EDESOB Başkanı Cingöz; “Kara Kış Olacak”

EDESOB Başkanı Kemal Cingöz, yaz mevsimiyle Edirne’de yaşanan turizm ve tarım sezonlarının ekonomik etkilerini değerlendirdi. Cingöz, Eylül ayının ardından turizm ve tarımdaki girdilerin azalacağına dikkat çekerken; “Önümüz kış, hem de kara kış olacak” dedi.

Haber Giriş Tarihi: 15.08.2024 15:03
Haber Güncellenme Tarihi: 15.08.2024 15:03

Edirne Esnaf ve Sanatkârlar Odaları Birliği (EDESOB) Başkanı Kemal Cingöz, yaz mevsimiyle birlikte kentte bir arada yaşanan turizm ve tarım sezonlarının ekonomiye geri dönüşü ile ilgili açıklama yaptı.

Cingöz, yaz mevsiminde Avrupa’da yaşayan Türklerin sınır kapılarından giriş ve çıkışlarının etkisi, tarım ürünlerinin hasadının kente ekonomik yansıması, özellikle Bulgaristan’dan gelen turistlerin katkısı ile birlikte Türkiye ve Bulgaristan hükümetlerinin uygulamaları konularına dikkat çekti.

“ESAS SIKINTI BU DÖNEMDEN SONRA ORTAYA ÇIKACAK”

Cingöz, yaz mevsiminde turizm ve tarımdaki ekonomik gelişmelerle birlikte piyasada belirli bir oranda para döngüsü oluşsa da özellikle Ekim ayı ile birlikte maddi sıkıntıların ortaya çıkabileceğini söylerken; “Şu anda tarladan her türlü ürün çıktı. Tarlada sadece ayçiçeği, çeltik ve pancar kaldı. Bunların dışındaki bütün ürünler piyasaya sürüldü. Ucuz ya da pahalı olsa da alım ve satım sonucu piyasada bir hareketlilik var. Bununla birlikte turizm sezonundayız. Turizm sezonundan dolayı şu anda iyi kötü bir döviz girdisi var. Gurbetçilerin Türkiye’ye geldiği dönemdeyiz. Yarın bunların hiçbiri olmayacak. Esas sıkıntı, bu dönemden sonra ortaya çıkacak” ifadelerini kullandı.

“HERKES GARDINI BUNA GÖRE ALSIN”

Edirne’deki sınır kapılarından Türkiye’ye giriş ve çıkış yapan Avrupa’da yaşayan Türklerin, bu sezon da ülkeye döviz bıraktığını belirten Cingöz; “Mutlaka döviz bırakmıştır ama elimizde istatistik olarak bilgi yok. Ama ben de görüyorum; gurbetçiler, ‘Türkiye’de fiyatlar artmış’ diyorlar. Şu anda Bulgar turistlerin de gelişinde azalma var. Biz bunu gurbetçilerden dolayı sınır kapılarındaki yoğunluğa bağlıyoruz. Ama Bulgaristan’daki fiyatlar ile Türkiye’deki fiyatlar arasındaki avantaj kaybolduğundan dolayı gelmiyorlarsa, gurbetçi sezonu bittikten sonra da gelmeyecekler demektir. Herkes gardını buna göre alsın. Önümüz kış, hem de kara kış olacak” dedi.

“FİYATLARI ARTTIRAN EMEKLİ YA DA ASGARİ ÜCRETLİ DEĞİL”

Cingöz, Türkiye’deki ürünlerde fiyat artışlarının durmak bilmediğini söylerken; “Her ne kadar hükümet enflasyonu düşürmek için tedbir alıyorsa da fiyatlar bir türlü durmuyor. Fiyatların artmasını sağlayan da emekli, asgari ücretli veya sabit ücretli değil. Bu ülkede yüzde 20-25 oranında bir segment var. Parayı harcayan onlardır. Onlar için fiyatların ne olduğu hiç önemli değildir. Çünkü çok ciddi paralar kazanıyorlar. Bu faizler düşmediği sürece fiyatlar da stabile gelmez. Havadan para kazananlar da harcamayı durdurmaz” sözlerine yer verdi.

