLE FİYATLAR ARASINDA DAĞLAR KADAR FARK VAR” Gaytancıoğlu, TÜİK tarafından açıklanan rakamların da gerçeği yansıtmadığını söyleyerek; “Açıklanan rakamlar yanlış ve gerçeği yansıtmıyor. Sokakta, çarşıda, pazarda gördüğümüz fiyatlarla TÜİK’in açıkladığı rakamlar arasında dağlar kadar fark var. Geçen sene 100 TL’ye satın aldığım peyniri bugün 167 TL’ye mi alıyorum? Böyle bir şey yok; peynir 250 TL. Demek ki rakamlar yanlış” dedi. “HALİNDEN MEMNUN OLAN YOK” Türkiye’deki enflasyon ile birlikte memur, asgari ücretli ve emekliler arasında da huzursuzluk yaşandığına dikkat çeken Gaytancıoğlu; “Bunlar enflasyonun sonuçlarıdır. Sosyal gerginlikler artar. İnsanlar gergin ve huzursuz olurlar, gelecek kaygısı taşırlar. Eskiden emeklinin maaşı asgari ücretin üzerindeyken şimdi emeklinin maaşı, asgari ücretlinin yarısı kadar oldu. Emekliler çok kötü bir durumda ve sokağa çıkamıyorlar. ‘Ben terk edildim, benimle ilgilenen yok’ düşüncesine kapanıyorlar. Herkesin durumu kötü. Halinden memnun olan kimse yok” sözlerine yer verdi. UĞUR AKAGÜNDÜZ

Haber

"MEMURLAR BAYRAMA BURUK GİRİYOR"

