CHP Genel Başkan Başdanışmanı ve Milletvekili Okan Gaytancıoğlu 26 Nisan 2017 Çarşamba günü ilçemize gelerek geride bıraktığımız referandum sürecini değerlendirdi.
Sertkan YILMAZ
Havsa CHP ilçe başkanlığında gerçekleştirilen toplantıya CHP Havsa ilçe Başkanı Hasan Özel,il Genel Meclis Üyesi Fedai Işık, ilçe Gençlik Kolları Başkanı Erkun Baş,ilçe Kadın Kolları Başkanı Gülhan Memiş ve çok sayıda partili katıldı. 26 Nisan 2017 Çarşamba günü ilçemize gelerek geride bıraktığımız referandum sürecini değerlendiren Gaytancıoğlu yaptığı konuşmasında, ”Türkiye'de ciddi bir terör var.Halen şehitlerimiz var. Ciddi bir işsizlik var. Türkiye'de bir hükümet var, hükümetin sorunu yok. Hükümetin işsizlik ve terör sorununa çözüm üretmesi lazım.Bunu her fırsatta söylüyoruz. Hükümeti sürekli terörü çözmeye gerekirse birlikte hareket etmeye davet ettik. Ancak hükümetin aklında sadece referandum var. Her ay işsizlik rakamları açıklanıyor. Cumhuriyet tarihinde ilk defa yüzde 13'ü bulan ciddi bir işsizlik var. Özelikle 18 - 25 yaş arası gençlerde her dört gençten biri işsiz. Türkiye üreten bir ülke olsun, Türkiye'de fabrikalar çalışsın fabrikalar kapanmasın.Türkiye'nin insanları mutlu olsun. Gençler yurt dışına gitmeye çalışmasın gençler mutlu olsun . Bunu iktidara sürekli empoze etmeye çalıştık. Sürekli mecliste bunları gündeme getirmeye çalıştık. 11 milyon emeklimiz var emeklimiz açlık sınırının altında bir gelirle yaşıyor. Emeklimizin şartlarını iyileştirelim emeklilerimizle dalga geçmeyelim. 300 lira promosyon verdiniz.Bunu daha fazla nasıl arttıralım, emeklinin yaşam koşullarını nasıl daha fazla iyileştirelim diye her fırsatta emekliyi konuşalım diye uğraştık. 6 milyon esnafımız var. Esnafımız çok perişan durumda. Sefte yapmadığı günler oluyor. Sicil affı çıkaratalım dedik ve çıkardık. Sicil affını çıkardık ama esnafımız kredi çekemiyor. Çünkü esnaflarımızın bir çoğu geçmişte kırmızı belge yemişler kredi alamıyorlar.Sicilleri bozuk bunları düzeltelim. Esnafın daha fazla para kazanabilmesi için daha fazla vergisini ödeyebilmesi için bağkur primini ödeyebilmesi için çalışmalar yapalım dedik. 17 milyon çiftçimiz var.Çiftçilerimiz alın terinin karşılığını alamıyor. Bakın son günlerde gündeme gelen çay ithal ediyor, kırmızı biber ithal ediyor, mercimek ithal ediyor hale geldik. Herşeyi ithal ediyoruz. Nohut gibi temel gıda maddesi 15 lira olmuş. kurufasulye gibi temel gıda maddesi Türkiyede üretilmiyor artık dışarıda ithal ediliyor. Biz bu çiftçilerin sorunlarını çözelim dedik. Ama iktidarın aklı fikri Adalet ve Kalkınma Partisinin aklı fikri Türkiye'de anayasayı değiştirelim, rejimi değiştirelim, tek bir kişiye herşeyi bırakalım. Bize göre rejim değişiyor, iktidar partisi basit bir sistem değişikliği olarak geçiştirmeye çalışıyor. Peki o zaman niye televizyon kanallarını kapatıyorsun. Neden basının yayın yapmasını, eşit şartlarda tartışma ortamını neden yasaklıyorsunuz? Bunların gerekçelerini kamuoyuyla paylaşamadık bile. Bu yanlı bir propaganda süreci oldu. Ciddi bir iktidar baskısı ile karşı karşıya kaldık. Bütün bürokratlar sahaya indi. Cuma günü Türkiye Tarım Kredi Kooperatifleri'nin genel müdürü bütün çiftçilere mesaj atıyor. Parayı nereden buluyor? 