Akademisyen ve Araştırmacı Yazar Ali Çakır, Trakya Üniversitesi Ayşekadın Yerleşkesi Uygulamalı Bilimler Fakültesi’nde “Trakya’da Mutfak Kültürü” konulu konferans gerçekleştirdi. Trakya Mutfağı ile ilgili çalışmalarının büyük bir kısmının alan araştırmalarından oluştuğunu söyleyen Çakır, köyleri dolaşarak derlediği bilgileri kitapta bir araya getirdiğini söyledi.
“1989 GÖÇÜ ÇOK ETKİLEDİ”
Çakır, Trakya Mutfağının çok zengin bir mutfak kültürü olduğunu söyleyerek bu zenginliği sağlayan en önemli olgunun göç olduğunu belirtti. Çakır, bu büyük göç hareketlerinin arasında en büyük olanı ve mutfak kültürümüzü etkileyenin 1989 Bulgaristan’dan soydaşlarımızın geldiği göç hareketi olarak değerlendirdi.
“TRAKYA MUTFAĞI ÇOK ZENGİN”
Çalışmaları hakkında bilgi veren ve Trakya Mutfağının zenginliğini sağlayan unsurlar hakkında konuşan Çakır; “Trakya Mutfak kültürü konulu kitaplarım var. Köylerde araştırmalar yapıyorum, yöresel kitaplarım var. Alan araştırmacısıyım. Trakya Mutfağı ilgili çalışmalarımın büyük bir kısmını alan araştırmaları oluşturuyor. Köyleri dolaşıyorum, köylerden derlediğim bilgileri bir araya getiriyorum. Tabi köylerde yaşlı nüfusun azalmasıyla birlikte köylerde bilgi toplamakta zorlaşıyor. Trakya Mutfağı çok zengin bir mutfak kültürü. Bu zenginliği sağlayan birtakım unsurlar var. Bu unsurların başında da göçler geliyor. Göçler, mutfak kültürünün şekillenmesinde çok önemli bir olgu. Bu büyük göç hareketlerinin arasında Cumhuriyetle birlikte arada göç hareketleri de var bunların içerisinde en büyük olanı ve mutfak kültürümüzü etkileyeni 1989 Bulgaristan’dan soydaşlarımızın geldiği göç hareketini eklemek gerekiyor” dedi.
“TRAKYA MUTFAK KÜLTÜRÜNDE FARKLI İSİMLER KULLANILABİLİYOR”
Çakır, Trakya Mutfak Kültüründe farklı isimlendirmeler kullanıldığını ancak olmaması gerektiğini belirterek; “Fasulye bizim milli yemeğimiz dimi. Fasulye kelimesinin kökeni fasulyustur. O hangi dilde; Yunanca. Yunancadan bize geliyor. Mandıra Yunanca kökenli bir kelime. Trakya mutfak kültüründe farklı isimler kullanılabiliyor. Bu kültürel zenginlikler mutfak kültüründe olmaması gereken isimlerle karşımıza çıkabiliyor. Boşnak böreği ve mantısı diye yemekler var mı? Var ama aslında yok. Bütün Balkan coğrafyasında o mantıyı herkes yapıyor kimse Boşnak Mantısı demiyor. Biz niye diyoruz? Çünkü onlardan görüyoruz. Boşnakların da hoşuna gidiyor. İsimlendirilmeleri biz vermiyoruz toplum belirliyor. Tük kahvesi 80 yıl önce böyle bir isimlendirme yoktu. Tek çeşit kahve vardı, ‘kahve içmeye gidiyorum’ deniyordu. Yapım tekniğinden dolayı Türk kahvesi denildi ve ismi öyle kaldı” diye konuştu.
Konferansa, akademisyenler ve öğrenciler katıldı.
HİLAL PEKER