Kurban Bayramı dolayısıyla BATOÇ-SEN AR-GE tarafından hazırlanan “Kurban Bayramı Harcaması Raporu” açıklandı. BATOÇ-SEN Genel Başkanı Erdal Bayram tarafından basına yapılan açıklamada, memurların Kurban Bayramının tatil dönemi ile çakışması sonucu, memurların bayram geleneklerini sürdürmekte ekonomik açıdan zorlandıkları, 2.000 TL’lik ikramiyeye rağmen memur emeklilerinin torunlarına bayram hediyesi almakta sıkıntı yaşadıkları belirtildi. BATOÇ-SEN Genel Başkanı Erdal Bayram açıklamasında şu hususlara yer veridi: “Ekonomik zorluklar bayram ve bayramlaşma geleneklerini yavaş yavaş ortadan kaldırıyor, toplumda yabancılaşma ve yalnızlaşmaya yol açıyor. Anne-baba, eş-dost, komşu ve akraba ziyaretleri ile sıla-ı rahim giderek ekonomik külfet haline geliyor. Toplumda milli gelirin paylaşılmasındaki adaletsizlik bayramlarda daha net ortaya çıkıyor. Bir kesim bayram tatillerini gelenekleri bir kenara bırakarak tatil yörelerinde, hatta yurtdışında geçirirken, aralarında memur ve emeklilerinin olduğu sayıca önemli bir kesim de bayramı evinde geçirmeyi veya aile yakınları ile birlikte olmayı tercih ediyor. BATOÇ-SEN AR-GE birimimizin düşük gelirli ve orta gelirli 4 kişilik iki aile tipi üzerinde hazırladığı Kurban Bayramı Harcaması Raporu, bayram harcamalarınım ücretli kesiminin elini yaktığını göstermektedir. Son derece mütevazi bayram hazırlıkları bile hane başına asgari 12.500 TL’den başlayan harcama anlamına geliyor. Haziran ayı itibarıyla en düşük memur aylığı (Bekar) 12.200 TL, en düşük memur emeklisi aylığı 6.078, en düşük SSK emeklisi aylığı 7.500 TL ve en düşük Bağ-Kur emeklisi aylığı 7.500 TL olması ve buna bağlı ekonomik zorluklar bayramlarda tad bırakmamaktadır. Bankaların bayram ihtiyaçlarını fırsat bilip yoğun kampanya yürütmektedir. Bayramda eşine, çoluk çocuğuna ve aile yakınlarına mahcup olmak istemeyen aileler, bankalara borçlanarak geleceklerini harcamak zorunda kalmaktadır. Raporda, bayram harcamasında bayram tatil süresini il dışında ve tatil merkezlerinde geçirmek isteyenlerin tatil harcamaları dikkate almadık. Ancak; kamuda çalışan işçilere bayram öncesi ikramiye ödenirken, memurların bayram ikramiyesi beklentisinin boşa çıkmasın ve memurların üvey evlat olarak görülmesi hayal kırıklığı yaratmıştır. Memurlar Kurban Bayramına buruk girmektedir.”         BATOÇ-SEN/AR-GE KURBAN BAYRAMI HARCAMASI RAPORU Geleneksel olarak Kurban Bayramı, toplumumuz tarafından özel hazırlıklarla karşılanan bir dini bayramdır. Bu nedenle bayram harcamaları kaçınılmaz harcamalar olarak görülür. Dini bayramlar Türk toplumu tarafından huzur, neşe, barış ve kardeşlik duyguları ile yaşanır. Yeni başlangıçlar içir fırsat  olarak değerlendirilir. Sadece aile içinde değil komşular ve akrabalar arasında da bayram duygularının yoğun yaşandığı anlardır. Bu nedenle herkes bayrama tüm hazırlıkları ile girerken herhangi bir harcamadan kaçınılmaz. Gerekirse borç alınır ama harcamadan kaçınılmaz. Bu harcamalar BATOÇ-SEN AR-GE birimi tarafından, aşağıdaki gibi 3 kategoride incelenmektedir.         