Keşan Kent Konseyi Başkanı Hasan Karagöz, Keşan’ın Boztepe köyünde jeotermal kaynak arama amaçlı sondaj çalışmaları yapılması amacıyla ÇED süreci başlatılan projeye tepki göstererek; “Bu proje, Boztepe için aslında bir yok oluş projesidir” dedi.
Keşan Kent Konseyi Başkanı Hasan Karagöz, Edirne’nin Keşan ilçesine bağlı Boztepe köyünde jeotermal kaynak arama amaçlı sondaj çalışmaları yapılması amacıyla ÇED süreci başlatılan projeye tepki gösterdi.
585,46 hektarlık yüzölçümlü söz konusu arama ruhsatlı saha içerisinde, her bir sondaj lokasyonu 2 bin m2 olacak şekilde 8 adet arama amaçlı sondaj çalışmaları planlanan proje hakkında konuşan Karagöz, Ege Bölgesi’ndeki jeotermal enerji santrallerine dikkat çekti. Karagöz, projenin arama ruhsatlı sahasının büyüklüğünü de vurgularken; sondaj çalışmalarının gerçekleştirileceği lokasyonların, Tarımsal Açıdan Birinci Öncelikli (Mutlak) Niteliği Korunacak Alanlar ile mera alanları içerisinde kaldığını söyledi.
“JES SANTRALLERİ KURULACAK”
Karagöz, projenin enerji boyutunun göz ardı edildiğini belirterek; “Bu proje, Boztepe için aslında bir yok oluş projesidir. İlk etapta, ‘Oraya jeotermal kaplıca, ılıca tarzı şeyler, oteller yapılacak’ diye yorumlanıyor. Enerji boyutu göz ardı ediliyor. Sonuçta kısa olarak JES diye adlandırdığımız jeotermal enerji söz konusu olacak ve onun santralleri kurulacak. Bu santrallerin de Ege’deki zararlarını biliyoruz. Sayfalar dolusu rapor yazılmış durumdadır” ifadelerini kullandı.
“TARIM ALANI VE MERAYA DOKUNULMAMALI”
Proje geniş bir alanı etkileyeceğini söyleyen Karagöz; “Ruhsat alanı çok geniş, 585 hektar bir alan. Şu anda 8 kuyu var. 8 kuyunun 6 tanesi kesinlikle dokunulmaması gereken birinci derece tarım alanı, 2 kuyu da merada. Meraya ise hiç dokunulmaması lazım. Projeye en yakın ev 350 metre, Boztepe’nin göletine bin 600 metre. Ancak kuyular 850 metre ile bin 150 metre derinliğinde olacak. Bunlar açıldığında her türlü biyoçeşitliliğe, havanın kirlenmesine etkileri olacak. Daha önce kanıtlanmış yan etkileri çok ve bunun kabul edilebilir bir tarafı yok” dedi.
“ŞİDDETLE KARŞI ÇIKILMASI GEREK”
Karagöz, projenin planlandığı bölgede kapalı devre sulama sistemi olduğunu da açıklayarak; “O bölgede kapalı devre sulama sistemi var. Her kuyu 2 bin metrekareden 8 kuyu 16 bin metrekare deniliyor ama aldanmamak lazım. Çünkü ruhsat 585 hektar. Bu durum, çevresindeki Akçeşme’yi, Türkmen’i ve Keşan ovasını da kapsayacak bir proje. O nedenle buna şiddetle karşı çıkılması gerek. Köylüler dilekçelerle itiraz edeceklerdir. Sonuç ne olacak göreceğiz. Gerekli bilgilendirmeleri ilerleyen günlerde yapacağız” sözlerine yer verdi.
UĞUR AKAGÜNDÜZ