EÇGD Başkanı Ayten Eren, Edirne ve ilçelerinde son bir yılda açıklanan toplam 18 türbinli RES projesi ile bölgede toplam 344 türbin kurulmasının planlandığına dikkat çekerek; projelerde doğa ve insan sağlığının gözetilmesi gerektiğini vurguladı.
Edirne Çevre Gönüllüleri Derneği (EÇGD) Yönetim Kurulu Başkanı Ayten Eren, başta Keşan, Uzunköprü ve Enez ilçeleri olmak üzere Edirne’nin çeşitli bölgelerinde 2023 yılından günümüze kadar duyurulan Rüzgâr Enerji Santrali (RES) projeleri ile ilgili açıklama yaptı.
Eren, Edirne genelinde 2023 yılının başından günümüze kadar Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı Çevresel Etki Değerlendirmesi (ÇED) İzin ve Denetim Müdürlüğü tarafından toplam 18 adet RES proje başvurusunun duyurulduğunu belirtti. RES projelerinde yer alan rüzgâr türbini sayısının ise toplam 344 olduğunu söyleyen Eren, ÇED süreci başlatılan projelerin arazi seçimlerine dikkat çekti.
“DOĞA VE İNSAN YARARI GÖZETİLMEDİĞİNE TANIK OLUYORUZ”
Türkiye’nin enerji üretimindeki uygulamaları hatırlan Eren; “Enerji üretiminde fosil yakıtların kullanılmasının doğada yarattığı kirlilik ve tahribatlardan sonra, alternatifi yenilenebilir ve temiz enerji olarak sunulan RES ve GES’in de ülkemizdeki uygulamalarında doğa ve insan yararı gözetilmediğine sıkça tanık olmaya başladık. Arazi seçiminde tarım arazilerinin korunması, insan yerleşimlerine yakınlığı, ses ve gürültü, elektromanyetik zararlar oluşturması, ekili dikili alanlara ve çevrede yaşayan hayvanlara vereceği zararlardan çok şirket yararı gözetildiği için Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı’nca yeterince fizibilite çalışmaları yapılmadan yüksek oranlarda ‘ÇED gerekli değildir’ kararı çıkmaktadır” ifadelerini kullandı.
“RÜZGÂR TÜRBİNİ SENDROMU ORTAYA ÇIKABİLMEKTEDİR”
Eren, Trakya bölgesinin yapısına dikkat çekerek; “Trakya’mız genelde düz ovalık ve birbirine yakın yerleşimli köylerden oluşmaktadır. Yerleşim alanlarına yakın olan RES’lerin gürültü, düşük frekanslı ses ve gölge etkileri nedeniyle meydana gelen ve ‘Rüzgâr Türbini Sendromu’ olarak adlandırılan sağlık sorunları olarak kulak çınlaması, baş dönmesi atakları, dengesizlik, çarpıntı, bulantı, sinirlilik gibi sonuçlar ortaya çıkabilmektedir. Bilim dünyası, RES’lerin insan ve çevreye sağlığına vereceği olası zararlar nedeniyle bunların karalardan çok deniz içine yerleştirilmesi gerektiği üzerine tezler geliştirirken; bizim Bakanlığımız ülkemizin tahıl deposu olan Trakya’da bu hassasiyetin oldukça uzağında olup teşviklerle şirketleri ihya etmeyi sürdürmektedir” dedi.
“DOĞAL ALAN VE İNSAN SAĞLIĞI OLUMSUZ ETKİLENECEKTİR”
2023 yılından günümüze kadar Edirne ve ilçelerinde toplam 18 türbinli RES projesinin Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı’na başvuru yaptığını belirten Eren; “Bu projelerin tamamının toplam rüzgâr türbini sayısı ise 344’e ulaşıyor. RES kurulumları sırasında verimli Trakya toprakları üzerinde ve çevresinde inşaat sırasında ve bitiminde ortaya çıkacak olan hafriyat, katı atık, atık yağ, gürültü kirliliği, türbinlerin yaratacağı elektromanyetik alan ile hem doğal alan, hem de insan sağlığı olumsuz yönde etkilenecektir” sözlerine yer verdi.
“YAKIN YERLEŞİMLERDE YAŞAYANLARA ANLATILMALI”
Eren, proje alanlarına yakın yerleşimlerde yaşayan vatandaşlara RES’lerin olumlu ve olumsuz yönlerinin anlatılması gerektiğini belirterek; “Edirne Çevre Gönüllüleri Derneği olarak bu proje alanlarına yakın yerleşimde yaşayanlara RES’lerin olumlu ve olumsuz yönleri anlatılarak görüş ve önerilerinin alınmasını, zaten yetersiz çalışmalardan ibaret olan proje tanıtım dosyalarına bakarak şirketlerden yana alınan kararların kamu yararına olmadığını söylüyoruz. Aksi takdirde Trakya topraklarını ve insan sağlığını riske sokacağını, halkın onayı alınmamasının sağlıklı yaşam haklarının gasp edileceği anlamına geldiğini bildiriyoruz” diye konuştu.
UĞUR AKAGÜNDÜZ