Gürbüz, bu tutuklama kararının ardında kapalı kapılar ardında yürütülen siyasi bir operasyon olduğuna işaret ederek, “Toplumsal birlik ve bütünlüğümüze müdahale etmek isteyenlere karşı tepkimizi daha da büyüteceğiz ve bu baskıya karşı sessiz kalmayacağımızı tüm kamuoyuna duyuruyoruz” ifadelerini kullandı. CHP’nin Türkiye’nin birinci partisi olarak, 31 Mart 2024 Yerel Seçimlerinde halkın büyük desteğiyle iş başına gelen belediyeleriyle yalnızca millete hizmet ettiğini ve yetkisini milletten aldığını vurgulayan Gürbüz, CHP’nin demokratik yollardan yönetim hakkını kazandığını belirtti. “Ancak bugün, halkın sandıktan çıkan iradesini yok sayan bu siyasi operasyonla halk iradesi gasp edilmekte, halkımızın seçme ve seçilme hakkı ayaklar altına alınmaktadır. Hiçbir hukuki gerekçe olmaksızın ilhamını geçmişten alan şafak operasyonları düzenlenmekte ve iktidar medyasında büyük bir dezenformasyon kampanyası yürütülmektedir. Bu kumpas, ‘ne istediniz de vermedik’ denilen dönemlerin yöntemleriyle sürdürülen bir alışkanlığın devamı olarak gözler önüne serilmektedir” şeklinde konuşan Gürbüz, iktidarın yargıyı baskı aracı olarak kullandığını vurguladı. Bir hafta önce Abdullah Öcalan’ın meclise getirilmesi yönünde çağrılar yapan iktidarın, Türkiye’nin en büyük ilçesinin seçilmiş belediye başkanını siyasi bir kararla hapse atma cüretini gösterdiğini ifade eden Gürbüz, CHP olarak her türlü baskıya ve hukuksuzluğa karşı halkın iradesini savunmaya kararlı olduklarını bildirdi. “Halkın iradesini çiğneyen siyasi iktidara bir kez daha sesleniyoruz: Bu ülkenin seçilmişlerine karşı yürüttüğünüz hukuk dışı operasyonlar, vatandaşlarımızın Cumhuriyete ve demokrasiye olan bağlılığına gölge düşüremeyecektir” diyerek iktidarı uyardı. Levent Gürbüz, bu hukuksuzluk sona erene kadar meydanlarda, yargı önünde ve tüm demokratik platformlarda seslerini yükselterek halk iradesini koruma mücadelesi vereceklerini belirtti ve açıklamasını “Egemenlik kayıtsız şartsız milletindir” diyerek sonlandırdı.
HABER MERKEZİ