Hava Durumu

EGD ve AGD: “Mumcu’yu Anıyoruz”

Ankara'daki evinin önünde 24 Ocak 1993'te aracına konulan bombanın patlaması sonucu yaşamını yitiren gazeteci/yazar Uğur Mumcu’nun katledilişinin 32’nci yılı dolayısıyla Edirne Gazeteciler Derneği (EGD) ve Güney Doğu Avrupa Gazeteciler Derneği (AGD) tarafından yapılan ortak açıklamada, Mumcu’nun yazdıkları ve meslek ilkeleriyle hiçbir zaman unutulmayacağı ifade edildi.

Haber Giriş Tarihi: 23.01.2025 13:34
Haber Güncellenme Tarihi: 23.01.2025 13:35
Kaynak: Haber Merkezi
EGD ve AGD: “Mumcu’yu Anıyoruz”

Ortak açıklamada, Mumcu’nun ölüm yıldönümünde Türkiye'nin pek çok yerinde anma ve etkinlik düzenlendiği hatırlatılarak, “Edirne’de de Mumcu anılıyor. Edirne’de görev yapan bizler de Uğur Mumcu’yu örnek alarak, doğru, tarafsız ve kalemini satmadan, vatanını ve insanlarını çok severek, insanları kalemlerimizle, düşüncelerimizle aydınlatmaya çalışacağız. Mumcu bunun bedelini canıyla ödedi. Bizler hayatta oldukça, gelecek kuşaklar da Mumcu’nun değerini bildikçe o yaşamaya devam edecektir. Unutmadık, unutmayacağız” denildi.

Katledilişinin ardından 32 yıl geçmesine rağmen, kanlı suikastın arkasındaki karanlık güçlerin gerçek boyutlarıyla ortaya çıkarılmamış olması da eleştirilen açıklamada şöyle denildi:

“Hayatı boyunca halkın doğru bilgiye ulaşması için gazetecilikten taviz vermeyen meslektaşımız, örnek aldığımız meslek büyüğümüz Uğur Mumcu’yu, katledilişinin üzerinden 32. yıl geçmesine rağmen hep aklımızda, yüreğimizde yaşıyor. Hainler onu yok etmeye çalıştılar ama o, düşünceleriyle yaşıyor. Onu her yıl saygı, sevgiyle anıyoruz. Anmaya da devam edeceğiz. Uğur Mumcu'nun açtığı yoldan yürüyüşümüz kararlılıkla sürecektir.

Uğur Mumcu kötülük yapmadı, kalemini satmadı, vatanını ve bu memleketin insanlarını çok sevdi. Mumcu’nun değerini bildikçe o yaşamaya devam edecektir. Anısı önünde saygıyla eğiliyoruz.

Bu olayın faillerinin ortaya çıkarılamaması oldukça üzücü ve sıkıntı vericidir. Devletimiz bu hainleri ve asıl olayı planlayan odakları gün yüzüne çıkarmasını bu kadar zaman geçmesine rağmen halen bekliyoruz, talep ediyoruz.

Mumcu’yu saygı ve rahmetle anarken, bu vesileyle fedakarca habercilik yapan meslektaşlarımızın susmayacağını, baskılarla yıldırtılamayacağını kamuoyunun bilgisine sunuyoruz.’’

SUİKAST

Uğur Mumcu, 24 Ocak 1993'te Ankara'da Karlı Sokak'taki evinin önünde, arabasına konan C-4 tipi plastik bombanın patlaması sonucu suikasta kurban giderek öldü. Suikastın hemen ardından olay yerinde inceleme yapan uzmanların hiçbir delil bulamadığı, patlamayla etrafa dağılan ve cımbızla toplanması gereken delillerin ise süpürgeyle süpürüldüğü iddia edilmiştir.

Suikastı; İslami Hareket Cephesi, İBDA-C, Hizbullah gibi örgütler üstlendi. Suikastın arkasında MOSSAD'ın ve kontrgerillanın olduğu da iddia edildi. Ergenekon Davası sanıklarından Ümit Oğuztan, iddianamede yer alan ifadesinde, Mumcu'nun, seri numarası silinmiş ve Kürdistan Demokratik Partisi lideri Celal Talabani'ye götürülen silahlarla ilgili araştırması nedeniyle öldürüldüğünü iddia etti. Bununla beraber ağabeyi Ceyhan Mumcu, kendi yaptığı araştırmada ölümüne yakın bir süre içerisinde MOSSAD ve Barzani ilişkisi ortaya çıkınca İsrail Büyükelçisinin ısrarla kardeşi Mumcu'yla bire bir olarak görüşmek istediğini ancak Uğur Mumcu'nun tek görüşmeyi kabul etmemesine rağmen görüşmenin yapıldığını belirtti. Ayrıca suikast öncesinde Uğur Mumcu, “Kürt Dosyası” başlıklı kitabını yazmaktaydı. Bu kitabında PKK'nın ortaya çıkışını, Kürt ayaklanmalarını, Öcalan'ın aldığı dış desteği ve Barzani – İsrail - Öcalan ilişkisini incelemekteydi. Kitabını bitiremeden ölmüştür.

Suikasttan sonra Mumcu'nun ailesini ziyaretleri sırasında dönemin Başbakanı Süleyman Demirel, Başbakan Yardımcısı Erdal İnönü ve İçişleri Bakanı İsmet Sezgin, "Cinayeti çözmenin devletin namus borcu olduğunu" belirterek, adeta namus sözü verdiler.

HABER MERKEZİ

Kaynak: Haber Merkezi

logo
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.