Hava Durumu
TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文
TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文

“Salgın toplumu ve sağlık emekçilerini esir aldı”

Edirne Tabip Odası, mevsimsel virüslerin kaynaklık ettiği salgının, toplumu ve sağlık emekçilerini esir aldığını ve önemli bir toplumsal sağlık sorunu haline geldiğini belirtti.

Haber Giriş Tarihi: 29.01.2024 13:24
Haber Güncellenme Tarihi: 29.01.2024 13:49
Kaynak: Haber Merkezi
“Salgın toplumu ve sağlık emekçilerini esir aldı”

Edirne Tabipler Odası, solunum yolu hastalıklarına bağlı olarak ciddi bir salgın ile karşı karşıya kalındığını ve bu dönemde maske takılması, koruma önlemleri alınması gerektiğini açıkladı.

Yapılan açıklamada yaklaşık bir aya yakın süredir hız kesmeden süren influenza, COVID-19, RSV başta olmak üzere Adenovirüs, Rotavirüs gibi mevsimsel virüslerin kaynaklık ettiği salgının, basit bir nezle olmadığı ve oldukça önemli bir toplumsal sağlık sorunu haline geldiği belirtildi. Açıklamada; toplu taşıma, kapalı kalabalık ortamlarda maske-mesafe-hijyen kuralının uygulanması gerektiği ifade edilerek, yaşlı ve risk grubu hastaların zatürre aşılarını aile hekimliklerinde ücretsiz yaptırabileceği, grip aşılarının da reçetendirilerek ücretsiz temininin sağlandığı hatırlatıldı.

“ÖLÜM SAYISI PANDEMİ ÖNCESİ DÖNEM ORTALAMASININ ÜZERİNE ÇIKTI”

Edirne Tabip Odası açıklamasında TTB çalışma ve açıklamalarına da yer verildi. TTB Pandemi Çalışma Grubu üyesi Güçlü Yaman’ın yayımladığı verilerde ölüm sayısının yeniden pandemi öncesi dönem ortalamasının üzerine çıktığını bildirildi. Yapılan açıklamada ülke genelinde yoğun bakım doluluk oranının yüzde 72’ye; İstanbul’da ise yüzde 82’lere çıktığı belirtilerek bu hastaların önemli bir bölümünün şu anda ya İnfluenza (Grip) ya da COVİD-19 ve bunun ardından gelişen komplikasyonlara bağlı olduğu bildirildi. Bu dönemde maske takılması, koruma önlemleri alınması ve en önemlisi özellikle riskli vatandaşların (65 yaş üzeri ve kronik hastalığı olan) aşılarını olmasıyla tablonun bu noktaya gelmeyeceği vurgusu yapıldı.

“MASKE MESAFE HİJYEN HAVALANDIRMA”

TTB Merkez Konseyi II. Başkanı Dr. Ali İhsan Ökten, Aile Sağlığı Merkezlerinin (ASM) yanı sıra ikinci (devlet hastaneleri) ve üçüncü basamak (üniversite hastaneleri) sağlık hizmetlerinde de salgın gerçeğiyle karşı karşıya olunduğuna dikkat çekti. Acil servislerin ve yoğun bakımların dolduğunu, randevuların aksadığını, bu durumun başka hastalıklar nedeniyle tedavi gereksinimi duyan insanları etkilediğini dile getiren Ökten, topluma maske – mesafe – hijyen - havalandırma önlemlerini uygulama çağrısı yaptı.

“NE TEST YAPILIYOR NE TANI KONUYOR”

TTB AHEK Başkanı Dr. Emrah Kırımlı, pandemi döneminde de bugünküne benzer dalgalar yaşandığını fakat alınan önlemlerle bu dalgaların geri çekilebildiğini, oysa bugün önlem alınmadığı için çok daha ciddi bir durum ile karşı karşıya kalındığını belirtti. Türkiye’nin dört bir yanındaki aile hekimleriyle konuştuklarını ve hemen hepsinin aynı tabloyu çizdiğini kaydeden Kırımlı, “Bakan nezle diyor ama biz nezlenin ne olduğunu biliyoruz. Hastalarımız nezle değil, COVID ve İnfluenza geçiriyor. Bazılarını kaybediyoruz. Buna karşın ne test yapılıyor ne tanı konuyor” şeklinde konuştu.

“DEPREMZEDELER DEPREMİN VE SALGININ YIKIMINI BİR ARADA YAŞIYOR”

Deprem bölgesindeki aile hekimleri adına Hatay Tabip Odası Başkanı Dr. Sevdar Yılmaz ve Adıyaman Tabip Odası Başkanı Dr. İsmail Tosun; gelen başvuruların yüzde 50’den fazlasının solunum yolu hastalıklarına bağlı olduğuna dikkat çekti. Konteynır ASM’lerde bekleme alanları olmadığından, hastaların yağmur ve kar altında beklemek zorunda kaldığından, konteynırların ve çadırların dar ve kapalı alanda kalabalık bir nüfusun barınmak zorunda kalması nedeniyle bulaş alanlarına dönüştüğünden bahseden Yılmaz ve Tosun, depremzedelerin depremin ve salgının yıkımını bir arada yaşadığını vurguladı.

“İŞYERLERİ VE OKULLAR CİDDİ BULAŞ ORTAMLARINA DÖNÜŞTÜ”

TTB Merkez Konseyi üyesi Dr. Aydın Şirin, Adıyaman’da hasta sayısının arttığını, polikliniklerin dolduğunu, özellikle işyerlerinin ve okulların ciddi bulaş ortamlarına dönüştüğünü ifade etti. Şirin, “Biz Eylül aylarında risk grubundaki hastalarımızı aşılamaya başlarken, aşı eksikliği nedeniyle bu dönem birçok hastamızı geri çevirmek zorunda kaldık. Kamu otoritesinin bilimsel yaklaşımdan uzak bir şekilde aşı karşıtlığını ve tereddüdünü beslemesi de kaosu büyüttü” diye konuştu.

NE YAPILMALI?

Açıklamada yapılması gerekenlere de dikkat çekilerek; “Yaşadığımız salgın basit bir nezle değildir. Toplum ve sağlık çalışanları salgınla ilgili sürekli bilgilendirilmeli, koruyucu önlemler hatırlatılmalı, eğitimler yapılmalıdır. Sağlık kurumlarında maske takılması zorunludur. Genelgeler halen geçerlidir ve maske şu an en çok ihtiyacımız olan koruyucu tedbirlerden biridir. Toplu taşıma, kapalı kalabalık ortamlarda maske-mesafe-hijyen kuralının uygulanması, bunun için yönetenlerin kararlı tutum içinde olmaları önemli ve gereklidir. Riskli grupları korumak için grip aşısı halen mevcuttur ama aşı karşıtları söylemleriyle kafası karıştırılan yurttaşlar doğru bilgilendirilmelidir. Yaşlı ve risk grubu hastaların zatürre aşılarını aile hekimliklerinde ücretsiz yaptırabileceği, grip aşılarının da reçetendirilerek ücretsiz temininin sağlandığı hatırlatılmalıdır. COVID-19 güncel varyantı için aşı temin edilmeli risk gruplarına uygulanmalıdır” sözlerine yer verildi.

HABER MERKEZİ

Kaynak: Haber Merkezi

En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.