Trakya Üniversitesi Eğitim Fakültesi Temel Eğitim Bölümü Sınıf Eğitimi Anabilim Dalı tarafından 29 Ekim Cumhuriyet Bayramı kutlamaları kapsamında etkinlikler düzenlendi.
Mehmet Akif Ersoy Konferans Salonu’nda düzenlenen program, Türkiye Cumhuriyeti’nin kurucusu Mustafa Kemal Atatürk, silah arkadaşları ve tüm şehitler anısına 1 dakikalık saygı duruşu ve İstiklal Marşı’nın okunması ile başlarken; açılış konuşmalarını Trakya Üniversitesi Rektör Yardımcısı ve Eğitim Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Eylem Bayır ve Trakya Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Mustafa Hatipler yaparak 29 Ekim Cumhuriyet Bayramı’nı kutladılar. Programda Sınıf Eğitimi Anabilim Dalı Dr. Öğretim Üyesi Yücel Atila Şehirli de “Cumhuriyetin İlanı ve Nitelikleri” konusunda sunum gerçekleştirdi. Programda ayrıca Doç. Dr. Ramazan Divrik yönetiminde Sınıf Eğitimi Anabilim Dalı 1. Sınıf Öğrencileri tarafından “Cumhuriyeti Nasıl Kurduk?” adlı oratoryo sunuldu.
Akademisyenler ve öğrencilerin katıldığı programda, Sınıf Eğitimi Anabilim Dalı Dr. Öğretim Üyesi Yücel Atila Şehirli de “Cumhuriyetin İlanı ve Nitelikleri” konulu sunumunda 29 Ekim 1923 tarihine gelinen süreçte yaşananlara dikkat çekti. Şehirli, Osmanlı devletinin son zamanlarının olumsuz olaylarla geçtiğini söyleyerek; “1911’de Trablusgarp Savaşı’nda Afrika’daki son toprağımızı kaybettik. 1912’de Birinci Balkan Savaşı’nda bütün Balkanları kaybettik. Çok acı verici bir savaştı. 10 gün içinde 4,5 asır yönettiğimiz Balkanlar’dan bizi kovaladılar. Topraklarımızın yüzde 82’sini Birinci Balkan Savaşı’nda kaybettik. Dram verici olaylar yaşandı. 660 bin civarında kaybımız var. Kayıpların da çoğu sivil, kaçarken katledilenlerdi. Aslında bu Türk soykırımıdır. Birinci Balkan Savaşı’nda resmen bir Türk soykırımı yaşandı. Ordumuz da kaçtı. O tarihlerde Türk’ün ve Türk ordusunun onurunu Şükrü Paşa kurtardı. Şükrü Paşa, 40 günlük cephane, yiyecek ile 155 gün Edirne’yi savundu. Bu, dünya harp tarihinde ender olan olaylardan biridir” ifadelerini kullandı.
Şehirli, Osmanlı’nın 1918’e kadar çeşitli cephelerde savaştığını belirterek; “Cepheler değişik statülerde yer alıyor. Almanya ile harbe girdik. Dolayısıyla müttefiklerin bizden yardım istediği bazı cepheler var. Kendimizi savunmak zorunda olduğumuz cepheler var. Bir de hücuma geçtiğimiz cepheler var. Hücuma geçtiğimiz cephelerde çok büyük bir hezimet aldık. Bunlardan birisi Kafkas harekatıdır. Türk tarihinde acı olaylar yaşandı. Kışa yenildik. 90 bin civarında askerimiz, Rus ordusu ile savaşamadan donup, karların altında şehit oldular. Cephe çöktü. Sonucunda Doğu Anadolu, Rus işgaline uğradı. Ruslar da yanlarında Ermeni çetecileri getirdiler. Ermeni çeteciler de ırkçı, Türk düşmanı, Müslüman düşmanıydı. Doğu Anadolu’daki yüzbinlerce Türk’ü, sivil ve masum insanı maalesef katlettiler. Bu katliamlar 1915-1918 arasında 3 yıl sürdü. Ermeniler bunu pek söylemezler. Çünkü her açtığımız su kuyusundan insan kemikleri, toplu mezarlardan katledilmiş Türklere ait kalıntılar çıkıyor. Ama dünya kamuoyunu büyük ölçüde inandırdılar. Onlara sorduğunuzda, ‘Ermeni soykırımı yaşandı. Türkler 1,5 milyon Ermeni’yi öldürdüler’ diyorlar” dedi.
Türk Tarih Kurumu’nun son 10 yılda konuyla ilgili çağrı yaptığını söyleyen Şehirli; “Devlete gerekli dokümanları vererek bir çağrıda bulunuyor. Türkiye Cumhuriyeti Devleti, ‘Ermeni soykırımı olmuştur’ diyenlere karşı çok cesur bir iddiada bulunuyor. ‘Doğu Anadolu’da istediğiniz yere canlı yayın araçlarınızı getirin, biz iş makinelerini temin edelim. Gösterdiğiniz yerleri kazacağız. Nerede Ermeni toplu mezarı çıkacak? Hadi gelin’ diyor. Gelebiliyorlar mı? Gelemiyorlar. Çünkü öyle bir şey yok. 1,5 milyon Ermeni, Tehcir Kanunu ile göç ettirildikten sonra bazıları yolda değişik sebeplerle öldü. Osmanlı askeri de ölüyor. Türk insanı da ölüyor. Yokluk yılları ve o günkü subayların tuttuğu anıları okuduğumuzda piyade yürüyüşüyle bir cepheden diğerine giden yüzde 30’u kırılıyor. Ermenileri de tehcirde Mercedes ile götürecek halimiz yok. O kadar tren de yok. Yürüyüşte bazıları ölüyor. Onlar da vatana ihanet etmeseydi. Bizi arkadan vurdular” sözlerine yer verdi.
UĞUR AKAGÜNDÜZ