Türkiye İstatistik Kurumu’nun (TÜİK) açıkladığı verilere göre, 2024 yılında tarım sektörü yüzde 3,9 büyüdü. Bu rakamın önemli olduğunu belirten Ün, "Ancak asıl mesele, bu büyümenin sürdürülebilir olup olmadığıdır. 2023 yılında sektör yalnızca yüzde 0,2 büyüyerek neredeyse yerinde saymıştı. Dolayısıyla, 2024’te doğal bir toparlanma bekleniyordu. AKP iktidarında tarım sektörü yıllık ortalama yüzde 2,46 büyürken ülke ekonomisi yüzde 5,31 oranında büyüdü. Tarım ve Orman Bakanı Sayın Yumaklı, sektörün Türkiye ortalamasının üzerinde büyüdüğünü iddia ederken aslında kendisinden önceki bakanları başarısız bulduğunu itiraf ediyor. Dahası, kendisini atayan AKP Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan’ı da başarısız olarak değerlendiriyor. Gerçek şu ki, ortada büyük bir başarısızlık var. Eğer işler yolunda olsaydı, Avrupa’nın en pahalı gıdasını tüketen ülke konumuna gelmezdik" dedi.
Tarımsal üretimin ekonomik içindeki payına da dikkat çeken Ün, "AKP iktidara gelmeden önce, 2002 yılında tarım sektörünün milli gelir içindeki payı yüzde 10,2 idi. Bugün ise yüzde 5,6’ya geriledi. Yani çiftçinin ekonomideki yeri neredeyse yarı yarıya azaldı. Bu şu anlama geliyor: AKP döneminde çiftçinin geliri reel olarak yarıya düştü. Çiftçi daha az kazanıyor ve giderek fakirleşiyor. Kişi başına milli gelire baktığımızda, çiftçilerin geliri 5 bin dolar civarında iken ülke ortalaması 15 bin 463 dolar seviyesinde. Çiftçimizin geliri, ülke ortalamasının yalnızca üçte biri kadar. Bu tabloya rağmen, çiftçiye verilmesi gereken destekler de sağlanmıyor. Kanunen 615 milyar lira olması gereken destekleme ödemeleri, 135 milyar lirada kaldı. Yani çiftçinin hakkı olan 480 milyar lira gasp edildi. Eğer bu destek verilmiş olsaydı, çiftçimiz en azından ülke ortalaması seviyesinde bir gelire sahip olabilirdi. Ancak AKP’nin böyle bir önceliği yok. Gıda enflasyonundaki başarısızlıklarını çiftçiye yükleyerek sorunu çözmeye çalışıyorlar. Oysa bu politikalar, ülkenin ekonomik çöküşünü hızlandırıyor" diye konuştu.
Tarımsal hasılanın Türk lirası cinsinden yüzde 48 artmasına rağmen çiftçilerin borç yükünün de aynı oranda arttığını vurgulayan Ün, "Bu büyümenin ardında yatan asıl neden, çiftçinin borçlanarak üretim yapmaya mecbur bırakılmasıdır. Son bir yılda çiftçimizin borcu yüzde 48 oranında arttı. Yani tarımsal hasılanın artışı, gerçekte bir refah artışını değil, daha fazla borçla ayakta kalma çabasını gösteriyor. Çiftçi ürettiğinden para kazanamıyor, kazandığını da kredi faizine yatırıyor. Bugün çiftçi, adeta faiz ödemek için çalışıyor. Tarım sektörünün bu kısır döngüden çıkması için köklü bir politika değişikliği şart. Ancak mevcut iktidarın politikaları devam ettiği sürece ne çiftçi kazanır ne de ülke kazanır. Krizden çıkışın tek yolu, bir an önce sandığa giderek bu yanlış yönetimi değiştirmektir" ifadelerini kullandı.
HABER MERKEZİ
Kaynak: Haber Merkezi