“VATANDAŞA HİÇBİR FAYDASI OLMAZ”

Yurt dışından alışverişte vergi oranlarının artırılmasını da değerlendiren Cingöz; “Bunun da etkisi olacak. Çünkü Avrupa Birliği ülkelerinden herhangi bir ürün alırsan yüzde 30 gümrük vergisi ödeyeceksin. Avrupa Birliği ülkesi olmayanlardan alırsan yüzde 60 gümrük vergisi ödeyeceksin. Bugün 100 Avroluk bir ürün alıyorsan, 60 Avro da gümrük vergisi ödeyeceksin. İç piyasada fiyatlar dengelendiği zaman esnafa faydası olur. Ama vatandaşa hiçbir faydası olmaz, zararı olur. Vatandaş, bireysel olarak oradan almış olduğu ürüne yüzde 60 gümrük vergisi ödediği zaman, buradaki fiyatın üzerine çıkıyorsa esnafa faydası olur. Burada önemli olan, bu vergi ithalat yapan firmalarda da uygulanacak mı? İthalat yapan firmalara belirli ölçekte gümrük vergisinden muafiyet getirebilirler. O zaman da esnafa çok fazla faydası olmaz” dedi.

“BÜTÜN YÜK TÜKETİCİNİN SIRTINA BİNİYOR”

Cingöz, Türkiye’den yurt dışına çıkış harçlarının 150 TL’den 500 TL’ye yükseltilmesinin de tüketiciye yansıyacağını söylerken; “150 TL’den 500 TL’ye çıktı. Hatta ilk etapta 3 bin TL, bin 500 TL konuşuldu ve sonunda 500 TL’de karar kılındı. Vatandaş buradan oraya çıkarken ticaret yapmak için gidiyorsa 500 TL çıkış parası ödeyecek. Bu kime yansıyacak? Ticaretini yapan kişi, bunu ürüne yansıtacak. Sonunda bütün yük tüketicinin sırtına biniyor. Burada mağdur olan tüketicilerdir. Ama bazı tüketiciler için de fiyatların ne olduğunun hiçbir önemi yok” ifadelerine yer verdi.

“FİYAT AVANTAJI KALKTIĞINDA GELMEYECEKLERDİR”

Bulgaristan’dan Edirne’ye gelen turistlerin de sayısında yaşanan azalmanın bir diğer sebebinin ise Bulgaristan hükümetinin 7 Levalık uygulaması olduğunu belirten Cingöz; “Bunun da etkisi var. Bulgaristan’dan buraya turistik amaçla gelenler için bunda bir sıkıntı yok. Onlar yine gelecekler. Ama buraya gelenler, avantajlı diye alışveriş yapıyordu. Bir kısmı kendisi tüketiyordu, bir kısmı da orada satıyordu. Fiyat avantajı ortadan kalktığında gelmeyeceklerdir” dedi.

“EYLÜL AYINDAN SONRA NE OLACAĞINI GÖRECEĞİZ”

Cingöz, hükümetin sıkı para politikasının dezavantajlı grupları etkilediğine dikkat çekerek; “Şimdi çarklar iyi kötü bir şekilde dönüyor. Esas Eylül ayından sonra ne olacağını göreceğiz. Ekim’den sonra sebze fiyatları kaça çıkacak? Şu anda sebze var. Bazıları satamıyor ve çöpe atıyor ya da hayvanlara yediriyor. Ekim’den sonra bunların hiçbiri tarlada olmayacak, hepsi seralarda yetişecek. Tarlada yetişen ürün ile serada yetişen ürünün üretim maliyeti eşdeğerde değil. Eşdeğerde olsa bile bugün Karaağaç’ta yetişen bir domatesi buraya getirmek ile Antalya’da yetişeni getirmek arasındaki gider arasındaki farkı düşünüyor muyuz? Vatandaşın alım gücü her geçen gün düşüyor. En düşük emekli maaşı 12 bin 500 TL. Elektriğe ve doğal gaza yüzde 38 zam geldi. Ne oldu? Hükümet, sıkı para politikası uygulamanın peşinde. Sıkı para politikası sadece dezavantajlı grupları etkiliyor. Avantajlılar için hiç önemli değil” sözlerine yer verdi.

UĞUR AKAGÜNDÜZ