Bayatlı, Balkan Kongre Merkezi'nde devam eden Trakya Üniversitesi 1. Ulusal Edirne Sempozyumu'nda "Edirne Meteor Vakası: Semada Görülen Alamet" başlıklı sunumunda, Edirne'de 16 Aralık 1856'da dönemin valisi Tepedelenlizade İsmail Rahmi Paşa tarafından gök taşı görüldüğünü ifade ettiği belgenin Cumhurbaşkanlığı Devlet Arşivleri Başkanlığında yer aldığını söyledi.
Edirne Valisi tarafından, yine dönemin İçişleri Bakanlığına (İrade-i Dâhiliye) olayın iletildiğini belirten Bayatlı, "Bu belge, astronomi bilimi açısından önemli olduğu kadar fenni ilim literatürü ile yeni tanışan Osmanlı için de bir gök taşının düşüşünün edebi tarifi açısından önemli bir örnek teşkil etmektedir." dedi.
Bayatlı, gök taşının yere düşmeden atmosferde patladığını, bunun da hayra yorulduğunun belgede yer aldığını dile getirdi.
Paşanın meteoru anlatış şeklinin önemli olduğuna dikkati çeken Bayatlı, "Osmanlıca hitabı çok önemli bu belgede çünkü fenni ilimlerde Osmanlı'nın literatürüne yeni yeni giriyor bunlar. Batı'dan örnek aldıklarının dışında tamamen kendi üsluplarıyla yazmış olması çok önemli. Bilimsel açıdan zaten çok güzel bir Osmanlıcayla anlatmış. O kadar detaylı ve şiirsel ki zaten bizi etkileyen kısmı bu." diye konuştu.
Bayatlı, Cezayir, Girit ve Halep'te görev yapmış İsmail Rahmi Paşa'nın Tanzimat sonrası yetiştirilen önemli devlet adamlarından olduğunu belirterek, "Paşamızın deniz gözlemi, savaş gözlemi ve eğitimi çok yüksek. O yüzden büyük ihtimalle ölçü varmış metninde. Meteor belgelerinden 8-10 tane var elimizde, tek ölçülü belge. '96 çapında bir gülle şeklinde' diyor. Bu askeri yetisini ortaya koyuyor, ölçüm kabiliyetini ortaya koyuyor. Tahminen 150 ila 200 kilogram arasındaki bir kütleden bahsediyor." değerlendirmesinde bulundu.
İsmail Rahmi Paşa'nın, "Semada görülen alamet" başlıklı belgesinin sadeleştirilmiş Türkçe hali şu şekilde:
"Değersiz kulunuzun dilediğidir ki,
Ayın 18. salı günü gecesi devamlı bulunduğum Vali Konağı’nda, devlet işleri ile meşgulken, gece saat 1’i 40 geçe Edirne’de gökte meydana çıkan ve doğu-batı doğrultusunda 96 çapında gülle biçiminde ışık saçan bir alev topu görülmüştür.
Hareketi 2 dakika süren bu alev topunun parıltısı memleketin her tarafına yayılmış ve gökyüzündeki yıldızların ışığını gölgeleyerek, 1,5 dakika geçtikten sonra top (patlaması) gibi, tüm halkın işittiği yüksek bir ses meydana çıkmış ve çevrede bulunan herkes bu sesi duymuştur. Bu konudaki emir ve ferman buyruk sahibi olan hazreti padişahındır."