Gazilerin gözünden Kıbrıs Barış Harekâtı
Trakya Üniversitesi (TÜ) Edebiyat Fakültesi Tarih Bölümü tarafından TÜ Merkez Kütüphanesi Konferans Salonu’nda ‘Edirneli Gazilerin Gözünden Kıbrıs Barış Harekâtı’ konulu konferansı gerçekleştirildi. Konferansın sunumunu TÜ mezunu, Bilim Uzmanı Ayşenur Özbaş yaptı. Konferansa TÜ Rektör Yardımcısı Ahmet Hamdi Zafer, akademisyenler, gaziler ve öğrenciler katıldı.
GENELLİKLE ÇİFTÇİ ÇOCUKLARIYDILAR
Gaziler hakkında bilgi veren Özbaş, “Gazilerimizin genel profiline bakacak olursak toplam 16 gazimizle görüştüm. Gazilerimizden 11’i 1953 doğumlu, 5 tanesi de 1954 doğumludur. Gazilerimizden biri Keşan doğumlu, 6’sı Lalapaşa doğumlu, 8’i de Edirne doğumludur. Gazilerimize ailelerinin ne iş yaptığını sorduğumuzda 11 gazimizin cevabı çiftçilikle uğraştığı, 2 gazimizin babasının esnaf olduğu, bir gazimizin babasının işçi olduğu cevabını aldım. Askerden döndükten sonra ne işle uğraştıklarını sorduğumuzda, 2 gazimiz kamuda çalıştığını, bir gazimiz Trakya Üniversitesi’nde çalıştığını, bir gazimiz Edirne Belediyesi’nde çalıştığını, 2 gazimiz fabrikada çalıştığını, 2 gazimiz esnaflıkla uğraştığını, 8 gazimizin ise çiftçilikle uğraştığını öğrendik” dedi.
“KIBRIS’A GİTTİKLERİNİ BİLMİYORLARDI”
Gazilerin aldığı görevler hakkında bilgi veren Özbaş “Bir gazimiz harekattan bir yıl önce Kıbrıs’a gitmiştir. Orada Kıbrıs Türk Kuvvetleri Alayı’ndadır. Subaylarla birlikte 550 kişidirler. Bunun dışında karacı öncü birlikler vardır. Bir gazimiz mayın toplayıp döşemektedir. Tank şoförü vardır. Havan çavuşu, komando, bir gazimiz de nişancıdır. Kıbrıs Barış Harekatı’nı nasıl öğrendiler? Bir gazimizin aktarmış olduğuna göre, Kıbrıs Barış Harekâtına gidildiğine dair kendilerine bilgi verilmemiştir. Fakat oraya girmeden kısa bir süre önce askerlere helikopterle ilgili kurs verilmiştir. Bir hafta sonra da askerleri nizamiyede askeri araçlara bindirdiklerinde anlamışlardır. Başka bir gazimiz ise, komutanlarının onlara Osmaniye’ye gideceklerini söylemişler ama ne için gideceklerini söylememişlerdir. Kıbrıs’a gitmek için Mersin’de bindikleri gemide harekata gideceklerini öğrenmişlerdir” ifadelerini kullandı.
“ADIM ATTIKLARI GİBİ ATEŞ AÇTILAR”
Kıbrıs’a ilk adım atan gazilerin yaşadıklarına değinen Özbaş, “Gazilerimizin Kıbrıs’a ilk adım atışlarına bakacak olursak; bir gazimiz Mersin’den gemiye binmiş ve Girne’den Kıbrıs’a giriş yapmıştır. Onlar daha gemiden karaya çıkamadan Rumlar Beş Parmak Dağları’ndan ateş açmışlardır. Başka bir gazimiz ise Kıbrıs’a araçlarla gitmiştir. Mersin’den Kıbrıs’a helikopterle gitmiştir. Sabah ezanı karanlığında Kıbrıs’a inmişlerdir. İner inmez de mevzilerini kazmaya başlamışlar ve bu esnada da Rumlar tarafından üzerlerine ateş açılmıştır. Bir diğer gazimiz ise hücum botu ile Girne Sahilinden Kıbrıs’a giriş yapmıştır” diye konuştu.
