“TRAKYA TARIMSAL SİT ALANI İLAN EDİLMELİ”

Dr. Cemal Polat, Trakya’da Sanayileşme ve Çevre Sempozyumu’nda Trakya’nın yaklaşık 82’sinin tarıma uygun olduğuna dikkat çekerek; “Mutlaka tarımsal sit alanı ilan edilmelidir” dedi.

Haber Giriş Tarihi: 09.11.2023 18:49
Haber Güncellenme Tarihi: 09.11.2023 18:49
https://batiekspres.com/

Türk Mühendis ve Mimar Odaları Birliği (TMMOB) Makina Mühendisleri Odası (MMO) Edirne Şubesi’nin düzenlediği Trakya’da Sanayileşme ve Çevre Sempozyumu’nun bugün düzenlenen 2’nci oturumu, Trakya’nın doğal yapısı, arazi varlığı ve değişimleri konusunda gerçekleşti.

İstanbul Üniversitesi Cerrahpaşa Orman Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Ender Makineci’nin yönettiği oturumda İstanbul Üniversitesi Orman Fakültesi Toprak İlmi ve Ekoloji Anabilim Dalı emekli Öğretim Üyesi Prof. Dr. Doğan Kantarcı, Trakya’nın doğal ekolojik yapısı ve arazi varlığı; İstanbul Üniversitesi Cerrahpaşa Orman Fakültesi Toprak İlmi ve Ekoloji Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Doğanay Tolunay, Trakya’da 2014-2023 yılları arasında verilen ÇED kararlarının değerlendirilmesi; Tekirdağ Namık Kemal Üniversitesi Öğretim Üyesi Doç. Dr. Duygu Boyraz Erdem, amaç dışı arazi kullanımı ile Trakya’nın geldiği durum; Tekirdağ Namık Kemal Üniversitesi Ziraat Fakültesi Zootekni Bölümü Dr. Öğretim Üyesi Cemal Polat ise Trakya’da tarım alanlarının üzerinde olumsuz etkiler ve tahripler konularında sunum yaptılar.

“ORMANLARIMIZI VE OTLAKLARIMIZI FEDA EDEMEYİZ”

Prof. Dr. Kantarcı, sunumunda iç Trakya’yı ekin ambarına benzetirken; “Trakya’nın üstünde bizim çok değerli ormanlarımız ve otlaklarımız var. Bunları feda edemeyiz. Çünkü tekrar yetiştirmemiz mümkün değil. İç Trakya’da karaçalılığı yeniden yetiştiremezsiniz. O karaçalıdan arılar bal yapar; hem çok lezzetlidir, hem de şifalıdır. Dolayısıyla Trakya’da sanayileşmeye çalışırken bu varlığımızı korumamız lazım. Edirne’de tarım alanlarında azalma var. 2005’ten 2015’e kadar 380 bin 262 hektarlık tarım alanımız 314 bin 449 hektara düşmüş. Diğer araziler artmış. Diğer araziler, sanayi ve yerleşme alanlarıdır. Tarım ve otlak alanlara yerleşmişler” ifadelerini kullandı.

“SON 10 YIL İÇİNDE ÇED OLUMSUZ KARARI HİÇ YOK”

Prof. Dr. Doğanay Tolunay ise Trakya’da İstanbul’un Avrupa yakası ile Eceabat ve Gelibolu dahil olmak üzere son 10 yılda 2 bin 874 Çevresel Etki Değerlendirmesi (ÇED) kararının verildiğini açıklarken; “Bir kısmı proje tanıtım dosyası, ÇED raporu olmak üzere karar verilmiş. Son 10 yıl içinde hiç ÇED olumsuz yok. ‘ÇED gerekli değildir’ kararı verilen 2 bin 500’e yakın proje var. ‘ÇED gereklidir’ kararı verilen sadece 56 tane. Bu karardan İstanbul’da hiç yok. Ağırlıklı olarak Edirne, Tekirdağ ve Kırklareli’nde ‘ÇED gereklidir’ kararı verilmiş” dedi.

TARIMSAL ALAN KAYIPLARINI AÇIKLADI

Doç. Dr. Duygu Boyraz Erdem de Türkiye İstatistik Kurumu’nun (TÜİK) Edirne, Kırklareli ve Tekirdağ’ın 1997 ve 2002-2022 yıllarına ait tarım alanlarının dağılımı verilerine dikkat çekerek; “1997 yılında Edirne’de 446 bin 155 hektar, Kırklareli’nde 324 bin 122 hektar ve Tekirdağ’da 468 bin 865 hektar olmak üzere toplam 1 milyon 239 bin 122 hektar tarım alanımız vardı. Bu rakamlar 2012 yılında ise Edirne’de yüzde 32,23 azalarak 302 bin 335 hektar, Kırklareli’nde yüzde 40,94 azalarak 191 bin 419 hektar, Tekirdağ’da yüzde 31,13 azalarak 322 bin 930 hektar olmuş. Trakya’da toplam azalma oranı ise yüzde 34,09 ile 816 bin 684 hektara düşmüş. 2013-2022 yılları arasında ise bu rakamlarda bir artış oluyor ve tarım alanlarının toplam azalma oranı yüzde 18,90’a kadar düşüyor. Tarım alanları artıyor. Fakat bir tarım alanı yok olduktan sonra geri gelmesi mümkün değil. Bu kayıplar, betonlaşma şeklindeki kayıplardır. Buradaki artış, özellikle orman vasfını yitirmiş arazilerde ceviz, badem, ıhlamur gibi ağaçlar yetiştirilerek tarıma kazandırıldığı alanlardır. Tarım toprakları içerisine bunlar da dahil edilmiş. Ama bu azalışın geri geldiğini de, o arazilerin tarım alanı olduğunu da göstermez” sözlerine yer verdi.

“BİZ VERİMLİ TOPRAKLARI YOK EDERKEN AVRUPA TARIMSAL SİT İLAN EDİYOR”

Dr. Cemal Polat ise Trakya’nın yaklaşık yüzde 82’sinin tarıma uygun olduğunu belirterek; “Oysa ülkemizde bu oran yüzde 34’tür. Bugün Avrupa ülkelerinde yüzde 40’ın üzerindeki tarıma uygun alanlar, tarımsal sit alanı ilan edilirken; biz burada verimli toprakları yok etmek için elimizden geleni yapıyoruz. Tarım alanlarının amaç dışı kullanımı önlenmeli ve bir an önce Trakya yüzde 82 tarımsal faaliyetlere uygunluğundan dolayı mutlaka tarımsal sit alanı ilan edilmelidir. Aksi takdirde biz sürekli bu sorunlarla uğraşıp duracağız” diye konuştu. Polat’ın sunumunun ardından sempozyum son oturum ile devam etti.

UĞUR AKAGÜNDÜZ