Kamu Emekçileri Sendikası Konfederasyonu (KESK) 2 Aralık tarihinde İstanbul’da “Emekten Yana Demokratik Halk Bütçesi İstiyoruz” mitingi düzenleyecek.
Düzenlenecek olan miting dolayısıyla Edirne’de de KESK MYK üyesi Zeynep Korkmaz basına açıklama yaptı. KESK Edirne Şube Başkanlığı’nda düzenlenen açıklamada, geçim mücadelesi veren herkesin temel gündeminin artan yoksulluk, işsizlik, güvencesizlik olduğunu belirten Korkmaz; “Mevcut iktidar ülkenin gündemini değiştirmek için elinden geleni yapıyor. Bir gün anayasa değişikliği tartışmaları ile uyanıyoruz. Ertesi gün 50+1 tartışmaları ile uyanıyoruz. Ancak iktidarın suni gündem yaratma çabalarına ve çizdiği pembe tablolara rağmen emeği ile geçim mücadelesi veren herkesin temel gündemi artan yoksulluk, işsizlik, güvencesizlik olmaya devam ediyor. Çünkü, işsizlik kronik hale geldi. İşsizlerin sayısı 9 milyona yaklaştı. Neredeyse her evde bir işsiz var. İşsizlik en çok kadınları ve gençleri vuruyor. Her 5 gençten biri, her 3 kadından biri işsiz. Şanslı olup, çalışacak bir işi olanlardan ise açlık sınırı altındaki bir asgari ücrete kölece çalışması bekleniyor. Çalışan her iki kişiden biri asgari ücret alıyor. Diğerinin ücreti-maaşı ise asgari ücrete her yıl daha fazla yaklaşıyor. Açlık sınırı 16 bin TL’ye, yoksulluk sınırı 49 bin TL’ye dayandı. 85 milyonluk nüfusun 80 milyonu yoksulluk sınırı, 50 milyonu açlık sınırı altında bir yaşam savaşı veriyor. Ülkeyi OECD ülkeleri içinde resmi enflasyonu en yüksek ülke durumuna getirdiler. Tüm dünyada gıda enflasyonu düşerken bizde artmaya devam ediyor. OECD ortalaması yüzde 8 iken biz %72 ile bunun tam 9 katı gıda enflasyonu yaşıyoruz. Çarşıda, pazarda, mutfakta yaşadığımız gerçek hayat pahalılığı ise TÜİK enflasyonunu katlıyor. Öyle ki bir bardak çay 10 TL, bir simit 10 TL. Dört kişilik bir aile üç öğün kişi başına bir çay bir simit tüketse bile aylık 7 bin 200 TL ediyor. Buna rağmen ülkede milyonlarca emekli 7 bin 500 TL’ye, çalışanların yarısı ise 11 bin 402 TL’lik asgari ücrete mahkûm edilmiş durumda. 4 kişilik bir ailede tüm fertler asgari ücretle çalışsa bile yoksulluk sınırına ulaşamıyor” dedi.
Korkmaz açıklamasının devamında, halktan, emekten yana bir bütçe istediklerini belirterek; “Öncelikle bütçe hakkımızın önündeki engellerin kaldırılmasını istiyoruz. Vergide adalet istiyoruz. Az kazanandan az, çok kazanandan çok vergi alınmasını, belli bir servet düzeyinin üzerindeki zenginlerden servet vergisi alınmasını istiyoruz. Kamu hizmetlerinin piyasalaştırılmasına, tasfiyesine, özelleştirme soygununa son verilmesini istiyoruz. Kamu hizmetlerine ve yatırımlarına bütçeden ayrılan payın artırılmasını istiyoruz. Toplumsal cinsiyete duyarlı bir bütçenin hayata geçirilmesini istiyoruz. Başta depremzedeler ve öğrenciler olmak üzere tüm dar gelirlilere kamusal, güvenli ve sağlıklı barınma olanaklarının sağlanmasını istiyoruz. Eğitimin her kademesindeki çocuklarımız için 1 öğün ücretsiz, sağlıklı yemek istiyoruz. Emeğe kölelik dayatan politika ve uygulamalara son verilmesini istiyoruz. İnsanca yaşamaya yetecek, yoksulluk sınırı üzerinde bir ücret istiyoruz. Bütçeden engellilere yönelik kamu hizmetlerinin geliştirilmesi için ayrılan payın arttırılmasını, kamuda engelli istihdamının arttırılmasını istiyoruz. Yoksulluğu önleyici, dar gelirlileri koruyucu tedbirlerin hayata geçirilmesi için Temel Gelir Güvencesi istiyoruz. Kamu emekçisiyle, işçisiyle, emekçisiyle, kadını genci ile tüm yurttaşlarımıza yaptığımız çağrımızı yineliyoruz. Diyoruz ki, yüzde 1’in çıkarı için yüzde 99’u yok sayan adaletsizliğe, haksızlığa karşı çaresiz değiliz. Gelin 2 Aralık Cumartesi günü İstanbul ve Diyarbakır’da hayata mitinglerde emeğimize, ekmeğimize, geleceğimize, bütçe hakkımıza birlikte sahip çıkalım” ifadelerini kullandı.
Basın toplantısına Zeynep Korkmaz’ın yanı sıra; Tüm Bel Sen MYK Üyesi Zeynep Sarıkaya, Eğitim-Sen MYK üyesi Ahmet Karagöz, Haber-Sen MYK üyesi Gülserin Gündoğdu ve Tarım Orkam-Sen Genel Başkanı Serap Baysal katıldı.
ŞENER ŞENTÜRK