Edirne’nin Killerini Sanata Dönüştürdüler

Edirne’de 15-22 Nisan tarihleri arasında 49’uncusu kutlanan Turizm Haftası kapsamında Trakya Üniversitesi (TÜ) Güzel Sanatlar Fakültesi’nde “Edirne’nin Killeri” konulu atölye çalışması gerçekleştirildi.

Prof. Dr. Kerem İşcanoğlu tarafından düzenlenen atölyeye öğrencilerin yanı sıra vatandaşlar da katılırken; Edirne’nin 5 farklı bölgesinden toplanan killer ile heykel, magnet ve çeşitli objeler ürettiler. İşcanoğlu’nun özellikle Fatih Sultan Mehmet’in portresinin bulunduğu kil magnet üretimi dikkat çekti.

“EN İYİ KİL ESKİKADIN KÖYÜNDEN ÇIKIYOR”

İşcanoğlu, atölyede kullandıkları killeri Büyükismailçe, Eskikadın, Bosnaköy, Tayakadın gibi köylerin yanı sıra Karaağaç Mahallesi’nden topladığını belirtirken; “En iyi kil Eskikadın köyünde çıkıyor. Bu killerden magnet, tuğla, kap kacak, çeşitli heykeller ürettik. Edirne’de aslında 15’inci yüzyıldan günümüze seramik üretimi unutuldu. Edirne gelecekte yeniden İznik gibi seramikleriyle meşhur bir şehir olabilir” ifadelerini kullandı.

“TURİZMİN CANLANMASI İÇİN BİRÇOK SEBEP OLUŞTURULABİLİR”

Turizmin canlanması için birçok sebep oluşturulabileceğini söyleyen İşcanoğlu; Edirne’de kil üzerine çalışmaya karar verdiğini belirtti. Kilin ciddi bir endüstriyel değeri olduğunu ifade eden İşcanoğlu, gelir anlamında farklı tasarımlarla büyük kaynak yaratabileceğini anlattı. İşcanoğlu, kilin Edirne’de kullanılması gereken bir değer olduğunu belirtirken; doğal killerin sanatsal amaçlı ve yüksek katma değerli ürünler için kullanılabileceğini söyledi.

“EDİRNE’NİN KAYBOLMUŞ GÜZELLİĞİDİR”

Edirne’nin en önemli tarihi yapılarından biri olan Makedonya Kulesi’nin kazılarında da seramik fırınlarının bulunduğuna dikkat çeken İşcanoğlu; “Edirne aslında ciddi bir seramik üretim merkezi. Bu da aslında Edirne’nin kaybolmuş bir güzelliğidir. Edirne’nin seramiklerini, çömleklerini ön plana çıkarmak, akılcı bir çalışma olabilir. Kil çok değerli bir madde. İşlendiği zaman değeri arttığı gibi satıldığı zaman daha da artıyor” dedi. İşcanoğlu, kilin çok uzun yıllar sonucunda oluştuğunu ve sınırsız olmadığını ifade ederken; düzensiz kullanılmaması gerektiğini de sözlerine ekledi.

UĞUR AKAGÜNDÜZ