Hava Durumu
TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文
TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文

#Ediz Ün

Batı Ekspres - Edirne'nin Haber Sitesi - Ediz Ün haberleri, son dakika gelişmeleri, detaylı bilgiler ve tüm gelişmeler, Ediz Ün haber sayfasında canlı gelişmelerle ulaşabilirsiniz.

“Ayçiçeği Tarlalarında Kuraklık Yangını Var” Haber

“Ayçiçeği Tarlalarında Kuraklık Yangını Var”

Ayçiçeği üreticileri, son yıllarda kuraklık, çayır tırtılı ve ithalat baskısı gibi sorunlarla boğuşuyor. Cumhuriyet Halk Partisi Edirne Milletvekili ve Ziraat Mühendisi Ediz Ün, bu duruma dikkat çekerek Edirne’de kuraklık nedeniyle birçok üreticinin mağdur durumda olduğunu söyledi. “HÜKÜMET VE BAKANLARDAN SES ÇIKMIYOR” Ün; "Son beş yıl ortalamasına göre Türkiye’de 2,3 milyon ton ayçiçeği üretiliyor. Bu üretimin yüzde 12’sini gerçekleştiren Edirne’de kuraklık nedeniyle birçok üretici mağdur durumda. Bu sadece Edirne’yi değil, Trakya, Adana ve Konya gibi üretimin yoğun olduğu bölgeleri de etkiliyor. Bu yıl beklenen 2 milyon 390 bin ton rekolteyi bu olumsuz koşullar etkileyecek. Ancak AKP hükümeti ve bakanlarından bu konuda hiçbir ses çıkmıyor. İşlerine gelince 'Yeter ki sen üret Türkiye' diyorlar ama destek gerektiğinde ortadan kayboluyorlar" dedi. “HER YIL ÜRETTİĞİMİZ KADAR İTHAL EDİYORUZ” Her yıl ayçiçeği ve türevlerine 2 milyar doların üzerinde para ödendiğini belirten Ün, "Türkiye, 2021 yılında 1,9, 2022 yılında 2,4, 2023 yılında 2,1 ve bu yılın ilk altı ayında 992 milyon dolar ayçiçeği ithalatına para ödedi. AKP döneminde 50 milyon ton yağlı tohum ve 14 milyon ton küspe ithalatına toplamda 26 milyar dolar harcandı. Ayçiçeği ithalatında yüzde 95 oranında Rusya ve Ukrayna’ya bağımlıyız. Her yıl ürettiğimiz kadar ithal ediyoruz" ifadelerini kullandı. “SUSUZLUK YAŞANAN TARLALARI SUYA KAVUŞTURMALIYIZ” Ün, ayçiçeği üretimini artırmak için sulama altyapısının iyileştirilmesi gerektiğini vurgulayarak, "Bugün susuzluk yaşanan tarlaları suya kavuşturmalıyız. Trakya bölgesinde ne barajlar tamamlandı ne de sulama altyapısı yatırımları. Nehirlerimiz kurumuş durumda. Su, tarımsal üretim için hayati öneme sahip. AKP’ye çağrıda bulunuyorum, sulama işlerini bir an önce bitirin" dedi. “FARK PRİMİ EN AZ 5 TL OLMALI” Ün, yüksek tüketici ve gıda enflasyonunun bedelinin üreticilere ödetildiğini ifade ederek, "Çay ile başlayan, buğday ve arpa ile devam eden ve en son açıklanan fındık fiyatları üreticiyi memnun etmedi. Ayçiçeği hasadının başlamasına sayılı günler kala hükümet, çiftçilere verilen tohum, mazot ve gübre desteklerini artırmalı. Fark primi desteği kilogram başına en az 5 lira olmalı. Kuraklıktan etkilenen tarlalarda ürün kaybı yaşayan çiftçilere ekstra destek sağlanmalı. AKP, ülkeyi ithalat cennetine çevirdi, bugün 2 milyon ton ayçiçeği ithal ediyorsak yarın bu 3 milyon tona çıkar. Zor günlerinde çiftçimizin yanında olmayacaksanız ne zaman olacaksınız?" diye konuştu. HABER MERKEZİ

