Açıklamada, küresel sermayenin derecelendirme kuruluşlarının, hükümetin yüksek faiz politikaları ve çalışanların gelirini düşüren ekonomi yönetimini övdüğü, bu sayede Türkiye'nin kredi notunun artırıldığı belirtildi. Ancak, emeğiyle geçinen halkın gelirinin giderek düştüğü ve temel ihtiyaçlarını karşılamada yaşadığı zorlukların tahammül edilemez hale geldiği vurgulandı.
Hükümetin geçtiğimiz hafta açıkladığı üç yıllık Orta Vadeli Program’da (OVP), enflasyonun düşürülmesi ve büyümenin devam ettirilmesi arasında bir çelişki bulunduğuna dikkat çekilen açıklamada, hükümetin enflasyonun bu yıl yüzde 41,5’e, 2025’te yüzde 17,5’e, 2026’da ise yüzde 9,7’ye düşürüleceğini iddia ettiği, ancak 2021 OVP’de 2022 yılı için yüzde 9,8’lik enflasyon hedefi koymasına rağmen enflasyonun yüzde 64’e yükseldiği hatırlatıldı.
OVP’de çalışanların gelir kayıpları ve yüksek vergilerden bahsedilmemesi eleştirilirken, hükümetin hangi kesimlere destek sağladığının netleştiği ifade edildi. "Sabredin", "Az kaldı", "Her şey düzelecek" söylemlerinin halk nazarında etkisini yitirdiği ve hükümetin güven kaybettiği vurgulandı.
Türkiye İstatistik Kurumu'nun 2023 verilerine göre toplumun yüzde 31’inin yoksulluk veya sosyal dışlanma riski altında olduğu, Birleşmiş Milletler 2023 Sürdürülebilir Kalkınma Raporu’nda ise beş yaş altı çocukların yüzde 5,5’inin bodurluk sorunu yaşadığı bilgisi paylaşıldı. Yeni eğitim-öğretim yılının derin yoksulluk koşullarında başladığı belirtilirken, okula giden çocukların yeterli ve dengeli beslenme sorunlarının sağlık çalışanlarının önemli bir gündemi olacağı belirtildi.
Açıklamada, toplumun sağlıklı yaşama hakkı, temel besinlere ulaşma, yeterli ve dengeli beslenme, sağlıklı barınma, temiz içme ve kullanma suyuna erişim, giyinme, ısınma, yıkanma ve temiz bir çevrede yaşama gereksinimlerinin derin yoksulluk nedeniyle karşılanamadığı ifade edilerek, bunlar olmadan sağlıklı bir yaşamdan bahsedilemeyeceği kaydedildi. Sağlık çalışanlarının bu adaletsiz ve eşitsiz düzene itiraz etmesinin mesleklerinin bir gereği olduğunun altı çizildi.
Edirne Tabip Odası, sağlık çalışanlarının ücretlerinden yapılan yüksek vergi kesintilerine karşı 27 haftadır sürdürülen mücadelenin bu hafta da devam ettiğini duyurdu. Sağlık çalışanları olarak bu adaletsiz vergi uygulamasına karşı temel taleplerinin, her ay sabit kalmak koşuluyla en fazla yüzde 15 vergi kesinti oranlarının hayata geçirilmesi olduğunu belirten oda, tüm çalışanları bu derin yoksullaşmaya, gelirde ve vergide dayatılan adaletsizliğe karşı ses vermeye ve her çarşamba düzenledikleri eylemlere katılmaya davet etti.
HABER MERKEZİ