Trakya Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi’nin, Türkiye Cumhuriyeti’nin 100’üncü yılı kapsamında düzenlediği Sanat Festivali, son etkinliğini gerçekleştirdi.
Karaağaç Yerleşkesindeki Güzel Sanatlar Fakültesi Fuaye Alanı’nda düzenlenen Cumhuriyet Filmleri Afiş Sergisi’nde 1920 ile 1960 yılları arasında Cumhuriyet teması ile çekilen filmlerin afişleri gösterime çıktı. İletişim Tasarımı Bölümü Araştırma Görevlisi Serbay Çelebi’nin 3 aylık çalışmasının sonucu günümüze kazandırılan 40’ın üzerinde film afişinin yer aldığı sergide kadrosunda Çolpan İlhan’dan Sadri Alışık, Erol Taş gibi ünlü oyuncu ve yönetmenlerin bulunduğu filmler sanatseverlerle buluştu.
“EDİRNE’DE BİR İLKİ GERÇEKLEŞTİRDİ”
Yoğun ilgi gören sergiye; Güzel Sanatlar Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Melihat Tüzün, Kültür ve Turizm İl Müdürü Kemal Soytürk, akademisyenler, öğrenciler ve sanatseverler katıldı. Serginin açılış konuşmasını gerçekleştiren Dekan Tüzün; “Trakya Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi olarak düzenlediğimiz 100’üncü Yıl Sanat Festivali’mizin son etkinliği. Önceki hafta birçok etkinlikler yaptık. Akabinde de Araş. Gör. Serbay Çelebi, Cumhuriyet Filmleri Afiş Sergisi önerisiyle geldi. Bu koleksiyonunu bizimle paylaştığı için çok teşekkür ediyoruz. Böylece Edirne’de de bir ilki gerçekleştirdi. Güzel Sanatlar Fakültesi olarak farklı disiplinlerde öğrencilerimiz var ve farklı alanlarda etkinlikler yapıyorlar” ifadelerini kullandı. Tüzün, sergiye katılanlara teşekkür ederken; Çelebi’ye de teşekkür belgesini takdim etti.
“SİNEMA DÜNYASINA YENİDEN KAZANDIRMAK İSTEDİM”
Çelebi, Güzel Sanatlar Fakültesi’nin düzenlediği 100’üncü Yıl Festivali kapsamında üçüncü sergisini açtığını belirterek; “Sergideki eserler, 1920 ile 1960 yılları arasındaki filmlerin afişlerini içeriyor. Bu afişleri, eski kütüphanelerden, galerilerden, bazı özel koleksiyonlardan, düşük çözünürlüklü internet arvişlerinden bularak film afişi yapmak için 3 ay çalıştım. Bazılarını boyadım, bazılarını tekrar çizdim. Bazılarını ise filmden tekrar kolaj alarak yaptım. Eski, bozulmuş ve bayağı eprimiş durumdaydılar. Çünkü neredeyse 80 yıllık film afişleridir. Günümüzde kayıtları olmayan şeyler. O yüzden onları tekrar sinema dünyasına kazandırmak için böyle bir dijital çalışma yaparak, bazen yapay zekayı da kullanarak afişleri tekrar tasarladım” dedi.
“HEPSİNİ İZLEME ŞANSI BULDUM”
Sergide 40’ın üzerinde eser bulunduğunu söyleyen Çelebi; “Aynı zamanda yönetmen olduğum için bunları oluşturmadan önce böyle bir çalışma yapma fikri zaten aklımda oluşmuştu. Çoğunun arşivini topladığım için hepsini izleme şansı buldum. Bazılarının formu çok kötü durumda ve izlemesi çok zordu. Bazılarının ise sadece fragmanları var. Bu yüzden afişleri insanlara kazandırmaya çalıştım” sözlerine yer verdi.
“CUMHURİYET SEVDASIYLA YAPILMIŞ”
Çelebi, sergideki afişlerin bulunmasının çok zor olduğunu belirterek; “Sinema dünyamızdaki eski filmlerin yeni nesillere tanıtılması için böyle koleksiyonlara ihtiyaç olduğunu düşünüyorum. Bu filmler, Cumhuriyet yapıları ve Cumhuriyet dönemi ile ilgili filmler olduğu için dönemin teknolojisinin üzerinde çekilmiş. Çünkü her şey seferber edilmiş. Ankara Sinema Ofisler, bu filmler için yurt dışından ekstra ışık ve kamera desteği getirmeye çalışmış. Aslında çok zor dönemler. Aslında 1940’lara kadar kamera, Türkiye’ye geliyor ama Osmanlı’nın eski yapılarını çekmek amacıyla geliyor. Bizde de kişisel olarak kullanılmayan kamera dönemi var. O yüzden bu filmler o dönem için şu anda Elon Musk’ın yaptığı gibi bir şey. Çok fazla insanüstü çabalayarak, ekstra para vererek yapılmış. Sadece Cumhuriyet olgusu ve sevdasıyla yapıldığı için diğerlerinden farklıdır. Dönemin koşullarının çok üzerinde yapılmışlar. Bu dönem için eski olabilir ama o dönem için gerçekten iyi durumdalar. Bugüne kalmasını istememin sebebi de budur. Büyük prodüksiyonlu oyunculara çektirilmişler. Bu dönemdeki kamu spotu gibi düşünürsek; oyuncuların ve yönetmenlerin para kazanmadan, sadece milli duygularla yapılmış filmler. Bu da ulusal sinemalarda çok fazla karşılaşmadığımız durumlardan biri” dedi.
“ÇOK NADİR ESERLER VAR”
Filmlerin propaganda olarak kullanılmadığını söyleyen Çelebi; “Çünkü büyük yönetmenler ve oyunlar da müdahale etmişler. Onlar buna karşı çıkmışlar ve daha demokrat bir taraftan yaklaşmışlar. O yüzden reklam filmi olmamışlar. Çolpan İlhan, Sadri Alışık gibi daha zeki, akil insan olan isimler buna önayak olmuşlar ve para da kabul etmemişler. Aralarında ‘Bu Vatanın Çocukları’, ‘Ateşten Gömlek’ gibi çok nadir olan eserler var. ‘Ateşten Gömlek’ filminin afişi, Kültür ve Turizm Bakanlığı’nda bile son bir gazete kupürü olarak kalmıştı. Aralarında ‘Lüküs Hayat’ gibi ressam tasarımıyla yapılmış afişler de var. O dönemde sinemaların önüne giderek afişleri boyama usulüyle çalışıyorlarmış. Boyaları bozuldukça tekrar boyadıkları için bazıları daha biçimci, bazıları ise daha salaş formda üretilmiş. Ama resme yönelik çok büyük bir rağbet varmış. Örneğin; Erol Taş’ın oynadığı ‘Fedakâr Onbaşı’ filmi. Bütün filmi 3-5 karede anlatma sanatı o dönemde çok işe yarıyormuş” ifadelerine yer verdi. Cumhuriyet Filmleri Afiş Sergisi, 17 Kasım Cuma gününe kadar sanatseverlerin ziyaretine açık kalacak.
UĞUR AKAGÜNDÜZ