Ün, TBMM Genel Kurulu’nda Haber

Ün, TBMM Genel Kurulu’nda

CHP Edirne Milletvekili Ediz Ün, TBMM Genel Kurulu çalışmalarına katılarak konuşma yaptı. Ün, TBMM Genel Kurulunda yaptığı konuşmada AKP’nin bir yıldır bir tane milletin yararına olan kanun teklifi getirmediğini belirtti. Vergi Kanunları ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifinde Partisinin adına görüşlerini açıklayan CHP Edirne Milletvekili Ediz Ün şunları söyledi:  “AKP iktidarı bugüne kadar az kazanandan çok, çok kazanandan az vergi alabilmek için bir sürü yasa çıkardı. Şimdi de bugünlerde görüştüğümüz yasanın tam adı şudur: Az kazanandan daha da çok, çok kazanandan daha da az vergi alınmasına yönelik kanun teklifini görüşüyoruz. Bir yıllık milletvekiliyim, izliyorum, burada muhalefet grubunun vatandaşın lehine getirdiği kanun teklifleri AKP'li milletvekilleri tarafından hiç dinlemeden, anlamadan komple reddediliyor ama konu vatandaşın sırtına binmekse, vatandaşın ümüğünü sıkmaksa ejderha kesiliyorlar, yumruk yumruğa kavga ediyorlar ve vatandaşa zulmetmek adına kanun tekliflerine ‘evet’ diyorlar. Bunu şiddetle de kınıyorum. BU YASADA ÇİFTÇİ İÇİN, İŞÇİ İÇİN, EMEKLİ İÇİN, MEMUR İÇİN, ESNAF İÇİN BİR TANE KANUN MADDESİ VAR MI? Biz buradan ne söylersek söyleyelim, AKP milletvekillerinin bir kulağından giriyor, bir kulağından çıkıyor, o yüzden ben vatandaşlarıma seslenmek istiyorum, tenceresini kaynatamayan emekliye, esnaflarımıza, çiftçilerimize, işçilerimize, üretim yapamayan çiftçilerimize buradan seslenmek istiyorum: Birkaç gün sonra Meclis tatile girecek ve hepimiz sahaya ineceğiz, AKP milletvekilleri dâhil olmak üzere. Lütfen şu birkaç soruyu yakaladığınızda -hani yurt dışına gitmeden, ıstakoz yemeğe gitmeden mutlaka karşı karşıya geleceksiniz ya da size oy istemeye gelenlere- mutlaka sorun: Burada yumruk yumruğa girdiniz, burada ejderha kesildiniz, üç gündür, dört gündür bu vergi kanununu çıkarmaya çalışıyorsunuz, bu yasada çiftçi için, işçi için, emekli için, memur için, esnaf için bir tane kanun maddesi var mı? Bir tane lehine kanun maddesini ben göremedim. Buyurun, çıkın, anlatın, ben bir tane göremedim. Açlık sınırı 20 bin liraya dayanmış, yoksulluk sınırı 65 bin TL olmuş, 12.500 TL'yle emekliyi geçinmek zorunda bırakıyorsunuz, 17.002 TL'yle asgari ücretliyi geçinmek zorunda bırakıyorsunuz; bunlar vicdani şeyler değil. Ben vatandaşlarıma buradan sesleniyorum: ‘Beceriksiz ekonomi politikalarınızın sorumlusu biz değiliz. Bu vergi yüklerini neden bizim sırtımıza bindiriyorsunuz?’ diye lütfen AKP milletvekillerine sorun ve en son şunu da sorun: Bizleri sefalet içinde süründürmekten vicdanınız hiç mi rahatsız değil? Bu soruları sormanızı istiyorum. AYÇİÇEĞİNE 5,5 TL DESTEK VERSENİZ DEVLETE MALİYETİ SADECE 10 MİLYAR TL Önemli bir konu daha var çiftçilerle alakalı. Bu yıl tarıma ve çiftçilere bakış açınızı gayet net gösterdiniz. Çay fiyatı, 21 lira maliyeti vardı, 17 lira artı 2 lira -2 lira destekleme, onu ne zaman ödeyeceğiniz hiç belli değil- maliyetinin altında fiyat verdiniz. Buğdayın maliyeti 11 lira; 9,25 lira fiyat açıkladınız ve borsalarda 7 liraya, 7,5 liraya buğdaylar satıldı. Çiftçiyi iflas etme noktasına getirdiniz. Adana'da ayçiçeği biçimi yapılmaya başlandı. Ayçiçeği, tüm yurtta, yakında hasat edilecek. Şu an bir çalışmanız var mı? Bugüne kadar olmadığı gibi şimdi de yok. Herhangi bir müdahale alım fiyatı açıklayacak mısınız? Açıklamayacaksınız. Bunu ÇUKOBİRLİK ile Trakya Birliğin sırtına dayadınız. Tabii, onlar ne yapsın? Onlara finansman da sağlamıyorsunuz, sıfır faizli kredi de sağlamıyorsunuz. Mecburen, piyasa koşullarına göre, şu an Adana'da ayçiçeğinin fiyatı 13 lira, 14 lira. Maliyeti bu kadar, ne yapacak bu ayçiçeği üreticisi? Buğdaydan zaten zarar etti, ayçiçeğinde de zarar ederse bir daha üretim yapabilecek mi? Kesinlikle yapamayacak. Ayçiçeği üreticisi sizden, bir kere, alacaklı. Çok gerilere gitmeyelim, 2010 yılında verdiğiniz desteği dolar bazına vurduğunuzda bugün vermeniz gereken destek tam 5,5 TL; buyurun, verin. 5,5 TL verseniz devlete maliyeti 10 milyar TL, hepsi bu kadar. MADEM ‘ER KİŞİ SÖZÜNÜ TUTAN KİŞİDİR,’ SİZDE ÇİFTÇİYE KANUNLARLA VERİLEN DESTEĞİ VERİN 2005 yılında bir yasa çıkardınız, neydi? ‘Gayrisafi millî hasılanın yüzde 1'ini tarımı desteklemek için vereceğim’ dediniz. Ben de 2006 yılından beri verdiğiniz sözleri, anayasal güvence altına aldığınız o sözleri tek tek, yıl yıl çıkardım. Bugüne kadar çiftçiye tam 91 milyon dolar eksik ödediğiniz miktar ortaya çıktı. Şimdi, Cumhurbaşkanımız ne dedi? ‘Er kişi sözünü tutan kişidir’ Anayasa'da güvence altına aldığınız çiftçiye vermek için söz verdiğiniz 91 milyon dolar parayı ödeyiniz. Er kişi sözünü tutan kişidir; lütfen, sözünüzü tutun, çiftçiye olan borçlarınızı ödeyin.”

