Hava Durumu

Yazar Yaltırık’tan Edirne’ye Korku Turizmi Önerisi

Türkiye’nin en önemli korku edebiyatı yazarı Mehmet Berk Yaltırık, TAKSAV Edirne İl Temsilciliği tarafından düzenlenen söyleşide, Edirne için korku turizmi önerisi yaptı. Yaltırık, Bocuk Gecesi’ne olan ilginin yanı sıra Dracula olarak da bilinen Kazıklı Voyvoda’nın bir dönem Edirne Sarayı’nda yaşadığına dikkat çekerek; “Biz niye bu pastadan pay almayalım?” dedi.

Haber Giriş Tarihi: 13.02.2025 12:21
Haber Güncellenme Tarihi: 13.02.2025 12:23
Kaynak: UĞUR AKAGÜNDÜZ
Yazar Yaltırık’tan Edirne’ye Korku Turizmi Önerisi

Türkiye’nin en önemli korku edebiyatı yazarı Mehmet Berk Yaltırık, Toplumsal Araştırmalar Kültür ve Sanat İçin Vakıf (TAKSAV) Edirne İl Temsilciliği tarafından düzenlenen söyleşide vatandaşlarla bir araya geldi.

“Edirne Şehir Efsaneleri ve Halk İnanışları” konulu söyleşide Yaltırık, kentteki çeşitli korku anlatımlarından örnekler verirken; Edirne için korku turizmi alanında öneriler yaptı. Yaltırık, özellikle korku edebiyatında “Dracula” olarak bilinen eski Eflak Prensi Vlad Tepeş’in (Kazıklı Voyvoda) bir dönem Edirne Sarayı’nda yaşadığını ve Bocuk Gecesi’ne olan ilgiyi hatırlattı.

“İNSANLAR BUNLARA KIYMET VERMEYE BAŞLADI”

Yaltırık, sosyal tarihin öneminin Türkiye’de 1980’lerden itibaren anlaşıldığını belirterek; “Bu alanda biraz geri kalma durumu var. Alt kültürlerin de tarihi çalışılmalı. Romanlarıma, öykülerime araştırma yaparken bunları buldum. Benim en çok özendiğim konulardan biri; bir filmde, karakter doğaüstü bir varlıkla karşılaşır, kütüphaneye gider ve o yaratık hakkında her bilgiyi edinebilir. Ben bunu hiçbir zaman yaşayamadım. Çünkü bu konuyla ilgili yazılmış toplu bir eser bulamadım. Biz ilgilendiğimiz zaman, ‘Niye bunlarla ilgileniyorsun?’ deniyordu. 2000’li yılların başında, ‘Niye bunları yazıyorsun? Yazacak başka bir şey bulamadın mı?’ diyorlardı. Bugün etkinliklere davet edilmem garip geliyor ama insanlar bunlara kıymet vermeye başladılar. Çünkü insanların gözü önüne başka perspektifler açıldı. Artık dijital platformlar söz konusu. İnsanlar farklı diziler, filmler izliyorlar. Da Vinci’nin Şeytanları’nı izliyorlar ve ‘Evliya Çelebi neden dizi olmasın?’ diyorlar. Bu tür sorular meydana geldiği zaman da insanlar, benim gibi fantastik korku türünde kendi kültüründen, tarihinden ögeleri kullanan yazarları keşfetmeye başlıyorlar. Dolayısıyla benim çalışmalarımın bir kısmı kurgu yazmak, bir kısmı da o kurgunun tarihi, folklorik, kültürel temellerini açıklamak” ifadelerini kullandı.

“EDİRNE’NİN AYRI BİR YERİ VAR”

Şehir efsanelerine dikkat çeken Yaltırık; “Şehir efsanelerinin sözlü anlatılarının çok nazik bir durumu var. Anlatıldıkları ortamda ya da coğrafyada biri kayda geçirmiyorsa kaybolup gidiyorlar. Çünkü sözlü anlatım. Biz eskisi kadar eski kuşaklarla bir arada vakit geçirmiyoruz. İnsanlar arasındaki sözlü iletişim eskisi kadar, hikâye, mani, bilmece aktarma yok. İnsanlar, eski sözlü anekdotları duyup, bir meddah gibi başkalarına da kendileri detaylar katarak anlatırlardı. Çünkü bu hikayecilerin, 10-20 bin senedir yapılan ateş başı hikayelerinden beri yapılan şeydir. Bunların kaydını tutmak lazım. Ben biraz bunlara kulak kabarttığım için bunlarla ilgili çalışmalar yaptım ve çalışma başlıklarımdan biri de Edirne ile ilgilidir. 25 yıldır yaşadığım bir şehir olduğu için, burasının tarihi ve kültürüyle haşır neşir olduğum için, özellikle Balkan kültürüyle bağdaştırarak benzerlikleri yazdığım için Edirne’nin ayrı bir yeri var” dedi.

