Bitki Haberleri - Son Dakika Bitki Haber Güncel Gelişmeler

Bitki koruma ürünleri ve gübre bayileri denetlendi

Kırklareli’nin Lüleburgaz ilçesinde bitki koruma ürünleri ve gübre bayilerinin denetimleri mevzuat çerçevesinde, İlçe Tarım ve Orman Müdürlüğü ekiplerince denetimden geçirildi. Yapılan denetimlerde; bayilerin fiziki şartlarının mevzuata uygunluğu, satışı yapılan bitki koruma ürünlerinin ruhsat kontrolleri, yasaklı olan aktif maddelerin iş yerinde bulunup bulunmadığı, son kullanım tarihi geçmiş olan bitki koruma ürünlerinin kontrolü ve bayilerde, insan, hayvan ve gıda ürünlerinin bulunup bulunmadığı kontrolü yapıldı.

“Bölgeyle uyumsuz bitki türleri insan ve canlı sağlığını olumsuz etkiliyor”

Prof. Dr. Uludağ, bir konferans için geldiği Edirne'de, son dönemlerde kentlerin toprak ve iklim yapısına uymayan bitkilerin dikildiğini ifade etti. Doğal ortama dışarıdan gelen türlerin etkilerinin tahmin edilenin üzerinde olduğuna dikkati çeken Uludağ, "İlk olarak biyolojik çeşitlilikten bahsediyoruz, bu çeşitliliği korumalıyız. Bununla birlikte insan sağlığını korumalıyız. Polenlerin ortaya çıkardığı alerjilerden bahsediyoruz. Biyoçeşitliliği korumak için bölgemize rastgele bitkiler dikmemek gerekli." dedi. Yabancı türlerin geniş alanlara dikilmesiyle istilacı hale gelmeye başladığını anlatan Uludağ, bu bitkilerin doğal türlerle rekabete girdiğini dile getirdi. Uludağ, kent peyzajında bölgenin yapısına uygun bitki türlerinin tercih edilmesi gerektiğini vurguladı. Yerel bitkilerin o bölgenin şartlarına uyum sağlamış, insan sağlığına ve diğer canlı türlerine etki etmeyen türler olduğuna işaret eden Uludağ, şunları kaydetti: "Bazen dışarıdan bitki getirip o türlerin toprağı hızla kaplayacağı ve erozyonu önleyeceği düşünülüyor. Belki erozyon olmaz ama başka bir bitkiye de yaşam hakkı tanımaz. Biz farkında olmayabiliriz ama yanlış bitkiler ekerek bölgemizdeki endemik bitkileri ortadan kaldırmış olabiliyoruz. Çok farklı bir ağaç ve bitki dikmek güzel görünebilir ve mutlu olabiliriz ama sonrası bir felakete yol açabiliyor. Bölgeye uyumlu olmayan bir bitkiyi getirip diktiğinizde o bitki her tarafı kaplıyor. Oradaki diğer yerli bitkilerin hayat alanı kalmıyor. Yabancı bitkiler yayıldıktan sonra onun polenleri alerjiye neden oluyor ve bize zarar veriyor. Dünyada az da olsa polen alerjisinden ölenler de var. Dolayısıyla yerli bitkileri tercih etmemiz lazım”

Şifayı bitkilerde arıyorlar

Tekirdağ’da havaların soğumasıyla çetin kış şartlarında hasta olmak istemeyen vatandaşlar soluğu aktarlarda alıyor. Soğuk havanın kendini hissettirmesiyle birlikte artan gribal enfeksiyonlara karşı vatandaşlar genellikle şifalı bitkileri tercih ediyor. Şifayı bitkilerde arayan vatandaşların uğrak mekanı haline gelen aktarlarda ise en çok talep ıhlamur, zencefil ve zerdeçal bitkisine oluyor. Kış çaylarına talep yoğun Süleymanpaşa ilçesinde Aktar Dükkanı işleten Hasan Bedel yaptığı açıklamada, “İşlerimiz çok şükür iyi gidiyor. Biliyorsunuz kışın hastalık dönemidir. Hastalık döneminde kış çaylarına yoğun talep var. Bağışıklık sistemini güçlendiren ürünler bu dönemde biraz daha revaçta diyebiliriz” dedi. Kışın hastalık yazın zayıflık Bedel açıklamasında kış ve yaz mevsimlerinde ayrı yoğunluklarının olduğunu da ifade ederek, “Yazın biraz daha zayıflama ürünleri, işte biraz daha cilt bakım ürünleri ve baharatların yoğun satışını yapıyoruz. Kış aylarında da kış çayları ve baharatlarımız yine yoğun bir şekilde talep ediliyor. Kışın başlıca zencefil, zerdeçal, tarçın, kuşburnu, ıhlamur ve adaçayı gibi bitki çaylarımız daha revaçta gidiyor. Kışın vatanda şlarımızın hastalıklardan korunması için bu saydığımız ürünlerden faydalanmalarını tavsiye ediyorum” dedi.