Vekil Ün: “Alım Fiyatı Değil Utanç Fiyatı” Haber

Vekil Ün: “Alım Fiyatı Değil Utanç Fiyatı”

“TÜİK bile enflasyonu yüzde 75 açıklarken buğday alım fiyatlarına yüzde 12 arpaya yüzde 3 zam yapmak çiftçiyle alay etmektir. Son bir yılda girdi maliyetleri mazotta yüzde 114, gübrede yüzde 50, zirai ilaçta yüzde 70, tohumda yüzde 100’e varan artışların olduğu bir yerde buğdayda yüzde 12’lik artış çiftçinin AKP tarafından diri diri mezara gömülmesi demektir.” diyen CHP Edirne Milletvekili Ediz Ün açıklamasını şöyle sürdürdü: “AKP yemin etmiş üretimi tamamen bitirecek. Açıkladıkları buğday ve arpa alım fiyatlarıyla bunu bir kez daha ispat ettiler. Bu fiyatlar çiftçiye “öl” demek. Geçen yıl fiyatları açıklayan AKP Genel Başkanı bu yıl ortalarda yok. Onun yerine Tarım ve Orman Bakanlığı sosyal medyadan duyuruyor. Bu fiyatların utanç fiyatları olduğunu bildikleri için çıkıp kendileri açıklayamıyor. TMO eliyle buğdayda yandaşlarına ithalat yaptırıp depoları buğdayla doldurdu. Cumhuriyet tarihinin ithalat rekorlarını kırıldı. 3,5 milyar dolar yabancı çiftçilere gitti. Depolar dolu olduğu için buğday almaktan da kaçıyorlar. Randevu denilen ucube bir sistemle alımları geriye atıyorlar. Şimdi de sektörden her bir kişinin utanacağı fiyatları alım fiyatı olarak açıklıyorlar. Buğdaya 9.250 fiyat vermek, 1.750 de prim vermek, “bir daha ekmeyin” demekle aynı şeydir. Buğday ve arpada ziraat odalarının hesaplayıp açıkladığı maliyetlerin altında bir fiyat verilmiştir. Geçen yıl ton başına 384 dolar ekmeklik buğday alım fiyatı 97 dolar azalarak bu yıl 284 dolara düştü. Arpa fiyatı geçen yıl 326 dolardı şimdi 225 dolar. Çiftçinin kaybı 101 dolar. AKP arpa ve buğday çiftçisinin cebinden ton başına 100 dolar çaldı. Bu fiyatları kabul etmiyoruz. Yaşadığımız derin ekonomik krizin sorumlusu çiftçimiz değildir. Krizin sorumlusu kimlerse bedeli de onlar ödesin. Bu fiyatlardan sonra tarlaya girmek mümkün değil. Çiftçiye çıkardıkları krizin bedelini ödeterek ekonominin iyi gideceğini sanmak bu işi hiç bilmediklerinin, krizden bir ders çıkarmadıklarının ispatıdır. Çiftçiye sadaka verseler bundan fazla olurdu. Emekli 10 bin lirayla yaşasın, asgari ücretli açlık sınırının altında hayatta kalmaya çalışsın, çiftçi borç içinde yüzüp tarlarını satsın ama bu krizi çıkaranlar uçak sayılarını, lüks harcamalarını, itibarlarından tasarruf etmesin. Yok öyle bir dünya. Krizi çiftçi çıkarmadı. Çiftçi sadece üretti ve yıllardır da hak ettiği fiyatları alamadı. Buna rağmen borçlanarak, “belki seneye iyi olur” diye umut ederek üretti. Ancak gelinen noktada gördük ki çiftçiyi bitirmeye yemin etmiş bir iktidar var. AKP Türk tarımının sünesidir. Hatta, süne zararlısı, don, kuraklık ne kadar doğal afet varsa bir araya gelseler AKP kadar zarar veremezdi. Boşa yanan bir ampulü söndürmeden bu işlerin düzelmeyeceği artık net olarak görünüyor.  Önce sarayın ampulünü söndüreceğiz. Onsan sonra da çiftçimiz, emeklimiz, işçimiz hak ettiğinin karşılığını alacak. Çiftçi tarlasını ekerken kaç liraya ürününü satacağını, kaç lira destek alacağını bilecek. Fiyat ne açıklarlar diye düşünmeyecek. Cumhuriyet Halk Partisi iktidarında çiftçi sadece üretmeyi düşünecek ve ürettiğinin karşılığını fazlasıyla alacak.” HABER MERKEZİ

