Balkan Ülkeleri Dostluk Grubu Gençlik ve Spor Kulübü Derneği (BÜDDER) Başkanı Önder Akdağ, 1 Eylül 2024 tarihinde gerçekleşecek olan 9’uncu Uluslararası Edirne Maratonu ile ilgili açıklama yaptı.
Akdağ, Uluslararası Edirne Maratonu’nun 2013 yılından beri düzenlendiğine dikkat çekerken; organizasyonun karşı karşıya kaldığı sorunları açıkladı. Akdağ, bu yıl düzenlenecek Uluslararası Edirne Maratonunda sporcu sayısını düşürmek zorunda kaldıklarını ifade etti.
“SPORCU SAYISINI DÜŞÜREREK BÜTÇEMİZİ KURGULAMAYA ÇALIŞIYORUZ”
Akdağ, Edirne Maratonu’nun 2013 yılında başladığını belirterek; “Her yıl da kendi imkânlarımızla, bir amatör spor kulübü olarak bu organizasyonu büyüterek ilerlemeye çalışıyoruz. Ama son 4 yıldır biz büyütmekten çok, biraz daha sabit bir sayı ile ilerlemek zorunda kalıyoruz. Bu tür organizasyonlarda sporcu sayıları arttıkça maliyetleri artıyor. Cumhuriyetin 100’üncü yılında düzenlediğimiz Edirne Maratonu’nun kayıtlarını 923 sporcuyla kapatmıştık. İlgili kurum, kuruluş, sporcu ve destekçilerden bulabildiğimizin dışında, 870 bin TL bütçesi olan bir organizasyonu 470 bin TL’lik kısmını kulüp olarak cebimizden ödemek zorunda kaldık. Başka illerde bu organizasyonlar başlarken her sene bir adım daha ileri gitmek için kurgulanır. Biz maalesef bu organizasyonu büyütmekten çok, sporcu sayısını düşürerek bütçemizi kurgulamaya çalışıyoruz” ifadelerine yer verdi.
“SPORCULARDAN ÖZÜR DİLİYORUZ”
Uluslararası Edirne Maratonunda bu yıl 76 bin TL para ödülü vereceklerini söyleyen Akdağ; “Sporculardan da bunun adına özür diliyoruz. İmkanlarımız bu kadar. Buna rağmen spor camiası Edirne Maratonu’nu her zaman desteklemişlerdir. Çünkü birçok imkansızlığa rağmen Trakya bölgesinin tek etkinliği olduğunu bilirler. Trakya’da imece kültürü çok yaygınlaşmadığı, kurumlar da yeterince destek olmadığı için bu tür organizasyonlar yapılmıyor. Edirne burada bayrak görevi görüyor. Başka illerde maratonlar çok ciddi para ödülleri veriyorlar. Meslek odaları, ticaret odaları ciddi para ödülü katkıları sunuyorlar. Sporcular o şehre gelsin, sayıyı büyütmek adına ulaşım giderlerini, konaklamalarını karşılıyorlar. Biz, bütün bu referansların ışığında bu yıl Edirne Maratonu’nun kontenjanını 650 kişiyle sınırlamak zorunda kaldık” dedi.
“TOPLANTILARDA HENÜZ SONUÇ ALAMADIK”
Akdağ, Edirne Valisi Yunus Sezer ile Uluslararası Edirne Maratonu ile ilgili gerçekleştirdiği görüşmeleri açıklarken; “Sürecin başından beri Sayın Valimiz ile görüşmelerimizi sağlıyoruz. Balkan Şehirleri İşbirliği Platformu diye bir platformumuz var. Sayın Valimiz, maratonun bütün malzeme, materyal ihtiyacını bu platform kapsamında karşılaşacağını ifade etti. O sürecin dışında da vali yardımcılarımız, gençlik ve spor il müdürümüz ve ilgili kurumların koordinasyonunda yaklaşık 10 tane toplantı gerçekleştirdik. Geldiğimiz nokta itibariyle bu toplantılardan henüz bir sonuç almış değiliz. Biz ne malzeme, materyal ürettirdiğimiz insanları mağdur edelim, ne başka borç yükünün altında kalalım, ne de sporcular mağdur olsun isteriz. Söz verip kit vermemezlik edemeyiz. İş yaptırdığımız firmaların parasını ödemek zorundayız. Ben bunlara imza atıyorsam bunları ödemek zorundayız” sözlerine yer verdi.
“GÖNLÜMÜZDEN GEÇEN HERKESİN KATKIDA BULUNMASI”
Sürecin devam ettiğini belirten Akdağ; “Önümüzdeki süreçte Balkan Şehirleri İşbirliği Platformu ile ilgili konu netleşmiş olacak. Bunun da detaylarını spor camiasıyla paylaşacağız. Ama gönlümüzden geçen; kurum, kuruluş, esnaf, herkesin bu tür işlere katkıda bulunmasıdır. Çünkü bu spor turizmidir. Sporun birleştirici gücünü Olimpiyatlarda, başka ülkelerde yapılan büyük organizasyonlarda görüyoruz. Bu tür organizasyonlar bir şehirde ya da ülkede başarıyla gerçekleştiriliyorsa oranın da gelişmişliğinin göstergesidir. Biz, Edirne’nin adını spor tarihine gelişmiş bir şehir olarak yazdırmak için 2013’ten beri mücadele veriyoruz. Hayatta iyi şeyler yapmanın bir bedeli var. Bu bedeli de fazlasıyla yönetim kurulumuzla ödüyoruz. Bundan da geri kalmayacağız. İyi şeyler yapmak zordur. Bir şey yapmamak en kolay yoldur. Biz zoru seçiyoruz” diye konuştu.
UĞUR AKAGÜNDÜZ
Kaynak: UĞUR AKAGÜNDÜZ