Edirne’de İl Başkanlığı önündeki sokakta toplanan bir gurup Cumhuriyet Halk Partililer açıklama yaptılar. Edirne CHP taban hareketi üyeleri ile Keşan ve Uzunköprü örgütlerinden partililerden oluşan topluluk, CHP’nin son seçimlerde başarısız olduğunu, değişimin gerektiğini savundu. Edirne CHP Taban Hareketi adına konuşan Ergun Türkyılmaz, ittifak yapılmasına rağmen alınan oy oranının çok düşük olduğunu ve sorumluların hesap vermesi gerektiğini söyleyerek; “Ciddi kamuoyu şirketleri, Genel Başkanımız Kemal Kılıçdaroğlu’nun 54-58 bandında Cumhurbaşkanı seçileceğini söylediler. Kamuoyunda ciddi anlamda karşılık buldu ama buna rağmen, maalesef seçimleri kaybettik. İlk defa bu seçim sonuçlarından dolayı kitlesel anlamda basın açıklaması yapan Edirne oluyor. Bu seçim sonuçlarından dolayı kendini sorumlu hisseden sadece bir il örgütü var. Sadece Kayseri İl Başkanı istifa etti. Bizler CHP’de şehrimize ve ülkemize karşı kendimizi sorumlu hisseden duyarlı parti üyeleriyiz. Yanlışa karşı doğruyu savunan, ilkeleri olan, bilimi savunan, insan haklarını özgürlüklerin bir hak olduğunu, adaletin herkese eşit bir şekilde uygulandığı, yoksulluğun yasakların, olmadığı bir ülkenin yaratılması için mücadele edilmesine inanan parti üyeleriyiz. Biliyorsunuz, partimiz seçimde inanılmaz derecede bir zararla karşı karşıya kaldı. Ülkede koşullar o kadar çok müsaitti ki, yerel seçimler öncesinde bilim adamları bu felaketin geleceğini söyledikleri halde imar affı yaptılar. Eğitim sorunu had safhada, akademisyenleri, eğitim bilimcilerini dinlemiyorlar, sağlık sorunları ciddi boyutlara ulaştı, hekimlerin feryatlarını görmezden geliyorlar, ülkede tarım çöktü, ziraat mühendislerinin, çiftçilerin feryatlarını görmezden geliyorlar. Ülkede teknolojiye, bilime, tarıma, ekonomiye, kamu yönetimine, ülkenin tüm sorunlarına çözüm üretecek bir akıl yok, Bir anlayış yok, liyakat yok, öngörü yok, planlama yok, bilimsel çalışma yok. Ama bol miktarda yalan var. Böyle bir ortamda biz bir seçim yaşadık. Mantıken partimiz başarılı olması ve iktidara gelmesi gerekirken büyük bir yenilgi yaşadık” dedi.
GERÇEKLERİ KONUŞMAK GEREKİYOR.
