Edirne KESK’ten Yemekhanelerin Kapatılmasına Tepki

Kamu Emekçileri Sendikaları Konfederasyonu (KESK) Edirne Şubeler Platformu Sözcüsü Ahmet Acet, Edirne’de Ramazan ayı nedeniyle yemekhaneleri kapatılan kamu kurumlarıyla ilgili açıklama yaptı.

Acet, sağlık sorunları bulunan, kronik hastalığı olan çalışanlar başta olmak üzere Ramazan ayında tercihini yemek yeme yönünde kullanan çalışanların kurumlar tarafından görmezden gelindiğini söylerken; yasal düzenlemelerle garanti edilen yiyecek yardımı hakkının gasp edildiğini belirtti. Acet, yemekhanelerin hiçbir zaman kapatılmaması gerektiğini vurguladı.

“TÜM KAMU ÇALIŞANLARINI MAĞDUR ETMEKTEDİR”

Ramazan ayının gelmesiyle birlikte kamu çalışanlarının hizmet ürettiği işyerlerinin yemekhanelerinde her yıl olduğu gibi bu yıl da yemek hizmeti verilmediğini söyleyen Acet; “Başta Edirne Valiliği olmak üzere, Edirne Adliyesi, Edirne İl Milli Eğitim Müdürlüğü, Edirne Defterdarlığı, Edirne SGK İl Müdürlüğü, Edirne Gençlik Spor İl Müdürlüğü gibi yüzlerce çalışanın bulunduğu kurumlar bu yıl da çalışanlarına herhangi bir bilgi dahi verme gereği duymadan ve sebep göstermeksizin yemekhanelerinin kapılarına kilit vurdular. Sağlık sorunları bulunan, kronik hastalığı olan çalışanlar başta olmak üzere Ramazan ayında tercihini yemek yeme yönünde kullanan çalışanlarının da bulunduğunu görmezden gelen kurumlar, zaten biz kamu çalışanlarının ihtiyacını sınırlı olarak karşılayan temel insani ihtiyaçlardan beslenmeye ilişkin olarak yasal düzenlemelerle garanti edilmiş yiyecek yardımı hakkımızı işyerlerindeki sorumluluğunu yerine getirmeyerek gasp etmekte ve bu hakkın gaspıyla tüm kamu çalışanlarını mağdur etmektedirler” ifadelerini kullandı.

DEVLET MEMURU KANUNU’NA DİKKAT ÇEKTİ

Acet, kamu kurumları ile görüşme gerçekleştirdiklerini belirterek; “Sendika olarak işyerleriyle yapmış olduğumuz görüşmelerde kamu kurumları işyerlerinde yeterli sayı oluşmaması sebebiyle yasal zorunluluk gereği yemekhaneleri kapattıklarını, yine bazı kamu kurumlarının ise yapmış oldukları hizmet satın alma sözleşmesi hükümleri doğrultusunda yemekhaneyi kullanım oranlarının düşmesi sebebiyle yüklenicilerin bu hizmeti verme yükümlülüklerinin ortadan kalkması sebebiyle yemekhanelerin kapalı kaldığını belirtmektedir. Devlet Memurları Kanunu ile çalışanlara tanınmış bir hak olan yiyecek yardımı, kanunun 212’nci maddesine dayandırılarak çıkarılan yönetmelikte, bu yardımın yiyecek verme şeklinde yapılacağı, yiyecek yardımının gerektirdiği giderlerin yemek maliyetlerinin yarısını aşmamak üzere kurum bütçesinden konulacak ödenekle karşılanacağı ve yemek bedelinin bütçeden karşılanmayan kısmının yemek yiyenlerden alınacağı, yemek servisinin yiyecek yardımından yararlanacak personel sayısının 50 olması ve yemekhane için elverişli yer bulunması şartıyla atamaya yetkili amirin onayı ile kurulabileceği, hastane, pansiyonlu okul ve işçi ile çalışan işyerlerinde çalışan memurların birim büyüklüğü ve personel sayısına bakılmaksızın yemek servisinden faydalanacakları hükümlerine yer verilmektedir” dedi.

