Edirne’de Trakya Kolektif ve Trakya Feminist Kolektif üyeleri tarafından, Aydın Güzelhisar Kız Öğrenci Yurdu’nda asansörün düşmesi sonucu hayatını kaybeden Adnan Menderes Üniversitesi İktisadi ve İdari Bölümler Fakültesi öğrencisi 22 yaşındaki Zeren Ertaş, vefatının birinci yılında anıldı.
Trakya Üniversitesi Balkan Yerleşkesi Delta Park’ta bir araya gelen kolektif üyesi öğrenciler, “Zeren Ertaş isyanımız” yazılı pankart ile basın açıklaması gerçekleştirdiler.
Kolektifler adına basın açıklamasını okuyan Güneş Gençay, Aydın Güzelhisar Kız Öğrenci Yurdu’nda defalarca şikayet edilmesine rağmen denetlenmeyen asansörde katledilen Zeren Ertaş için bir araya geldiklerini söyleyerek; “Zeren’in katledilmesinin üzerinden tam 1 yıl geçmişken; Zeren’i anmak, unutmamak ve unutturmamak için kampüslerimizde onu var etmeye devam ediyoruz. Zeren’in anmak istediğimizde dahi her türlü baskıyla, şiddetle bizi yıldırmaya çalışanlara karşı bizler daha güçlü bir şekilde Zeren için isyanımızı haykırmaya, anısını yaşatmaya devam edeceğiz. KYK nevresimlerimiz, bizlerin kefeni oluyor. Bizler, bu sistem tarafından yaşamak için mücadele etmek zorunda bırakılıyoruz. Bu düzen, bizlere gençlik ve yaşanılacak bir hayat borçlu. Zeren, 22 yaşında üniversite son sınıf öğrencisiydi. Hepimiz gibi onun da hayalleri, yaşamak istediği bir gelecek vardı. Üniversitelilerin yaşamları, hayalleri ve hayatları ellerinden alınıyor. Bizler yaşamak için hayallerimizi ve hayatlarımızı var etmek için her daim mücadele etmeye Zeren Ertaş’ın isyanını da katarak devam edeceğiz” ifadelerini kullandı.
“YAŞAMLARIMIZ HİÇE SAYILIYOR”Ertaş ile birlikte Sibel Ünli ve Ata Emre Akman’ı da anan Gençay; “Okumaya geldiğimiz kentlerde ihmaller sonucu katledilen Zeren Ertaş’ı da, yemekhane kartında 1 TL ile intihara sürüklenen Sibel Ünli’yi de, okurken çalışmak zorunda kalıp katledilen Ata Emre’yi de isyanımıza katarak, bu düzenin sorumlularından hesap soracağız. Katilleri biliyoruz, tanıyoruz ve hesap soruyoruz. Bizler her gün bir sıra arkadaşımızın ölüm haberini almak istemiyoruz. Yaşamlarımız hiçe sayılıyor. Okumaya geldiğimiz kentlerde katlediliyoruz. 1 kişi daha eksilmemek için mücadelemize devam edeceğiz. Katillerden hesap soracağız ve Zeren’in anısını yaşatacağız” dedi.
Gençay’ın basın açıklamasını okumasının ardından Cansu Ayhan ise dün Fen Edebiyat Fakültesi binasının önündeki yeşil alana Zeren Ertaş’ın ismini vermek istedikleri sırada üniversitedeki özel güvenlik birimlerinin müdahalesini hatırlatırken; “Biz dün Fen Edebiyat Fakültesi’nin çimlerinde ihmaller zinciri sonucu katledilen Zeren arkadaşımız için toplanmıştık. Ama ÖGB’nin ve ‘Ben devletim’ diyen bir adamın baskısına ve şiddetine maruz kaldık. Dün bu Zeren’in başına geldi, bugün benim başıma gelebilir. Yarın bir sevdiğinizin, sizin başınıza gelebilir. Biz, arkadaşımızın kanını yerde bırakmak istemiyoruz. Hakkımızı savunuyoruz” sözlerine yer verdi.
UĞUR AKAGÜNDÜZ