TBMM kürsüsünden bitirilemeyen projeleri sıraladı Haber

TBMM kürsüsünden bitirilemeyen projeleri sıraladı

Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Edirne Milletvekili Ediz Ün “Dünyada yeni bir bakış gelişti. Bu bakış doğayı, suyu, çevreyi koruyan tarım yapmayı, insanların gıda güvenliğini sağlamayı amaçlıyor. Burada su kaynaklarının korunması, suyun kontrollü ve verimli kullanılması çok önemli ama ne yazık ki bizde bunun tam tersi uygulamalar yapılıyor. Konunun bir uzmanı olarak söylüyorum: Türkiye'nin su kaynakları kısıtlı ve günden güne azalıyor. Bunu verimli kullanmak ve korumak mecburiyetindeyiz. Peki, AKP ne yapıyor? Türkiye'nin su kaynaklarını -madencilik başta olmak üzere- yandaşlarına rant sağlayacak her iş için heba ediyor. Benim seçim bölgem Edirne'de de özellikle taş ocakları için su kaynakları yok ediliyor, ortadan kaldırılıyor. Ama Akbelen'de olduğu gibi yok ettiğiniz her ağacın vebali boynunuzdadır. Suyun yönetimini, sulama projelerinin tamamlanmasını beceremediğiniz için ne yazık ki ülkeyi tarımda ithalat cenneti hâline çevirdiniz” dedi. İktidarın Edirne’de başlayıp bitirdiği bir projesinin bulunmadığını belirten Ün daha sonra şunları söyledi: Bakın, bölgenin en önemli sulama projesi Uzunköprü'de bulunan Çakmak Barajı. Üzülerek söylüyorum Sayın Bakan, tam on beş yıldır bitiremediniz. Sadece bin 400 metre olan iletim hattını tamamlayamadığınız için baraj dolmuyor; su akıyor, sizler bakıyorsunuz. Tam on yıldır Edirne üreticisi, Uzunköprü üreticisi size yalvarıyor. Bakın, Türkiye'nin GAP'ı varsa Trakya'nın da Çakmak Barajı var. Tam 520 bin dekar arazi suyla kavuşmayı bekliyor. Kabaca bir hesap yapın: 520 dönüm arazide ikinci ürün mısır ekseniz tam 2 milyon büyükbaş hayvanın bir yıllık silaj ihtiyacını karşılarsınız. Hadi, tarımdan anlamıyorsunuz, matematikten de anlamıyorsunuz; bu hesabı da mı yapamıyorsunuz? Sadece Çakmak Barajı mı? Yıllardır bitiremediğiniz barajları, göletleri, sulama yatırımlarını, biraz sayayım: Hamzadere Barajı'nın bağlantıları, İpsala Korucuköy Barajı, Çömlekköy Barajı, Suakacağı Barajı, Gölbaba Barajı, Kemalköy Sulama Projesi, hatta ihale aşamasına bile gelemediğiniz Büyüköğünlü Göleti ve Doğanköy Barajı, hatta Lalapaşa'da bir göletiniz var; bir türlü sızıntıyı durduramadınız, durduramıyorsunuz. Tıpkı bütçeniz gibi, delik deşik olmuş durumda, hâlâ toparlayamadınız. Daha saymaya devam edeyim bitiremediğiniz projeleri: Meriç Subaşı ve Umurca, Keşan Sazlıdere, Altıntaş ve Lalacık, Uzunköprü Salarlı Göleti, İpsala Karaağaç Göleti, bitiremediğiniz projelere örnek, sulama yatırımlarına örnek. Sizin parayı nereye harcadığınızı hepimiz gayet iyi biliyoruz. Yandaşın kazanacağı bir rant projesi olduğunda hemen derhâl işin içine giriyorsunuz ama vatandaşın kazanacağı bir proje olursa ‘Para yok, para yok’ diye bağırıyorsunuz. Bakın, Meriç Nehri'nde fiyaskoyla sonuçlanan bir Arşimet türbini skandalı var, milyonlarca para heba oldu gitti. Meriç Nehri kıyılarına beton setler çektiniz, fore kazık uygulaması yaptınız, hepsini yıktınız, milyonlarca parayı heba ettiniz. Kent ormanını millet bahçesine çevirmeye çalıştınız, milyonlarca lirayı yine heba ettiniz. Bakın, bu sulama yatırımlarını yapmazsanız ne olur hep birlikte acı bir şekilde görüyoruz. Pazar, market yangın yeri, her şey ateş pahası. Sulama yatırımlarına önem vermezseniz dünyanın dört bir yanında kapı kapı gezip hayvan ithalatı yapmak zorunda kalırsınız, tüm tarım ürünlerini de ithal etmek zorunda kalırsınız. Yapmanız gereken şey çok basit: Suları tarlalara akıtmaktır. Bunun için kaynak ayırmaktır. Sulama yatırımlarını hızla artırmaktır ama maalesef yapacak iktidar göremiyoruz ama yapacak kişiler var; işte, ana muhalefet lideri, ana muhalefet grubu burada. 2028 son gününüz, 2028'den sonra Türkiye'de, Edirne'de yarım kalmış ne kadar sulama yatırımı varsa Cumhuriyet Halk Partililer olarak bitirmeye söz veriyoruz. HABER MERKEZİ