16 Nisan'da referandumda evet oyu verin diye mesaj atamazsın. Bunlarla mücadele ettik. Anadolu'nun her yerinde 100 bilboardda evet varsa 1 hayır vardı. Neden? Biz iktidarla, hazineyle nasıl yarışalım? Hayır diyenler sosyal medyada bile cezalandırıldı. Dolayısıyla biz her alanda engellendik. Cumhuriyet Halk Partisi olarak amacımız 18 maddelik değişiklik teklifinin aslında bir sistem değişikliği değil bir rejim değişikliği olduğunu herkese anlatabilmekti. 16 nisan'da Türkiye Cumhuriyetin'de 49 milyon kişi sandığa gitti. Ama onun öncesinde yaklaşık 45 günlük bir propaganda süreci yaşandı ki ben hepinize çok teşekkür ediyorum. Birlikte mücadele ettik. Birlikte herkesi bilgilendirdik. Özellikle kadınlarımız ev ev sokak sokak herkesle konuştular. Biz bu seçimlerde bu hilelerin bu kadar olacağını bilmiyorduk. Akp'nin iktidar olduğu yıllardan beri oyların çalındığını, trafolara kedilerin girdiğini biliyorduk. Çok iyi hazırlandık. Her sandıkta 1-2 görevlimiz duracak dedik. Biz çok ciddi önlemler aldık. Seçim sistemini partimize kurduk. Sonuçları YSK'nın sonuçlarıyla karşılaştırdık. Ama YSK'nın böyle bir olay yapacağını bilmezdik. Gündüz seçimler başlamış, YSK bir mesaj atıyor ve 'mühürsüz zarflar ve oy pusulaları geçerli olacak'. Bu karar nerede? Mesaj atıyorsun ama YSK'nın web sitesinde yok. YSK'nın kararları arasında böyle bir karar yok. Bu kadar olanaksızlığa rağmen devletin bütün gücüne rağmen biz gerçek gücümüzü gösterdik. Hiçbir araya gelmemiş bugüne kadar beraber siyaset yapmamış kişiler Türkiye Cumhuriyetinin ve Atatürk'ün doğrultusunda birleşerek Hayır platformunu oluşturdular. Ve dediğim gibi resmi rakamlar bugün yarın açıklanacak. Ancak bir hile yapıldığı ve şahibeli bir seçim olduğu ortadadır. Cumhuriyet Halk Partisi buna karşıdır. Cumhuriyet Halk Partisi iç hukuk yollarının tamamını deneyecektir. Sizinde takip ettiğiniz gibi öncelikle yüksek seçim kuruluna başvurduk. Hemen bir iki günlük itiraz süremizi doldurduk. Sandık bazındada başvurularımızı yaptık. Oradan red cevabı geldi. Danıştaya başvurduk oradan red cevabı geldi. Bugün yarın anayasa mahkamesine başvuracağız ve Avrupa insan Hakları Mahkemesi yolu açıktır. Türkiye Cumhuriyeti malesef kötü yönetiliyor. Dün Avrupa Birliği bir karar alarak Türkiye'yi 13 yıl geriye götürdü. Türkiye yeniden gözlemci statüsüne alındı. Denetlenen ülke konumuna tekrar getirildi. "Türkiye'de demokrası hukukunun olmadığını biliyoruz. Biz Cumhuriyet Halk Partisi olarak sonuna kadar Hayır oyu veren vatandaşların hakkını hukukunu koruyacağız. Ve bu Hayır platformunun sonuna kadar bozmadan tüm bundan sonra ki süreçte beraberce devam ettireceğiz. Örneğin bundan sonra yerel seçimler vardır, genel seçimler var ve hatta muhtarlık seçimlerinde bile bu hayır platformunu inanın canladıracağız. Gücümüz vardır. Cumhuriyet Halk Partisi örgütleri ciddi anlamda başarılı bir referandum çalışması yapmıştırlar.”dedi.