Edirne’de Sultan II. Bayezid Külliyesi’nin UNESCO Dünya Miras Kalıcı Listesi’ne girmesi için adaylığının değerlendirilmesi toplantısı yapıldı. Külliyede düzenlenen toplantıda, adaylık süreci ile ilgili görüşler sunuldu.
Edirne’de Kültür ve Turizm Bakanlığı ile Trakya Üniversitesi işbirliğinde UNESCO Dünya Miras Sözleşmesi ve Sultan II. Bayezid Han Külliyesi’nin Dünya Miras Listesi’ne Adaylığının Değerlendirilmesi konulu toplantı gerçekleştirildi.
Trakya Üniversitesi Sultan II. Bayezid Külliyesi Sağlık Müzesi’nde düzenlenen toplantıya Trakya Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Erhan Tabakoğlu, Edirne Vakıflar Bölge Müdürü Ahmet Saraç, akademisyenler ve kentteki bazı sivil toplum örgütlerinin temsilcileri katıldı.
Kültür ve Turizm Bakanlığı Kültür Varlıkları ve Müzeler Genel Müdürlüğü Dünya Miras Alanları Şubesi Müdürü İpek Özbek ile Şube Kültür ve Turizm Uzmanı Dr. Şule Kılıç Yıldız’ın konuşmacı olarak katıldığı etkinlik, Türkiye Cumhuriyeti’nin kurucusu Mustafa Kemal Atatürk, silah arkadaşları ve tüm şehitler anısına 1 dakikalık saygı duruşu ve İstiklal Marşı’nın okunması ile başladı.
“MEDENİYETİMİZİ ANLATAN EN İYİ ESER”
Sultan II. Bayezid Han Külliyesi’nin UNESCO Dünya Mirası Listesi’ne girişi için düzenlenen programın açılış konuşmasını Rektör Tabakoğlu yaptı. Tabakoğlu, Trakya Üniversitesi’nin, Edirne gibi bir payitahtın üniversitesi olduğunu söyleyerek; “Böyle olunca şanslı. II. Bayezid Külliyesi, üniversitemize verilmiş. Olmadık bir şey ama Vakıflar onu vermiş. İyi ki de vermiş. Kurşunları dökülmüşken, çok zor durumdayken üniversite burayı almış, tadil etmiş, müzeye dönüştürmüş ve geliştiriyor. Sadece burası değil; Mimar Kemalettin eseri Karaağaç Yerleşkemiz, Mimarlık Fakültemiz eski bir taşkışla, İtalyan Kilisesi’ni bünyemize aldık ki orayı en güzel şekilde muhafaza ederiz diye. Sarayiçi'ndeki Süvari Kışlaları da bizimdi. Yaptığımız görüşmelerle de orayı Milli Saraylar’a vererek Edirne'nin gelişimi için katkıda bulunduk. Tabii burası üniversite olunca sorumluluk çok yüksek oluyor. Özellikle bu eseri, medeniyetimizi en iyi anlatan bir eser gibi görüyorum. Eski cami yapılıyor, 50 yıl sonra Üç Şerefeli Camii yapılıyor, 50 yıl sonra bu eser yapılıyor, 75 yıl sonra da Selimiye yapılıyor. Aslında burası bir tarihi, küçük yerde beylikten imparatorluğa geçişimizi gösteren, genişlemeyi, büyük düşünmeyi bize öğreten bir tesis” ifadelerini kullandı.
“BÜYÜK DÜŞÜNÜLEN BİR PROJE”
Sultan II. Bayezid Külliyesi’nde büyük bir düşünülmüşlüğün olduğunu söyleyen Tabakoğlu; “Ortada bir camisi var. Revaklı avlusu var. Hemen yanında herkesin doyurulduğu bir imarethane var. İçinde fırınları var. Yan tarafta bir mumhanesi var. Tabhanesi var. 3 gün misafir kabul ediliyor. Hemen yanında bir şifahanesi var. Medresesi var. Günümüze gelmeyen hamamı var. Sıbyan mektebi, mehterhanesi var. Büyük düşünen, büyük bir proje yapan, bunu gerçekleştiren ve hemen sarayın yanı başında yapan, ilme verdiği gösteren ki altmışlık bir medrese var burada, zamanın en ileri tıp hekimleri burada yetişiyor. İnsanların karnını doyuran, sağlığına bakan, onları iyileştiren, misafir eden, üstelik bunu ücretsiz yapan çok büyük bir medeniyetin nişanesi burası ve kim görse etkileniyor” dedi.
“ÜNİVERSİTE ELİNDEN GELEN GAYRETİ GÖSTERİYOR”
Tabakoğlu, Trakya Üniversitesi’nin Sultan II. Bayezid Külliyesi’nin bakımı için elinden gelen gayreti gösterdiğini belirterek; “Bu imaret kısmı da bize nasip oldu. Sayın Cumhurbaşkanımızın eşi hanımefendi ve Büyük Millet Meclisi Başkanımızla 2 yıl kadar önce burası açıldı. Her alanı güzelleştirmeye çalışıyoruz. Burası açılınca içeride bir ikram sofrası ortaya çıktı. Orada mahallenin hanımlarına dersler olmaya başlandı ve en sonunda birkaç hafta önce tıbbi aromatik bitki bahçesini hemen avlumuzun kenarına açmak nasip oldu. Çünkü buraya yakışırdı. Tarihi kayıtlarda da orada tıbbi aromatik bitkilerin ekildiğini öğrendik ve tarihin tekrar yaşaması için bunu yaptık” sözlerine yer verdi.
“LİSTEYE GİRİLMİŞTİ AMA DEVAMI GEREKİYORDU”
Sultan II. Bayezid Külliyesi’nin UNESCO Dünya Mirası Geçici Listesi’ne girdiğini hatırlatan Tabakoğlu; “Miras listesine girilmişti. Ama bunun bir devamı gerekiyordu. Belki de biraz gecikmiş bir süreçti. Kıymetli uzmanlarımız aramızda ve hızlanması için bize yol gösterecekler. Gayret göstereceğiz ki emanetimize en güzel şekilde davranalım” diye konuştu. Tabakoğlu’nun ardından toplantıda Özbek ve Yıldız sunumlarını gerçekleştirdiler. Toplantı, soru ve cevap bölümü ile sona erdi.
UĞUR AKAGÜNDÜZ