EDİZ ÜN’DEN CUMHURİYET BAYRAMI MESAJI Haber

EDİZ ÜN’DEN CUMHURİYET BAYRAMI MESAJI

Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Edirne Milletvekili Ediz Ün 29 Ekim Cumhuriyet Bayramı dolayısıyla yayınladığı mesajda “Cumhuriyetimize ve onun kurumlarına yapılan her saldırı aslında bu milletin yoksul, namuslu, çalışkan çocuklarına yapılmaktadır” dedi. Milletvekili  Ün yayınladığı mesajda şu ifadelere yer verdi: “Ulu Önderimiz Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün, bizim bu güzel vatanda, özgür ve bağımsız yaşamamız için bıraktığı, iki büyük eserinden biri olan Türkiye Cumhuriyeti 100 yaşında. Ne kadar coşkuyla kutlasak az ne kadar gururlansak eksik ve ne kadar bize Cumhuriyeti miras bırakanlara minnet duysak yetersiz kalır. Türkiye Cumhuriyeti yıkık, işgal altında, elinden her türlü gücü alınmış bir devletin küllerinden Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün dehası ve temeline Türk kahramanlığı koyarak kurulmuştur. Dünyada çok az millet bu kadar zorlu bir mücadele vermiş ve başarıya ulaşarak devletini var etmiştir. Yine tarih Gazi Mustafa Kemal Atatürk gibi kahramanları çok az görmüştür. Cumhuriyetimiz göz bebeğimizdir; çünkü Cumhuriyet bilhassa kimsesizlerin kimsesidir. Cumhuriyet kurumlarıyla yaşlılarımıza dayanak, çocuklarımıza neşe, gençlerimizin gözünde umut olmuştur. Uzak bir köydeki yoksul bir çocuğun yeteneği ve çalışkanlığıyla istediği her yere gelebilmesinin yolunu açmıştır. Cumhuriyetimizin yüzüncü yılında cumhuriyetimizi kuranların gösterdiği hedeflere maalesef ulaşamadık. Bize düşen görev eksiklerimizi görerek Cumhuriyetin ikinci yüzyılında hızla bu eksikleri tamamlamak, cumhuriyetimizi en ileri demokrasiyle taçlandırarak muasır medeniyet seviyesinin üstüne çıkarmaktır. Cumhuriyetimize ve Cumhuriyet Kurumlarına sahip çıkarak onları güçlendirdikçe biliyoruz ki halkımızı zenginleştirecek ve en ileri ülkelerin üzerine çıkaracağız. Cumhuriyetimize ve onun kurumlarına yapılan her saldırı aslında bu milletin yoksul, namuslu, çalışkan çocuklarına yapılmaktadır. İkinci yüzyıla girerken herkese bir kez daha hatırlatmak isteriz ki; Kurtuluş Savaşımızı Türk milleti kazandı ve cumhuriyeti bu milletin parçası olanlar coşkuyla kutluyor, kutlamaya da devam edecek.  Türkiye Cumhuriyeti’nin yüzüncü kuruluş yıldönümünde bize Cumhuriyeti ve onun değerlerini miras bırakan Gazi Mustafa Kemal Atatürk ve arkadaşlarını, şehit ve gazilerimizi minnet, şükran ve rahmetle anıyorum. Yaşasın Türkiye Cumhuriyeti.” HABER MERKEZİ

