YÖK kararıyla 1991'de kurulan Trakya Üniversitesi Devlet Konservatuarı, 1998'den bu yana ilköğretim birinci sınıf seviyesinde öğrenci kabul ediyor.
Piyano, üflemeli, vurmalı ve yaylı çalgılar ana sanat dallarında öğrencilere eğitim veren konservatuvar, pek çok genç yeteneğe müzikal yolculuklarına rehberlik ediyor. Öğrenciler, konservatuvarın sağladığı olanaklar ve uzman kadro eşliğinde ilerleyerek müzikal becerilerini geliştiriyor.
Konservatuvar, çocuk yaşta kapısından giren pek çok öğrencisini doktora derecesine kadar yetiştirerek akademik alandaki çalışmalara da katkı sunuyor.
- "İlkokuldan doktoraya kadar eğitim sürecini konservatuvarda sürdürebiliyorlar"
Trakya Üniversitesi (TÜ) Rektör Yardımcısı ve Devlet Konservatuvarı Müdürü Prof. Ahmet Hamdi Zafer, 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı dolayısıyla AA muhabirine yaptığı açıklamada, konservatuvarı sanat yolculuğunu erken yaşta seçen pek çok öğrencinin tercih ettiğini söyledi.
"Sanatçı çocuklar"ın ilkokuldan doktoraya kadar eğitim sürecine konservatuvarda devam edebildiğini belirten Zafer, "Trakya Üniversitesi Konservatuvarı çok köklü bir kurum. Çocuklarımız Balkanlar'da ve ülkemizin çeşitli yerlerinde sanatsal faaliyetler yapıyorlar. Bu da bizim için büyük bir gurur kaynağı." dedi.
Zafer, öğrencilerin başarısında devlet konservatuvarı öğretim kadrosunun büyük katkısı olduğunu ifade etti.
Son zamanlarda konservatuvar öğrencilerinin yarışmalarda önemli dereceler elde ettiğini belirten Zafer, "Öğrencilerimiz hem ülkedeki hem de yurt dışındaki uluslararası yarışmalarda başarı elde ediyorlar. Öğrencilerimiz aynı zamanda ülkemizdeki çocuklara da rol model oluyor. Bu bakımdan da biz çok mutluyuz. Rektörümüz Prof. Dr. Erhan Tabakoğlu bizlere bu konuda çok destek oluyor, kendisine çok teşekkür ediyoruz. Hocamız her zaman sanatın ve sanatçının yanında oluyor." ifadelerini kullandı.
- "Ülkemizi temsil etmek bize gurur veriyor"
Devlet Konservatuvarı 6. Sınıf Fagot Bölümü öğrencisi Duru Akdeniz (12), geçen yıl Alanya'da düzenlenen uluslararası müzik yarışmasında üçüncü olduğunu anlattı.
Türkiye'yi müziğiyle dünyanın her yerinde temsil etmek istediğini belirten Akdeniz, "Başarılı fagot sanatçısı Ece Nur Özer gibi olmak istiyorum. Aynı zamanda dizi ve reklamlarda oyunculuk yapıyorum. Hem müzik hem de oyunculuğu devam ettireceğim." dedi.
Devlet Konservatuvarı 4. Sınıf Piyano Bölümü öğrencisi Ayşe Eda Ümit de (10) İsviçre'de düzenlenen müzik yarışmasında başarı elde ettiğini dile getirdi.
İleride Fazıl Say gibi ünlü bir piyanist olmak istediğin belirten Ümit, katılacağı yarışmalarda Türkiye'yi yurt dışında temsil etmeye devam edeceğini kaydetti.
Devlet Konservatuvarı 7. Sınıf Piyano Bölümü öğrencisi Ekin Kürkçü (13) üç yıldır piyano çaldığını ve çeşitli konserlere çıktığını anlattı.
İsviçre'de Mozart Sanat Derneği tarafından organize edilen "Accord VIII. International Music Competition Switzerland" yarışmasında üçüncülük elde ettiğini dile getiren Kürkçü, "Dünya çapında düzenlenen yarışmalara katılıyoruz. Orada yer almak ülkemizi temsil etmek bize gurur veriyor." diye konuştu.
- "Piyanist Gülsin Onay'ı örnek alıyorum"
Devlet Konservatuvarı 7. Sınıf Piyano Bölümü öğrencisi Yakut Ece Hassan (13) ise çok sevdiği piyanoyu 6 yaşından bu yana çaldığını ve aynı zamanda lisanslı tenis oyuncusu olduğunu aktardı.
Ailesi ve öğretmenlerinin kendisine destek olduğunu ve müzik yolculuğunda çeşitli dereceler elde ettiğini dile getiren Hassan, "Bu yıl İsviçre'de düzenlenen müzik yarışmasında üçüncü oldum. Geçen yıl da festival ve konserlerde müzik yaptım." dedi.
Dünyaca ünlü piyanist Gülsin Onay'ı kendisine örnek aldığını anlatan Hassan, Türkiye'yi müziğiyle dünyada temsil etmek istediğini kaydetti.
Kaynak: AA