İKRAM HARCAMALARI: İkram harcamaları, bayramlaşma nedeniyle evlere gelecek misafirlere yönelik harcamalardır. Bunun için düşük gelirli bir ailede yapılan harcamalar 459 lira iken orta halli bir memur ailesinde 775 liraya kadar çıkmaktadır. Burada düşük gelirli aile tatlısını kendisi yaparken orta halli aile bayramlık tatlı ikramını hazır tatlı satın alarak yaptığı varsayılmaktadır. İKRAM HARCAMALARI Düşük gelirli Orta gelirli Tatlı 120 250 Bayram Şekeri, Çikolata 90 120 Kolonya 35 80 Peçete 14 25 İçecek (kola-çay-meyve suyu) 200 300 Toplam 459 775         GİYİM HARCAMALARI Toplumumuzda dini bayramlarda bayramlık alınması bir gelenektir. Her aile imkânlarına göre çocuklardan başlamak üzere bayramlık yeni giysiler almaya özen gösterir. Araştırmadaki örnek ailemiz 4 kişilik olarak alınmış olup çocuklardan biri 0-6 yaş gurubunda diğeri ise 06-15 yaş gurubundadır. Aşağıda düşük gelirli bir aile ihtiyaçlarını semt pazarı ile markasız malzeme satan dükkanlardan  temin ederken, orta halli aile kısmen tanınmış markalı malzeme satan dükkanlardan satın almayı tercih etmektedir.  Çocuklar için alt-üst giysi, ayakkabı ve çorap ile iç çamaşırları dikkate alınırken büyükler için ayakkabı, çorap, alt ve üst elbise gömlek dikkate alınmıştır. GİYİM HARCAMALARI Düşük gelirli Orta gelirli O-6 yaş gurubu    800 1.200 6-15 yaş gurubu 1.000 1.500 Baba 2.000 3.000 Anne 2.000 3.000 Toplam 5.800 8.700                 DİĞER HARCAMALAR Bu harcama gurubuna bayram hazırlık harcamaları ile bayram süresince yapılacak ziyaretlerdeki harcamalar girmektedir. Büyük şehirlerde bayram süresince ulaşım ücretsiz olarak açıklanmakta ise de taksi, metro ve minibüsleri kullananlar ücret ödemektedir. Öte yandan özel aracı olanlar da akaryakıt harcaması yapmaktadır. Geçmişte dini bayramlarda mektup ve kartpostal kullanımı yaygın iken günümüzde bunun yerine telefon görüşmesi ve SMS kullanılmaktadır. Dini bayramlarda genel bir temizlik yapılması da gelenek haline gelmiştir. Perdeden halıya kadar her eşyanın temizlenmesine özen gösterilmektedir. Bazı ailelerde bu abartılarak boya badanaya kadar vardırılmaktadır. Bayramlarda önemli harcama kalemlerinden birini de berber-kuaför harcamaları oluşturmaktadır. Dar gelirli aile normal bakım ile yetinirken orta gelirli ailede özellikle bayan saç boyatmayı, perma veya röfle vb. yapmayı tercih etmektedir. Dini bayramlarda aile büyüklerini ziyaret bir görev olarak algılandığı için aynı şehirdeki aile büyükleri küçük de olsa bir hediye ile ziyaret edilirken başka ilde yaşayan aile büyüklerinin ziyaretinde ulaşım harcamaları önemli miktarlara ulaşabilmektedir. DİĞER HARCAMALAR Düşük gelirli Orta gelirli Büyükleri ziyaret hediye-tatlı-çikolata 300 450 Evdeki çocuklara, akraba çocuklarına harçlık 250 500 Yakınlara telefonla bayramlaşma veya bayram  mesajı 40 75 Ulaşım masrafı 500 2.500 Berber-kuaför harcamaları (Erkekler için saç kestirme, bayanlar için saç boyatma, röfle veya perma dahil) 300 750 Yemekli misafirler 500 1.000 Bayram temizliği (kendin veya temizlikçi) (temizlik malzemeleri dahil) 1.500 2.200 Başka şehirde okuyan çocuğun bayramlaşma için eve dönüşü 700 1.500 Başka şehirdeki anne-baba ziyareti. 2.000 3.900 Mezarlık ziyareti -ulaşım 150 500         Bayram harcamasında bayram tatil süresini il dışında ve tatil merkezlerinde geçirmek isteyenlerin tatil harcamaları dikkate alınmamıştır.        Memurlar için hisseli veya tam olarak kurban kesmek hayal olduğu için hesaplamaya dahil edilmemiştir. HABER MERKEZİ

