Hava Durumu
TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文
TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文

Edirne’nin kurtuluş günlerinde ne yaşandı?

Prof. Dr. İbrahim Kelağa Ahmet, Edirne’nin 20-25 Kasım 1922 tarihleri arasında düşman işgalinden kurtuluşu sırasında yaşananları anlatırken; “Makedonya Kulesi’nin tepesine Karaağaç'tan bile rahatlıkla görülebilen dev bir Türk bayrağı asılır” dedi.

Haber Giriş Tarihi: 26.11.2023 18:00
Haber Güncellenme Tarihi: 26.11.2023 18:00
Kaynak: MERT ERİŞKİN
Edirne’nin kurtuluş günlerinde ne yaşandı?

Trakya Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Balkan Dilleri ve Edebiyatları Bölümü Çağdaş Yunan Dili ve Edebiyatı Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. İbrahim Kelağa Ahmet, Yunan askerlerinin Edirne’den ayrılırken yaşanan olayları anlattı.

Ahmet, Yunan jandarma gücünün Edirne’den ayrılmasıyla birlikte Makedonya Kulesi’ne Karaağaç'tan bile rahatlıkla görülebilen dev bir Türk bayrağının asıldığını söyledi. Edirne Belediyesi ile Edirne Yerel Tarih Grubu’nun, Edirne’nin düşman işgalinden kurtuluşunun 101’inci yılı kapsamında düzenlediği “Milli Mücadelede Edirne’nin Kurtuluşu” panelinde konuşan Ahmet, Edirne’den ilk olarak Yunan asker birliğinin, daha sonra ise Yunan jandarma gücünün ayrıldığını belirtti.

“TÜRK JANDARMASININ EDİRNE’YE GELİŞİ 22 KASIM OLARAK BELİRLENMİŞTİ”

Ahmet, Edirne'den son Yunan askeri birliğinin 31 Ekim tarihinde ayrıldığını belirterek; “Türkler gösteri yapmaya hazırlanır. Ancak Yunan Genel Valisi buna izin vermez. Rum ve Ermeni nüfus, günler öncesinden şehri boşaltmıştır. Rumların metropolitlik kilisesindeki son ayinleri, büyük bir üzüntü içinde 22 Ekim Pazar günü yapılmıştır. Kasım ortalarında Karaağaç’ta verilen bilgiye göre, Şark Demiryolları Şirketi’nde Türklerin kontrolüne geçen bölgelerdeki istasyon memurlarına fes takmaları ve göndere Türk bayrakları çekmeleri emredilir. Müttefikler arası komisyon, 16 Kasım`da Türk memurlarının ve jandarmasının Edirne’ye geliş tarihini 22 Kasım olarak belirlemiştir. Genel Vali, ordunun ve Rum ile Ermeni nüfusun tamamının Edirne'den ayrılmasının ardından Genel Valiliğin merkezi olarak Batı Trakya’daki Gümülcine şehrinin belirlenmesini talep etmiştir. Çünkü tahliyenin son gününe kadar Edirne'de kalmalarının itibarlarını zedeleyeceğini dile getirir. Ancak o günlerin keşmekeşi içinde bu talebe Atina’dan hiçbir cevap gelmez. Böylece Yunan idaresinin Edirne'deki kalışının son günleri yaklaşır” ifadelerini kullandı.

“DEVİR TESLİM İŞLEMLERİ 20 KASIM’DA BAŞLAR”

Yunan Vali vekili Kostas Geragas’ın anılarına dikkat çeken Ahmet; “Genel Vali vekili Kostas Geragas'ın anılarında biraz da duygusal bir şekilde ifade ettiğine göre; malzeme, mobilya vs. teslim protokolleri her resmi daire için ayrı ayrı hazırlanır. Bunların teyidi, görevli Fransız subayları tarafından yapılır. Yunan idaresi, resmi dairelerde bulunan kendi yönetimi döneminde edindiği mobilyaları itirazlar olsa da götürür ve Yunan memurların kullanamadığı resmi dairelerde Türklere ait masa ve sandalyeler bırakılır. İddiaya göre; Dâhiliye Dairesi, valilikteki büroları işgal sırasında bulduğu şekilde bırakır. Hatta 28 Temmuz 1920 günü Yunan işgal makamlarının hükümet konağına yerleştikleri gün odada bulunan Türk tarzı masa, üzerindeki yıpranmış yeşil örtüyle birlikte bırakılır. Ayrılarken valilik binasındaki duvara şu not yazılır; ‘Bu dairenin amiri, kendisi ve mesai arkadaşları Müslüman unsurunun refahı için çaba göstermiş olmasından dolayı vicdanı rahat bir şekilde buradan gitmektedir.’ Devir teslim işlemleri 20 Kasım Pazartesi günü dış daire ve birimlerden başlar. Valilik ve jandarma daireleri, 21 Kasım Salı günü saat 12.50'de müttefikler arası komisyona, Siyasi İşler Şube Müdürü Lambros Lambrianidis tarafından teslim edilir” dedi.

“MAKEDONYA KÜLESİ’NE KARAAĞAÇ’TAN GÖRÜLEBİLEN TÜRK BAYRAĞI ASILDI”

Ahmet, müttefikler arası komitenin Lambros Lambrianidis’e Meriç Köprüsü’ne kadar sessizce eşlik ettiğini söyleyerek; “Şube Müdürünün köprüde ağzından sadece, ‘Au revoir’ (Güle güle) sözleri dökülür. Yunan jandarma gücünün de ayrılmasıyla birlikte hemen Makedonya Kulesi’nin tepesine Karaağaç'tan bile rahatlıkla görülebilen dev bir Türk bayrağı asılır. Geragas, hatıralarının son paragrafında sınırın Yunan tarafına geçtikten sonrasını kastederek; ‘Orada hazır bulunanlar hepimiz, küçük çocuklar gibi ağlıyorduk. Özel bir trenle aynı gün Gümülcine’ye hareket ettik’ demektedir. Böylece Yunanistan'ın Anadolu macerasının son perdesi de bu sahne ile kapanmış oluyordu” dedi.

MERT ERİŞKİN

Kaynak: MERT ERİŞKİN

En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.