“ÇALIŞANLARA KARŞI İNSANİ BİR SORUMLULUK”

Yiyecek yardımı hakkının gasp edildiğini vurgulayan Acet; “Yiyecek yardımını düzenleyen yönetmelikte yiyecek servisinin kuruluş aşamasında personel sayısı için 50 olması gerektiği yazılı iken, çalışanların bu yardımdan yararlanması esnasında kısıtlayıcı herhangi bir sayı ya da oran bulunmamaktadır. Yemek hizmetinin özel şirketlerle hizmet satın alması yoluyla yapılması esnasında İdareler yönetmeliğe aykırı bir şekilde yemek hizmetinin devamını yemekhaneden yararlanacak çalışan sayısının toplam çalışan sayısına keyfi olarak belirlemiş oldukları oranları şart koşarak ya da kararı yükleniciye bırakırmış gibi yaparak yiyecek yardımı hakkını gasp etmektedirler. Kurum yöneticilerinin yapmış oldukları sözleşmelerde kamu kaynaklarının doğru kullanılması yönünde sorumlulukları olduğu kadar yapılan sözleşmelerin kamu mevzuatına uygun olması ve mevzuatla kamu çalışanlarına tanınmış olan hakların kullanımını ortadan kaldırıcı hükümler içermemesi de başta çalışanlarına karşı insani bir sorumluluk olarak dikkat edilmesi gereken durumlardandır” sözlerine yer verdi.

“ÇALIŞANLARIN TERCİHLERİ VE HAKLARINA SAYGI GÖSTERMELİLER”

Acet, uygulamanın din ve vicdan özgürlüğünü sınırlamaya dönük bir uygulama olduğunu söylerken; “Ramazan ayında yemekhanelerin kapatılıyor olmasının gerçek sebebi ne yemekhaneyi açık tutmanın ekonomik olmaması, ne yasal zorunluluklarla yemekhanelerin açılamıyor olması, ne kurumlarda ihtiyacın olmaması, ne de bahane üretilen diğer sebepler değildir. Kurum yöneticileri Ramazan ayında yemekhanelerini kamu çalışanlarına kapatırken, siyasi iktidarın gözüne girmeyi iktidarla uyumlu bir şekilde toplumu kendi inançları gibi yaşamaya zorlayarak başımıza bir şey gelmesin korkusuyla haklarımızı gasp etmekte bir çekince görmedikleri anlaşılmaktadır. Bu uygulamanın Anayasa’da tanımlanmış olan din ve vicdan özgürlüğünü sınırlamaya dönük bir uygulama olduğu da açıkça görülmektedir. Kurumlardan beklenen Ramazan ayında tüm çalışanlara eşit mesafede olup yasal yükümlülüklerini yerine getirmeleri, çalışanlarının tercihlerine ve haklarına saygı göstermeleridir” dedi.

“YEMEKHANELER HİÇBİR ZAMAN KAPATILMAMALI”

Ramazan ayında yemekhanelerin kapatılmamasını talep eden Acet; “Tüm bu açıklamalarımızdan hareketle KESK’e bağlı sendikalar olarak yaşadığımız şehirde hizmet ürettiğimiz iş yerlerinde yemekhanelerin Ramazan ayı başta olmak üzere hiçbir zaman kapatılmamasını, tüm işyerlerinde ücretsiz yemek verilmesini, işyerlerinde her türlü din, dil, ırk, cinsiyet, siyasi düşünce farkı ve sendika tercihlerinden kaynaklı ayrımcılık yaratan uygulamalara son verilmesini, iş yerlerindeki yemek, temizlik, güvenlik gibi temel hizmetlerin; hizmet satın alma yoluyla özel sektöre devredilmeden ve kamu kaynaklarının üretici rantının finansmanında kullanılmadan kamu eliyle üretilmesini tüm çalışanlar adına istemekteyiz. Bizler KESK'e bağlı sendikalar olarak tüm kamu çalışanlarının hakları ve yaşam tercihlerini özgürce kullanmaları için mücadeleye devam ediyoruz” diye konuştu.

HABER MERKEZİ