Havsa MYO’da Tıbbi ve Aromatik Bitkiler Kursu sürüyor

Havsa Halk Eğitim Merkezi Müdürlüğü ve Trakya Üniversitesi Havsa Meslek Yüksekokulu tarafından ortaklaşa düzenlenen Tıbbi ve Aromatik Bitki Yetiştiriciliği kursu uygulamalı olarak devam ediyor. Havsa Meslek Yüksekokulu bahçesinde yapılan uygulamada kursiyerler yağ gülü, lavanta, biberiye, adaçayı, kekik ve ıtır gibi bitkilerden çelik alma ve köklendirme çalışması gerçekleştirdiler. Konu ile ilgili www.batiekspres.com haber sitesine konuşan Havsa Meslek Yüksekokulu Müdürü Prof. Dr. Mustafa Tan açıklamasında şunlara yer verdi: “Havsa Meslek Yüksekokulu bünyesinde düzenlediğimiz Tıbbi ve Aromatik Bitkiler Kursu, Havsa Halk Eğitim Merkezi Müdürlüğü ile işbirliği içinde başarıyla devam etmektedir. Kurs kapsamında, kursiyerlerimiz Havsa Meslek Yüksekokulu bahçesinde çeşitli bitkilerden çelik alma ve köklendirme çalışmaları gerçekleştiriyorlar. Bu uygulamalar, katılımcılarımıza teorik bilgilerin yanı sıra pratik becerilerde kazandırmış oluyor. Yağ gülü, lavanta, biberiye, adaçayı, kekik ve ıtır gibi önemli bitkiler üzerinde yapılan çalışmalar, katılımcılarımızın sektöre daha donanımlı bir şekilde adım atmalarına olanak sağlayacaktır. Tıbbi ve Aromatik Bitkiler Kursu, tarım sektörüne ilgi duyan herkes için faydalı bir deneyim sunuyor.” ERGİN SÖZER

TEKİRDAĞ’DA BİTKİ ISLAHI ÇALIŞTAYI

Trakya Kalkınma Ajansı Genel Sekreteri Mahmut Şahin, Tekirdağ Namık Kemal Üniversitesi Ziraat Fakültesi Konferans Salonunda düzenlenen çalıştayda Trakya'da yaşanan kuraklığın ayçiçeklerini olumsuz etkilediğini söyledi. Trakya'da ekilen yerli hibrit ayçiçeğinin kuraklıktan daha az etkilendiğini ifade eden Şahin, "Yerli hibrit ayçiçeğinin tescilini almıştık. Bu çeşitlerin ekimlerini 2 yıldır yapıyoruz. Bu yıl kuraklığa rağmen bu çeşitlerde güzel neticeler aldık. Yerli çeşitlerin performansı çok iyiydi. Bunun yanında yeni hibrit ayçiçek çeşitleri de üretmek istiyoruz. Hibrit mısır üretimine de girmek istiyoruz. Trakya'yı Türkiye'nin mümkünse Orta Doğu, Balkanlar, Orta Avrupa uzun vadede de dünyanın merkezi Davos'u yapmak istiyoruz. Biraz iddialı oldu ama ayçiçeğinin konuşulduğu sorunların çözüldüğü, kararların verildiği yer Trakya olsun." dedi. Trakya Tohumcular Derneği Başkanı İbrahim Toruk da Trakya'da tohumculuğun gelişmesi için çalıştıklarını belirterek, yaptıkları tescil çalışmalarını anlattı. Hacettepe Üniversitesi Biyolojik Çeşitlilik İleri Araştırma Merkezi Dr. Şenay Boyraz da bitki genetik kaynaklarıyla ilgili sunum yaptı, katılımcıları bilgilendirdi.