BOCUK GECESİ VE DRACULA’YI ÖRNEK GÖSTERDİ

Yaltırık, Edirne için korku turizmi önerisi yaparken; “Ben 1-2 yıl önce bir makale yazdım ve Edirne Tanıtım ve Turizm Derneği Dergisi’nde yayımlandı. Makalenin başlığı; ‘Korku Turizmi ve Korku Turizminin Edirne’de Uygulanabilirliği’ idi. İlk yazdığımda insanlar, ‘Korku turizmi diye bir tür mü varmış? Ne alaka?’ dediler. Şimdi medyada görüyorsunuz; Bocuk Gecesi’nin haberleri çıkıyor. İnsanlar merak ediyor. Başka yerlerde yaşayan insanlar, bana nasıl bir etkinliği olduğunu soruyorlar. Kapadokya’da Orta Çağ temalı taverna açılmış, etkinlikler yapıyorlar. Bir benzeri Ankara’da da yapıldı. İnsanlar bu tür farklı deneyimler yaşamak istiyorlar. ‘Ben korkmak istiyorum’ diyerek buna para vermeyi talep eden insanlar var. Kuşaklar değiştikçe ilgi alanları da değişiyor. Edirne şehir efsaneleriyle ilgilenilmiyorken ben anekdotlar topladım, derledim, bunu o makalede de yayımladım. İnsanlara ilginç hikayelerin geçtiği mekanları sunarsanız, insanlar bunu talep ederler. Örneğin; Edirne Yerel Tarih Grubu’nun sosyal medya hesabında, yerel tarih araştırmacısı Cengiz Bulut ile bir paylaşım altında, eski sarayın yaşam alanı olan Taş Odalar Otel ile ilgili sohbet ettik. Otelin duvarına yazı asılmasını, ‘Kazıklı Voyvoda Dracula buradan geçmişti’ diye ve hatırlanmasını, Edirne’nin de Dracula turizminden faydalanabilmesini konuşmuştuk. Böyle bir turizm çeşidi de var. Korku turizminin alt başlığı olarak Dracula turizmi var. İnsanlar Romanya’ya gidiyorlar, yetmiyor yazarının doğduğu yeri görmek için İrlanda’ya gidiyorlar. Romanın geçtiği yerleri gezenler var. Böyle bir turizm alt türü oluşmuş. İnsanlar buralara giderek tematik, eğlenceli eşyaları almayı, o deneyimi yaşamayı seviyorlar. Dracula’ya vampir denilmesinden çok hoşlanmıyorlar ama bir yandan da vampir turizminden çok ciddi para kazanıyorlar. Bizim elimizde de böyle bir malzeme varken niye faydalanmayalım? Kazıklı Voyvoda’dan Romanya faydalanıyor. İrlandalı Bram Stoker, İngilizce yazdığı romanla bir pay koparmış. Amerikalılar bunu sinemaya aktarmışlar. Bu adam Edirne sarayında kaç yıl kalmış, sonra da Eflak’a gönderilmiş. Bizim vilayete gönderdiğimiz, Osmanlı bürokrasisini görmüş isimlerden birisi. Biz niye bu pastadan pay almayalım? Benim makaleyi yazma sebebim de buydu. Dolayısıyla Edirne’de bu örnekler artırılabilir mi? Çünkü Edirne’de araştırdığımız zaman çok garip anekdotlara ve ilginç bağlantılara denk gelebiliyoruz. Anlatıların çok ilginç bir tarafı var. Bunlar kayıtlanıyorsa, anlatıldığı dönemin aynası olabiliyorlar” sözlerine yer verdi. Yaltırık, söyleşide ayrıca Edirne’deki şehir efsanelerinden örnekler sundu.

UĞUR AKAGÜNDÜZ

Kaynak: UĞUR AKAGÜNDÜZ

logo
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.