Zafer Partisi Keşan İlçe Başkanlığından Açıklama

Zafer Partisi Keşan İlçe Başkanlığı, Zafer Partisi Genel Başkanı Prof. Dr. Ümit Özdağ’ın tutuklanmasıyla ilgili olarak bir basın açıklaması yaptı. Açıklamada, Özdağ hakkında başlatılan soruşturma sürecinin hukuka aykırı olduğu ve siyasi baskı amacı taşıdığı belirtildi.

Haber Giriş Tarihi: 23.01.2025 11:45
Haber Güncellenme Tarihi: 23.01.2025 11:45

Zafer Partisi Keşan İlçe Başkanı Av. Türkay Gümülcineli tarafından yapılan basın açıklamasında şunlara yer verildi:

“Genel Başkanımız Prof. Dr. Ümit Özdağ hakkında 19 Ocak 2025 tarihinde Antalya’ da “Zafer Partisi İl Başkanları Çalıştay”ında yapmış olduğu kapanış konuşmasındaki bazı cümleler nedeniyle Cumhurbaşkanı’nın avukatının İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığına yaptığı başvuruyla 20 Ocak 2025 sabah saatlerinde soruşturma başlatıldığı açıklanmış ve aynı gün akşam saatlerinde Ankara’ da bir restoranda yemek yerken göz altına alınarak İstanbul’ a kara yoluyla götürülmüştür. Geceyi İstanbul Emniyet Müdürlüğünde uygun olmayan koşullarda geçiren ve avukatları ile görüşmesi engellenen Genel Başkanımızın dosyası uzun saatler boyunca bekletilmiş, daha sonra 21 Ocak 2025 günü Kayseri İl Emniyet Müdürlüğünün “aynı gün” hazırlamış olduğu rapor, Genel Başkanımızın dosyasına eklenmiş ve soruşturma, halkı kin ve düşmanlığa alenen tahrik suçlamasıyla İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından genişletilmiştir. Devamında Genel Başkanımızın sorgusu tamamlanmış ve sevk edildiği İstanbul 2. Sulh Ceza Hakimliğinin kararıyla Genel Başkanımızın tutuklanmasına karar verilmiştir.

İçinde bulunduğumuz durum, hukukun ne şekilde siyasete alet edildiğinin yegane göstergesidir. Genel Başkanımızın bugüne dek halkımızın hak ve menfaatleri için vermiş olduğu mücadele Türk halkının takdirini kazanmıştır. İkinci açılım süreci olarak Türk halkına dayatılmaya çalışılan ve içeriği, yöntemi ve sonuçları belirsiz bu sürece karşı Genel Başkanımızın ve partimizin dik duruşu ve toplumda bu sürece karşı gelişen tepkiler nedeniyle ve bilhassa gerek Karaman ilinde yapılan gerekse de Antalya ilinde yapılan mitinglerde partimize milletimizin gösterdiği ilgi, alaka bazı kesimleri rahatsız etmiştir. Bununla birlikte ikinci açılım süreci adı altında PKK terör örgütü ele başı, bebek katili Abdullah Öcalan’ ın muhatap alınması, hatta çeşitli formüllerle af anlamı çıkartılacak girişimlere başlanması ile ilgili partimizin Türk milletinde olumlu sonuçlar doğuran karşı çıkışları, yine bazı odakları rahatsız etmiş, partimizin önlenemez yükselişi bu kesimlerde endişe ve telaşa mahal vermiştir.

Ceza Muhakemesi Kanununun 100. Maddesinde düzenlenen tutuklama tedbiri nedenleri tahdidi olarak sayılmıştır. Yaşadığımız süreçte Genel Başkanımızın durumu açısından kaçma şüphesi bulunmamasına, delilleri yok etme ve gizleme veya değiştirme durumu söz konusu olmamasına ve katalog suçlar olarak tabir edilen suçlar ile ilgili bir soruşturma olmamasına rağmen Genel Başkanımız hakkında suç unsuru dahi bulunmayan üzerine atılı suçlamayla alakalı tutuklama kararı verilmesi ölçüllü olmadığı gibi kanunun amacı dışında bir uygulamaya sebebiyet verdiği açıktır. Genel Başkanımız bu partiyi kurarken sloganımız, “Bilim, Birlik, Barış” olarak belirlenmiştir. Prof.Dr.Ümit Özdağ’ ın iddia olunan paylaşımları siyasi söylem ve eleştiri boyutlarını hiçbir zaman aşmamış olup bu konuda oluşturduğu toplumsal düşünce, ülkemiz ve milletimizin bölünmez bütünlüğünün savunulmasından öteye gitmemiştir. Görüldüğü üzere burada cezalandırılan Ümit Özdağ değil, fikir ve düşüncelerdir.  

Bilinmelidir ki ; baskı, yıldırma ve susturma çabaları Genel Başkanımız dahil hiçbir Zafer Partiliyi yıldırıp, yolundan döndürmeyecektir. Parti olarak siyasi çalışmalarımıza bugünden sonra daha da özverili, daha da güçlü şekilde devam edeceğiz. Zafer Partisi, kurulduğu günden beri Atatürk çizgisinde Türk Milliyetçiliğinden taviz vermemiştir. Aynı inanç ve sorumluluk bilinciyle bu çizgimizden asla vazgeçmeyeceğimiz gibi Türkiye Cumhuriyeti Devletinin kurucu unsurlarından, Atatürk İlke ve İnkılaplarından, Anayasanın ilk 4 maddesi ile Türk Milletini tanımlayan 66. Maddesinden asla taviz vermeyeceğimizi bir kez daha haykırıyoruz.

Genel Başkanımızın tutuklanma ile sonuçlanan soruşturma sürecinde desteğini esirgemeyen muhalefet partileri lider ve yöneticileri ile tüm Cumhuriyetçi, Atatürkçü, Türk Milliyetçisi, demokratlar birlik bütünlük mesajları ile yaratılan baskı ve zulüm ortamına karşı tek ses haline gelmiştir. Bundan sonraki süreçte demokrasi ve hukuk mücadelesinde çizgisini kaybetmemiş tüm paydaşlarla ortak aklın bir arada olduğu, ülkemizin geçirdiği bu zor süreçten kurtaracak çalışmalarda hep birlikte hareket edilebileceği umut ve ortam yeşermiş olup daha da artacağı bir nebze olsun üzücü bu durum açısından teselli edici bir gelişme olmuştur.

Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk’ ün Gençliğe Hitabesinde göstermiş olduğu yol ve hedef hala ilk günkü gibi Türk Milletinin aklında olup, Atatürk’ ün bu mirası Türk Milletinin damarlarına kadar işlemiştir. Bu bağlamda anti-demokratik uygulamalar karşısında susmayacağımızı, var gücümüzle mücadeleye devam edeceğimizi, Genel Başkanımız fiilen yanımızda olmasa bile söylem ve düşünceleri ile her zaman yanımızda olduğu bilincini koruyarak faaliyetlerimize devam edeceğimizi kamuoyuna açıklıyoruz. 26 Ocak 2025 Pazar günü İzmir’ de yapılacak mitingimize de tüm halkımızı davet ediyoruz.”

HABER MERKEZİ