“PANCAR EKİMİNİ TAMAMEN BİTİRMEK İSTİYORLAR” Haber

“PANCAR EKİMİNİ TAMAMEN BİTİRMEK İSTİYORLAR”

Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Edirne Milletvekili Ediz Ün, konuya ilişkin bir soru önergesi vererek, pancar alım fiyatı 16 polara göre ton başına bin 855 lira olarak açıklandığını, oysa Türkiye’de ortalama poların 14 civarında olduğunu da hatırlattı. Her bir düşük polarda ton başına 116 lira daha kesinti yapılacağını ifade eden Ün şunları söyledi: “Bakanlık şeker pancarında bir fiyat açıkladı adeta ‘artık ekim yapmayın’ der gibi. Türkiye’de her şeyin fiyatı alıp başını gitmiş. TÜİK’e göre yıllık enflasyon yüzde 62, ENAG’a göre yüzde 130. Şeker pancarında yapılan artış yüzde 28. Bu fiyatı nasıl buldular merak ediyoruz. Nasıl bir maliyet hesabı yapmışlar? Şeker pancarına yüzde 28 artış yapanlar acaba sadece seçimden bu yana mazotun yüzde 105, gübrenin yüzde 36 arttığını bilmiyorlar mı? Çok iyi biliyorlar ama kendi kötü yönetimlerinin bütün yükünü çiftçinin sırtına yüklüyorlar. Tıpkı emekliye yaptıkları gibi.Türkiye uzun yıllardır şeker ithal etmiyordu. Geçen yıl uzun yıllar sonra şeker ithal etti. 600 bin ton şekere 2022 yılında 440 milyon dolar para ödedik. Her zamanki gibi, çiftçimizin hakkı yabancı çiftçilere ve yandaşlara gitti. Şeker pancarına verilen fiyatın elle tutulur bir yanı olmadığı için olsa gerek Bakanın sosyal medyasından duyuruldu. Bakanlığın ya da Türkşeker’in sayfalarından da duyurulmadı. Ya da her şeyi müjde olarak açıklayan AKP Genel Başkanı, tıpkı mısırda olduğu gibi, yandaş kanalların karşısına geçip açıklamadı. Demek ki ortada açıklamaya değer bir rakam yok. Şeker stratejik bir üründür. Bunun için cumhuriyeti kuranlar şeker fabrikaları açmış, onlardan sonra gelen her iktidarda bunlara yenilerini eklemiştir. AKP ise fabrikaları satmış, kapatmış, şekerde bizi yeniden ithalatçı durumuna düşürmüştür.” ÜN’ÜN BAKAN YUMAKLI’YA SORDUĞU SORULAR Ün ayrıca, Aşağıdaki soruların Tarım ve Orman Bakanı İbrahim Yumaklı tarafından yanıtlanmasını istediğini belirterek Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığı’na soru önergesi verdi. Ün’ün verdiği soru önergesi şu şekilde: “Pancar alım fiyatı 16 polara göre ton başına1855 lira olarak açıklandı. Bu bağlamda; 1-Bu fiyat hangi maliyet hesabına göre belirlendi? 2-Bakanlığınızın hesaplamalarına göre geçtiğimiz yıldan bu yana tarımsal üretim maliyeti ne kadar artmıştır? 3-Fiyat 16 polar üzerinden açıklanmıştır. Türkiye’de şeker pancarının ortalama polar değeri nedir? Neden bu ortalama değer baz alınmamıştır? 4-Her bir polar kaybı için 116 lira daha düşük fiyat verilmesi hangi kritere göre belirlenmiştir? 5-2003 yılından itibaren Ülkemiz, vatandaşlarımızın tüketimi için, hangi yıllarda ne kadar şeker ithal etmiştir? Ne kadar ödeme yapılmıştır? 6-Neden fiyat Bakanlığın veya Türkşeker’in internet sayfasında değil de Tarım ve Orman Bakanının sosyal medya hesabından açıklanmıştır? 7-Birçok ürünün alım fiyatı daha önceleri AKP Genel Başkanı tarafından şahsen açıklanırken özellikle seçimlerden sonra düşük tutulan alım fiyatları neden AKP Genel Başkanı tarafından çiftçimize “müjde” olarak açıklanmamıştır? 8-Bakanlığınız şeker pancarını stratejik bir ürün olarak görmekte midir? Görüyorsa neden ona göre bir alım fiyatı vermemiştir? HABER MERKEZİ

