Edirne’nin Yeniimaret Mahallesi halkı, son dönemde Trakya Üniversitesi’nin aldığı kararlar dolayısıyla bir hayli dertli. Mahalleli, imece şeklinde başlattıkları II. Beyazıt Külliyesi Camii bahçesinde hayır lokması dağıtımının ve Kur’an kursunun kaldırılması sonrası, önceki yıllarda verilen iftar yemeklerinin bu yıl verilmemesinin üzüntüsünü de yaşıyorlar.
Yapılanları, ismini külliyedeki imarethaneden alan mahallelerinin hak etmediğini söyleyen Yeniimaret Mahalle Muhtarı Neslihan Dönmez Dürüktaş; “Burası Yeniimaret Mahallesi. Mahallemiz, ismini buradaki imarethaneden alıyor. Osmanlı döneminde burası gelen geçen yolcuların, dezavantajlı vatandaşların, fakirlerin doyurulduğu yermiş. Geçen yıl biz burada Kızılay organizasyonunda iftar yaptık. Çok güzel, huşu içerisinde, güzel bir atmosferde insanlar iftarlarını yaptı. Bu yıl maalesef olmadı. Mahalle sakinlerimiz bu yıl burada iftar yapılmamasına çok üzüldüler. Son güne kadar ısrarla bana bunu sordular. Ben rektörümüzden randevu almak için ısrarla uğraştım ama maalesef randevu alamadım. Daha önce mahalledeki kadınlarla birlikte burada lokma döküyorduk. Her gün ve Cuma namazı çıkışı caminin bir köşesinde mahalleli kadınlarla lokma dökmemiz çok beğenildi. Dönemin müdürü bunu her gün yapmamızı, külliyenin içerisinde yapmamızı teklif etti. Bu iş için bir ablamız gönüllü oldu. Her gün külliyede lokma dökülmeye başlanmıştı. Hatta o dönem YÖK Başkanı Prof. Dr. Erol Özvar Hoca da bunu gördü ve çok beğendi. Buranın dokusuna çok uygun olduğunu söyleyerek lokma döken ablamızın da kesinlikle bu işe devam etmesini, hijyene çok dikkat ettiğini gözlemlediğini söyledi. Hemen akabinde lokma işi buradan kaldırıldı, o ablamız işten çıkartıldı. Benim mahallem dezavantajlı bir mahalle. Özellikle küçük çocuklarımız okuldan çıkınca gelip burada lokma yiyorlardı. Bu lokma buradan kaldırıldığı için mahalle halkı çok üzgün, çok kızgın. Lokmanın tekrar buraya getirilmesini istiyoruz” dedi.
Lokma hayrı için, hayırsever vatandaşların bıraktığı un ve yağların Trakya Üniversitesi Sosyal Tesislerine götürüldüğü duyumunu aldığını belirten Dürüktaş; “İnsanların ölmüşlerine hayır yaptırmak için getirdiği yağların ve unların buradan alınıp üniversitenin sosyal tesislerine götürüldüğünü öğrendik. Şu an burada hem lokma dökülmüyor, hem iftar yemeği verilmiyor. Bunun yanında buradaki cami hocamızın okuma yazma bilmeyen mahalle sakini ablalarımızın Kur’an okuyabilmesi için açtığı kursu da kapattılar. Bu konulardan dolayı çok üzgünüz. Rektörümüze ulaşamadığımız, kendisine bu sorunlarımızı anlatamadığımız için basın açıklamasıyla ulaşmayı denedik. Bunların kaldırılmasına gerekçe olarak Müze Müdürü bana lokma dökülen yerin tam karşısında senato odası olduğunu, oraya YÖK başkanı, Rektörler, Dekanlar geldiğini, onlara karşı hiç hoş bir görüntü olmadığını söyledi. Burada yapılan hayır lokmaları, iftar sofraları, Kur’an kursları buranın dokusuna, tarihine, amacına çok uygun şeyler. Uygun olmayan bunların kaldırılması olduğunu düşünüyorum” diye konuştu.
Müze müdürüne buranın bir imarethane olduğunu, yapılanların buranın dokusuna hayli uygun olduğunu söylediğinde kendisine, ‘burada akıl hastaları da tedavi ediliyormuş, yine burada akıl hastası mı tedavi edelim?’ dediğini iddia eden Muhtar Dürüktaş; “Mahallemizin talebidir, iftarımızı, hayır lokmamızı, Kur’an kursumuzu geri istiyoruz. Burada Aşçı Yahya Baba’nın türbesi var. Aşçı Yahya Baba fakiri, garip gurebayı doyurmuş. Biz de onun geleneğine sahip çıkarak, İmaretimizde amacına uygun olarak bunları istiyoruz” ifadelerini kullandı.
ŞENER ŞENTÜRK
Kaynak: ŞENER ŞENTÜRK