“HAREKATTA BİTLENENLER OLDU”
Gazilerin yiyecek ve temizlik konularında yaşadığı sıkıntıları anlatan Özbaş “Gazilerimizin yiyecek ve temizlik konularında yaşadıkları sıkıntılara değinecek olursak; bir gazimiz paraşütle peksimet atıldığını ve bu peksimetlerin içerisinde bazen 4 tane peksimet bulunmaktadır. Bütün günü 4 peksimetle geçirdikleri günler olmuştur. Temizlik konusunda da sorunlar yaşanmış hatta bitlenmişlerdir. Başka bir gazimiz ise Kıbrıs’ta su sıkıntısı olduğundan dolayı içme suyunu bile zor bulmuştur. Hava da çok sıcak olduğundan mataradaki suların ısındığını, bazen içilmeyecek sıcaklığa gelmektedir. Bir gazimiz ise 6 ay boyunca hiç duş alamamıştır. Yıkanmaları için onlara ayda bir Girne’de denize götürmekteydiler” ifadelerine yer verdi.
“SAVAŞTA ÇOCUĞUNUN OLDUĞUNU ÖĞRENDİ”
Gazilerin unutamadığı anıları anlatan Özbaş, “Gazilerimizin unutamadıkları anılara gelecek olursak; bir gazimiz Kıbrıs’ın Muratağa köyünde bir adamla tanıştırmıştır ve adamın 4 çocuğu da Rum çeteleri tarafından öldürülmüştür. Bu olay kendisini etkilemiştir. Bir diğer gazimizin aktardığına göre ise, bir Rum askerinin koyun postu giyerek Türk mevzilerini keşfetmeye çıktığını söyledi. Bir diğer gazimiz ise kendisi savaşta olduğu zaman çocuğunun olduğunu ve hissettiklerini unutamamıştır. Bir diğer gazimiz ise Türk bir çobanın Rum askerlerine yardım ettiği tespit edilmiştir” dedi.
“DÖNDÜKTEN SONRA EVİNİ BULAMADI”
Gazilerin Kıbrıs’tan döndükten sonra yaşadıklarına değinen Özbaş, “Gazilerimiz döndükten sonra yaşadıklarına bakacak olursak; bir gazimiz döndükten sonra sadece babasını tanıyabilmiş ve sonra psikolojik tedavi görmüştür. Bir gazimiz çoğu gece ufak bir sesten dolayı baskın olduğunu sanarak yerinden fırlamaktaydı. Başka bir gazimiz ise Edirne’ye geldiğinde evinin yolunu bulamamıştır ve bir bakkala evinin yolunu sormuştur. Bir gazimiz ise evine geri döndüğünde gazilerinin psikolojilerinin bozuk olduğu için kız vermek istemedikleri söyledi” diye konuştu.
“BİZ SAVAŞMAK İÇİN GİTMEDİK”
Gazi Fevzi Demir, “Bizler 20 Temmuz 1974 Kıbrıs Barış Harekâtı gazileriyiz. Bakın ‘barış’ diyoruz. Bizler oraya savaş için gitmedik. Barış için gittiğimizi bir türlü menfaatçi ülkelere anlatamıyoruz. O zamanın hükümeti rahmetli Başbakan Bülent Ecevit ve yardımcısı Prof. Dr. Necmettin Erbakan hocamızın emri ile harekâtı gerçekleştirdik. Ve 20 Temmuz sabahı tepelerine çöktük” ifadelerine yer verdi.
Program Ayşenur Özbaş’a teşekkür belgesinin takdim edilmesi ve toplu fotoğraf çekimi ile sona erdi.
MERT ERİŞKİN