Gerçeklerin konuşulması gerektiğini, partide neden değişim olmadığının sorusuna cevap aradıklarını, partide önseçim olmadığı, partide demokrasi olmadığı sonucuna ulaştıklarını söyleyen Türkyılmaz; “Neden bize yalan söylüyorlar, neden örgütlerden sorumlu genel başkan yardımcısı özeleştiri yapmıyor. Mesela 80 bin sandıkta ıslak imzalı tutanakları alamadığımızı neden anlatmıyorlar. Yoğun olarak hangi illerden alamadık. Mesela hangi illerde ittifak yapmamıza rağmen, diğer seçimlerden daha düşük oy aldığımızı açıklamıyorlar. Merkez yürütme kurulunda yer alanları, danışmanları görevden almıyor, başarısız illeri neden görevden almıyor veya istifalarını istemiyor. Neden son 20 yılda oy oranımız 23-25 oranında sabit. Kadrolar aynı, MYK görevlileri olan insanlar aynı isimler. Bu arkadaşlar 5 dönem- 6 dönem- 7 dönem merkez yürütmede görev alıyorlar. Bu isimleri bizim bilmediğimiz özellikleri mi var? Bizim bilmediğimiz özelliklerden bir tanesi partimizi iktidar yapmamak mıdır? Aynı Belediye Başkanını ve aynı Milletvekillerini atama görevini yapan bir oluşum mu? Bu özelliklerden bir tanesini Belediye Başkanları ve milletvekilleri aracılığıyla parti örgütlerini dizayn eden insanlar mı? Ülkenin tüm sorunlarına toptan çözüm üretecek bir akıl, bir hikaye neden yazamadılar. Her konuyla ilgili komisyonlar niye oluşturulmadı? Niye oluşturmuyorlar? Çünkü partide bir şey eksik demokrasi yok bizim partimizde .. ön seçim yok. Bir anlayış yok, liyakat yok, öngörü yok, planlama hiç yok, bilimsel çalışma hiç yok. Her şeyden öteye halkın partisini halka kapattılar. Bizim görevimiz halkın partisini halka açmak. Halka açmadığımız sürece ne sandıklara sahip çıkabiliriz, ne insanlarımıza sahip çıkabiliriz, ne ekonomiye sahip çıkabiliriz, hiçbir şeye sahip çıkamayız. Çünkü bizim partimiz farklı bir parti. Dünyada ilk defa emperyalizme karşı ulusal kurtuluş mücadelesi veren partiyiz biz. Bu Cumhuriyeti kuran partiyiz biz. Partiye demokrasi gelmesi gerekiyor. Şimdi değişim zamanı. Üyelerimizin değişime ortak olmasını istiyoruz. Partiye gönül veren insanların bu değişime ortak olmasını istiyoruz. Bu seçimlerde hangi ilde, hangi ilçede olursa olsun, başarısız olan arkadaşların belirli bir süre dinlenmesi gerekiyor. O da yetmiyor, özeleştiri vermesi gerekiyor, o da yetmiyor değişime engel olmamaları gerekiyor” şeklinde konuştu.
13 KEZ KAYBEDEN LİDER İSTEMİYORUZ
Sevgili yoldaşlarım içimiz kan ağlıyor, sözleriyle konuşmasına başlayan 28’nci dönem milletvekili aday adayı Mustafa Bezbaş ise, “Ben de kızımı sınava bıraktım, dönüşte seni alamayacağım kızım, partimiz için açıklanma yapmaya gidiyoruz dedim. Ben bu partide yıllardan beri ön seçim mücadelesi yapan bir arkadaşınızım, bunu herkes biliyor. Bugün sözü olan insanlardan bir arkadaşınızım. Sevgili arkadaşlar, bizim bu çocuklara bir borcumuz var ama biz bu çocuklara borcumuzu ödeyemedik. Bu çocuklar için yaptığımız mücadele sonuçsuz kaldı. Zaferin çok sahibi olur ama kaybedilmeyi kimse üstlenmiyor. 13 kez kaybeden ama parti içinde kazanan liderler istemiyoruz. Maalesef gerçek bu” dedi
BİZ ARTIK ŞARKI DİNLEMEK DEĞİL, ŞARKI SÖYLEMEK İSTİYORUZ
Nazım Hikmet’in “Seni Düşünmek” isimli şiirindeki, Biz artık şarkı dinlemek değil, şarkı söylemek istiyoruz sözleriyle konuşmasını sürdüren Bezbaş; “Bize belediyeler yeterli anlayışını kabul etmiyoruz. Biz belediyeleri istemiyoruz, biz ülkeyi yönetmek istiyoruz. Biz ülkenin politikalarında, çocuğu, genci kadını önceleyen, mağduru, dar gelirliyi önceleyen, milli geliri tabana yayan bir anlayışın iktidar olmasını istiyoruz. Biz adamcılıktan bıktık. Biz iktidardan şikayet ettiğimiz şeylerin bizim partimizde de aynı olmasından şikayetçiyiz, ondan toplandık buraya. Adamcılık, yani yıllardan beri mücadele veriyoruz bizi neredeyse kendi partimizin etkinliklerinden kovacaklar.