5 AYLIK ZAM ORANI NETLEŞTİ. MEMURA ZAM NE OLACAK ? Haber

5 AYLIK ZAM ORANI NETLEŞTİ. MEMURA ZAM NE OLACAK ?

TÜİK'in yaptığı açıklamada, doğal gazın bir ay ücretsiz verilmesi nedeniyle Mayıs ayında enflasyon hesaplamasına dahil edilmeyeceği ve bu durumun TÜFE'de sert bir düşüşe yol açacağı iddialarının ardından "sıfır fiyat" yönteminin uygulanacağı bildirilmişti. Bu gelişmelerin ardından Mayıs'ta Tüketici Fiyat Endeksi (TÜFE) yüzde 0,04 artarak açıklandı. Yıllık enflasyon ise yüzde 39,59 olarak gerçekleşti. Bu rakam, son 17 ayın en düşük enflasyon oranı oldu. Ekonomistlerin Beklentilerinin Altında Kalan Enflasyon Verisi Mayıs ayında enflasyonun beklentilerin altında kalması ekonomistleri şaşırttı. Önceden yapılan tahminler, Mayıs ayında enflasyonun yüzde 2 artacağı yönündeydi. Ancak TÜİK'in açıkladığı veri, bu tahminin aksine yüzde 0,04 artış olduğunu gösterdi. TÜİK'in açıkladığı Mayıs ayı enflasyon verisi, emekli ve memurlar için de zam oranlarının netleşmesini sağladı. Mayıs ayı verilerine göre Sosyal Güvenlik Kurumu (SGK) ve Bağ-Kur emeklileri yüzde 15,26 zam alacakken, memur ve memur emeklileri yüzde 13,13 zamla maaşlarını alacaklar. Haziran ayı verileri sabırsızlıkla bekleniyor. SENDİKALAR ZAM GÖRÜŞMELERİNE HAZIRLANIYOR Temmuz ayı öncesinde sendikaların memur ve emekli zam görüşmelerine gireceği belirtiliyor. Kamu işçilerinin 2023'ün ikinci yarısında alacakları zam oranının yüzde 45 olduğu daha önce açıklanmıştı. Bu rakamın baz alınarak sendikaların masaya oturacağı ve memur ve emeklilerin zam taleplerini dile getireceği ifade ediliyor. KADEMELİ ARTIŞ PLANI Emekli maaşlarında da Temmuz ayında artışlar bekleniyor. En düşük emekli maaşı 7.500 TL olarak belirlenmişti, ancak bu rakamın yükseltilerek hak kaybına uğrayan daha yüksek maaş alan emekliler için kademeli bir artış sağlanması planlanıyor. Buna göre, 7.500-10.000 TL arasındaki emekli maaşlarına yüzde 45, 10.000-15.000 TL arasındakilere yüzde 40, 15.000-20.000 TL arasındakilere yüzde 35 ve 20.000 TL üzerindeki maaşlara ise yüzde 30 zam yapılması öngörülüyor. 3000 TL'YE YÜKSELME İHTİMALİ Ayrıca, Temmuz ayında emekli bayram ikramiyesinin de artması bekleniyor. Ramazan Bayramı öncesinde 1100 TL olan emekli bayram ikramiyesi, yüzde 82 artışla 2000 TL'ye yükseltilmişti. Kurban Bayramı öncesinde ise ikramiyenin 2500-3000 TL bandına çıkması öngörülüyor. Böylece, bayram ikramiyesindeki yükselişin yüzde 50 olması bekleniyor ve 2023 yılı içerisindeki zam oranının yaklaşık yüzde 173'e çıkacağı tahmin ediliyor. AK PARTİ'DEN AÇIKLAMA: TEMMUZ AYINDA MAAŞ ZAMMI İÇEREN KANUN TASARISI GÖRÜŞÜLECEK AK Parti'den yapılan açıklamada, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın yeniden seçilmesiyle birlikte bakanlıklarda yeni yönetim kadrosunun da açıklandığı belirtildi. Yeni dönemde Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı'na Vedat Işıkhan'ın getirildiği ve AK Parti Meclis Grubu Başkanlığı'na Abdullah Güler'in atandığı ifade edildi. AK Parti Meclis Grubu Başkanı Abdullah Güler, yapmış olduğu açıklamada asgari ücret, memur zammı ve emekli zammı konularında önemli bilgiler verdi. Güler, Temmuz ortasına kadar söz verdikleri ekonomik vaatlerin çalışmalarının devam ettiğini belirterek, memur maaşlarının 22 bin liraya yükseltilmesi gibi konular üzerinde çalışmaların sürdüğünü ifade etti. Ayrıca, memurların haklarının en düşük maaş alanlarla eşitlendiğini ve refah payının dağıtımı için çalışmalar yapıldığını vurguladı. Güler, en düşük maaşın üzerinde aylık alanların da dikkate alındığı bir kanun tasarısının 15 Temmuz tarihine kadar hazırlamaya çalıştıklarını söyledi. CUMHURBAŞKANI ERDOĞAN: EN DÜŞÜK MEMUR MAAŞI 22 BİN TL OLACAK Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın Temmuz ayında en düşük memur maaşını 22 bin TL'ye yükseltileceği açıklamasında bulunmuştu. Ayrıca, 4 meslek grubunu kapsayan 3600 ek göstergenin tüm birinci derece memurlara dahil edildiği bilgisi paylaşıldı. Bu gelişmeyle birlikte, Temmuz ayında memurların maaşlarında yaklaşık 2.000 TL'ye yakın bir ekstra artışın gerçekleşmesi mümkün olabilir. HABER MERKEZİ

En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.