İŞTE METABOLİZMAYI COŞTURAN BİTKİ

Edirne’nin Havsa ilçesinde yıllardır Baharatçılık yapan esnaf Olcay Hacıoğlu Açlık Otunun insan vücuduna olan faydalarını anlattı. Açlık otunun, metabolizmayı hızlandırarak yağ yakımına destek olan ve tokluk hissi verdiğini belirten Baharatçı Olcay Hacıoğlu “Bunlar açlık otunun birkaç faydasından sadece bir kaçıdır. Açlık otunun saymakla bitmeyen başka faydaları da bulunmaktadır” ifadelerini kullandı. Açlık otunun bilinen bilinmeyen faydalarını Olcay Hacıoğlu www.batiekspres.com’a anlattı. AÇLIK OTU NEDİR? Açlık otunun dünya genelinde yaygın bir bitki olduğunu ifade eden Hacıoğlu, “Açlık otu, bilimsel olarak Portulaca oleracea olarak adlandırılan bir bitki türüdür ve dünya genelinde yaygın olarak tüketilen bir yabani bitkidir. Hem tıbbi hem de besinsel açıdan bir dizi faydası bulunan açlık otu, sağlığımızı destekleyen önemli bileşenler içerir” dedi. AÇLIK OTUNUN FAYDALARI NELER? Hacıoğlu, bu bitkiyi insanların genellikle zayıflamak için tercih ettiğini belirterek, diğer faydalarını şöyle sıraladı: “Açlık otunun en dikkat çeken özelliği, yüksek miktarda omega-3 yağ asitleri içermesidir. Omega-3 yağ asitleri, kalp sağlığını destekler, beyin fonksiyonlarını iyileştirir ve iltihaplanma riskini azaltır. Bu nedenle açlık otu, kalp-damar hastalıkları ve bazı kronik inflamatuar rahatsızlıkların önlenmesine yardımcı olabilir. Açlık otu ayrıca zengin bir antioksidan kaynağıdır. Antioksidanlar, serbest radikallerle savaşarak hücre hasarını önler ve yaşlanma sürecini yavaşlatır. Bu sayede bağışıklık sistemini güçlendirir ve çeşitli hastalıklara karşı koruma sağlar. Bu bitki, mineraller ve vitaminler açısından da zengindir. İçeriğindeki potasyum, magnezyum, kalsiyum ve demir gibi mineraller, sağlıklı bir vücut fonksiyonu için önemlidir. Ayrıca A, C, E vitaminleri ve folik asit gibi besin maddeleri içerir. Bu bileşenler, göz sağlığını korur, bağışıklık sistemini güçlendirir ve hücrelerin yenilenmesini destekler. Açlık otu ayrıca kilo kontrolüne yardımcı olabilir. Lif açısından zengin olması, tokluk hissi sağlayarak açlık krizlerini azaltabilir. Ayrıca düşük kalorili bir bitki olması, kilo verme sürecine katkıda bulunabilir. Sağlıklı bir cilt için de açlık otu kullanımı önemlidir. İçeriğindeki antioksidanlar, cilt hücrelerinin yenilenmesini destekler ve cilt yaşlanmasını geciktirir. Aynı zamanda ciltteki iltihaplanmayı azaltabilir ve sivilce gibi cilt problemlerinin hafiflemesine yardımcı olabilir.” KULLANIRKEN NELERE DİKKAT EDİLMELİ? Hacıoğlu, bitkilen sağlığa olan faydalarının yanı sıra bazı vatandaşlarda alerjik reaksiyonlara sebep olduğunu ifade ederek, şunları söyledi: Ancak, açlık otunu tüketirken dikkatli olunması önemlidir. Bazı kişilerde alerjik reaksiyonlara neden olabilir ve hamilelik veya emzirme döneminde kullanımı konusunda doktorunuza danışmanız gerekebilir. Sonuç olarak, açlık otu sağlığımızı destekleyen bir bitki türüdür. Omega-3 yağ asitleri, antioksidanlar, mineraller ve vitaminler gibi önemli bileşenler içerir.” ERGİN SÖZER

#Bitki