Trakya Üniversitesi Sanat Tarihi Bölüm Başkanı Prof. Dr. Engin Beksaç, Trakya'ya adını veren Traklar'dan günümüze miras 3 bin 500 yıllık dolmenlerin (yan yana duran dik taşların üzerine kapatılmış yassı taştan yapılmış genellikle mezar olarak kullanılan tarihi yapı) korunması gerektiğini söyledi.
Prof. Dr. Beksaç, Edirne'de tespit edilen 60'tan fazla dolmenin bulunduğunu bu yapıların definecilerin kaçak kazıları yüzünden zarar gördüğünü ifade etti.
Sağlam görülen dolmenlerden bir kısmının tahrip edildiğini saptadıklarını belirten Beksaç, "Bazı dolmenlerin fotoğraflarına baktığımda tanımakta güçlük çekiyorum, araziye gittiğimde çok farklı bir durumda olduğunu anlıyoruz. Bu yapılar ihmal edilmiş durumda. Edirne'de tespit edilen 60'tan fazla dolmen var. Bunların yaklaşık 40 tanesi iyi durumda geri kalanları ağır hasarlı durumda" dedi. Beksaç, Trakya kültür mirasının anıt yapılarından dolmenlerin tarihinin günümüzden 3 bin 500 yıl öncesine kadar gittiğini dile getirdi.
Trak yapılarında değerli eşya bulunmasının mümkün olmadığını anlatan Beksaç şunları kaydetti:
"Dolmenler ya da diğer Trak yapılarında hazine bulmak mümkün değil. Hazine hikayesi masaldan öte geçmeyecek bir durum. Antik Çağ'da yaşayan insanlar arasında ne kadar zengin vardı. Bu bir masal. Buralarda yapılan definecilik kazıları bu yapılar tahrip etmekte. Geçmişe bırakmakla yükümlü olduğumuz saygıyı, geleceğe bırakmak zorunda olduğumuz sevgi sorumluluğu bilmemiz gerekiyor. Herkesin çok iyi bilinçlendirilmesi gerekli."
Beksaç, ilgili kurumların dolmenlerin korunması ve geleceğe taşınmasıyla ilgili çalışmalarını artırması gerektiğini sözlerine ekledi.