"BAYRAMLAR ESKİ COŞKUSUNDAN UZAK" Haber

"BAYRAMLAR ESKİ COŞKUSUNDAN UZAK"

CHP Edirne Milletvekili Ediz Ün tün vatandaşların Kurban Bayramını kutladı. CHP Edirne Milletvekili Ediz Ün, ekonomik sıkıntıların bayramların tadını kaçırdığını belirterek, “Bayramlar geleneğimizi geleceğimize aktardığımız özel günlerimizdir. Paylaşma, dayanışma, büyüklerimizle bir araya gelme, küçüklerimizi sevindirme gibi güzel geleneklerimizi bayram günleri en canlı biçimiyle yaşarız. Bugün içinde yaşadığımız zorlu ekonomik şartlar nedeniyle bayramlarımız eski coşkusundan uzak geçse de yeniden eskisi gibi kutlayacağımız güzel günler için mücadele etmeyi sürdüreceğiz. Dünyadaki hiçbir güç, bayramlığını giymek için sabahı bekleyen çocuğun heyecanından, torunlarına sarılıp harçlık veren büyüklerin huzurundan, ailecek bayram günleri bir arada yenen yemeklerin tadından büyük değildir” dedi. YABANCILARA MUHTAÇ KALDIK Ün, Bir tarım ülkesi olan Türkiye’nin yabancının sığırına muhtaç hale getirildiğini ifade ederek, şunları söyledi: “Vatandaşlarımız ithal hayvanlar olmasa kurbanlarını bile kesemeyecek. Öyleyse yönümüzü algılar, montajlar, yalanlar yerine gerçeklere dönmek zorundayız. Gerçeklerin er ya da geç ortaya çıkmak gibi bir huyu vardır. “Bir devrimciyi haklı kılan, biraz da acılardır unutma” diyor şair.  Bizler de Atatürk devrimcileri olarak; üretenin kazandığı, herkesin kazancıyla rahat bir şekilde geçindiği, bayram sabahlarının coşkuyla beklendiği, bir arada ve sevgiyle bayramların kutlandığı geleceği hep birlikte kuracağız. O günler geldiğinde bayramlarımız eski anlamına, coşkusuna tekrar kavuşacak, çocuklarımızın sevinci yarınlarının aydınlık günleriyle birleşecektir. Gönüllerinden bayram sevincinin eksik olmamasını dileğiyle yurttaşlarımızın Kurban Bayramı’nı kutluyor; huzur, mutluluk ve sağlık içinde sevdikleriyle geçirecekleri nice bayramlar diliyorum” HABER MERKEZİ

En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.