Edirne’nin köklü çorbacılarından Ziya Büken, Türkiye’de yapılan araştırma sonucu hem ‘en sevilen’, hem de ‘asla içmem’ denilen Kellepaça çorbası hakkında konuştu.
Büken, kellepaça çorbasını sevmeyen insanların, denememiş olmaları ve tadını bilmemelerinden kaynaklandığını söyledi. ‘Asla içmem’ diyen kesimin önyargı ile yaklaşmamaları ve denemeleri gerektiğini belirten Büken, kellepaçanın kolajen bakımından zengin ve çok faydalı bir çorba olduğunu ifade etti.
“SAKATAT ZENGİNLİK DEMEK”
Sakatatın aslında zenginlik olduğunu belirten Büken; “Kellepaçayı sevmeyen insanların bunu denememiş olmaları ve tadını bilmemelerinden kaynaklıyor. Çünkü nasıl işkembeye önyargıyla yaklaşıyorlarsa kellepaçaya da öyle bir önyargı var. Sakatat zenginlik demek. Bir hayvanda 500 kilogram et çıkıyor ama 5 kilo ciğer çıkıyor, 10 kilo kellepaça çıkıyor ya da 7 kilogram işkembe çıkıyor. Ama bunun tadına varmak, lezzetini tatmak gerekiyor. Hele belli bir yaşı geçmiş insanlar için, 50-60 yaşı geçmiş insanlar için sakatat çok faydalı. Kellepaça özellikle kolajen. Özellikle sirkeli ve sarımsaklı kellepaça içsinler. Önyargıyla yaklaşmasınlar bir denesinler, tatsınlar. Ondan sonra karar versinler” dedi.
KELLEPAÇA ÇORBASININ ÖZEL TARİFİ
‘www.batiekspres.com’a özel kellepaça çorbası tarifi veren Büken; “Kellepaça önce benim elimden geçiyor. Ben onu tertemiz yıkıyorum. Burada püf noktası terbiyesidir. Unu tereyağında kavurarak çorbanın yapımına başlıyoruz. Suyunu azar azar ilave edip kaynamaya bırakıyoruz. Bir kasenin içinde yumurta sarısı, limon suyu ve yoğurdu çırparak terbiyesini yapıyoruz. Çorbanın terbiyesini yaparken tencerenizdeki kaynayan sudan terbiyenize 1 kepçe ilave etmeli ve ılıklaştırmalısınız. Biri çok sıcak, diğeri çok soğuk olursa çorba kesilebilir. Haşlanıp ayıklanmış kelle etini ve ezilmiş sarımsağı ilave edip bir iki taşım kaynatıyoruz ve son olarak tuzunu ilave ediyoruz. Kellepaçanın sirkeli ve sarımsaklı içilmesini tavsiye ediyoruz. Müthiş şifalı bir lezzet. Herkes denemeli” diye konuştu.
HİLAL PEKER