Hep iddiaları ne, üyelerimiz niteliksiz milletvekili seçemezler, belediye başkanı seçemezler. Hiç mi utanmıyorsunuz bize niteliksiz demeye. CHP’de, Milli Eğitim komisyonuna koyacak öğretmen eğitimci bulamadılar. CHP Milli Eğitim Komisyonunda eğitimci yok. İnsan seçimine bakar mısınız bu arkadaşların. Bu gücü nerden alıyorlar. CHHP üyesi delegeyi seçiyor, delege ilçeyi oluşturuyor, sonra İl Başkanlığını oluşturuyor. İl Başkanlığını oluştururken kurultay delegelerini oluşturuyor. Genel Başkanı seçen kurultay delegesini kim seçiyor? siz üyeler, yani kalitesiz dedikleri üyeler seçiyor. Nitelikli üye, niteliksiz üye! Ya siz ne diyorsunuz? Söyleyin babanızdan kaldıysa CHP, biz orada yer almayalım, çıkalım oradan. Biz Atatürk’ün hatırı için bu partideyiz. Birçoğumuz işimizi bırakıyoruz ama bir sebebi var biz halk partisiyiz, biz halkız. Hepimizin ortak hayali bizim dünya medeniyetler seviyesine çıkmak. Bu insan seçimiyle mi medeniyetler seviyesine çıkacağız? Bizim artık şarkı dinlemeye niyetimiz yok, şarkı söylemek istiyoruz. 2 dönem kriteri istiyoruz. Belediye başkanı da, milletvekili de 2 dönem görev yapacak. 2 dönem yapan partisine ister ilde, ister ilçede görev yaparak partisine hizmet edecek. Başka türlü gençler gelmez, hepiniz görüyorsunuz 6 dönem, 7 dönem profesyonel siyasetçiler ikinci üçüncü hayatlarına başladılar. Böyle bir güç verilir mi bunlara? Atatürk’ün partisinde bu güç verilir mi? Yanlış yaptı sayın Genel Başkanımız. Başkasını aldatıldı diye eleştirmek kolay. Sayın Genel başkanımız da aldatıldı, Abdullatif Şener’le aldatıldı. Memnun musunuz Abdullatif Şener’den. Hangi CHP’li oy vermez Genel Başkanına. Ama Abdullatif Şener oy vermedi. 40 tane milletvekilimiz gitti, değdi mi? Bizim çocuklarımıza döneceğiz, Partimize, sol değerlere, işçiye döneceğiz. Başka şansımız yok. Bu partinin iktidar olmasını istiyoruz. Hepimiz işimizi gücümüzü bırakıyoruz profesyonel siyasete isyan ediyoruz. Ön seçim savaşını vereceğiz. Çocuklarımız için, gençler için, kadınlar için bu mücadeleyi vereceğiz. Her gün kadın katlediliyor bu ülkede, bunu CHP düzeltecek, kurucu parti düzeltecek. Kuvayi Milliye’nin partisine pısırıklık yakışıyor mu? Yakışmaz. Belediye Başkanları partiyi ele geçirdi. Bu parti Belediye Başkanlarının partisi değil. Ve böyle devam ederse üzücü sonla karşılaşacağız. Yani Genel Başkan kalmakta ısrar ederse koltukta, hatta heyetten hiç kimsenin Genel Başkan olmaması lazım. Bu 10-13 yıllık dönemde görev alan hiçbir arkadaşın Genel Başkan olmasını istemiyoruz biz. Yenileşme olsun, yenilensin, 6-7 dönem görev yaptılar, yeter artık. Gençler gelsin, biz de olmayalım. Kızım bana dedi ki; ‘baba sana laf gelmesin diye son defa oy verdim, gençleşmezseniz ben TİP’e oy vereceğim’ dedi. Gençler böyle düşünüyor. İnşallah yenilenen gençleşen CHP gelecek, susmak bize yakışmaz” ifadelerini kullandı.
MURAT SAVAŞ