Türk Mühendis ve Mimar Odaları Birliği (TMMOB) Tekirdağ Şube Başkanı Aykut Akdağ, 6 Şubat 2023 tarihinde Kahramanmaraş merkezli depremlerin 1’inci yılı ile ilgili Edirne İnşaat Mühendisleri Odası’nda basın açıklaması yaptı.
Akdağ, 6 Şubat depremlerinde hayatını kaybeden vatandaşları rahmetle anarak, aynı ihmaller nedeniyle bir daha aynı acıları yaşamamak için kaybedecek tek bir günün olmadığını hatırlattı. Akdağ, bugüne kadar alınmamış tedbirlerin alınması için derhal harekete geçilmesi, güvenli ve sağlıklı yapılaşma için çalışmalar yapılması gerektiğini ancak geleceğe umutla bakılmasını sağlayacak ciddi bir çalışmanın yapıldığını söylemenin pek mümkün olmadığını söyledi. Sağlıklı ve güvenli binaların planlı ve denetimli bir yapılaşmayı gerektirdiğini belirten Akdağ, yer seçimi yanlışlıklarından sorunlu imalatlara kadar pek çok konunun denetim ve planlama hizmetlerinin yeterince yapılamadığı kuşkusunu doğurduğunu söyledi.
“YIKIMIN TEKNİK 6 ANA NEDENİ “
Akdağ, yıkımın teknik nedenlerini 6 ana başlıkta sıralayarak; ”Her büyük depremde olduğu gibi bu depremlerde de yaşanan yıkımın teknik nedenlerini 6 ana başlıkta sıralaya biliriz. Birincisi, zayıf zemin koşulları, ikincisi malzeme zafiyetleri, üçüncüsü konstrüktif zafiyetler, dördüncüsü yapı düzensizliklerinin yarattığı hasarlar, beşincisi sonradan yapılan bilinçsiz tadilat ve müdahaleler, altıncısı ise yıpranmışlık ve bakımsızlıktır. Bu sebeplerin birden fazlasının bir araya gelmesi hasar ve yıkım oranlarını artırmaktadır. Ancak her depremde aynı sebeplerden dolayı can kayıpları ve yıkım ortaya çıkıyorsa ortada tüm bu teknik sorunların üstünde Sistemsel Zafiyetler var demektir ve siyasi irade bu sorumluluğu üstlenmekten ısrarla kaçınmaktadır. Sorumluluktan kaçınmak bir yana yapılaşma sistemini ve kültürünü değiştirmek için hiçbir anlamlı adım atmamaktadır” dedi.
“AFETE MÜDAHALENİN DEVAMINDAKİ AŞAMALARINDA DA KRİZ YÖNETİLEMEMİŞTİR”
Afet sonrası eksikliklerin giderilmeye çalışılmış olsa da devamındaki aşamalarında krizin yönetilemediğini belirten Akdağ; “Ülkemizde milat olarak kabul edilen Marmara depremlerinden bu yana geçen 24 yıllık zaman diliminde atılan adımlar, yapılması gerekenlerin yanında son derece zayıf kalmıştır. Son yıllarda Elazığ ve İzmir’de meydana gelen göreli olarak sınırlı depremlerde bile ortaya çıkan yıkımın boyutları adeta birer uyarı niteliğinde olmasına rağmen depreme hazırlık konusunda zafiyetler görmezden gelinmiş, sonuçta Şubat 2023 Depremlerinin büyüklüğü bahane edilerek yüzbinlerce konutun yıkımı veya ağır hasarlı hale gelmesi ilahi takdirle izah edilmiştir. Afet sonrası arama-kurtarma, yardım ulaştırma, beslenme ve acil barınma ihtiyaçlarını karşılama çalışmalarında kamu gücünün sınıfta kaldığı, geçmiş depremlerden ders alınmadığı tüm kamuoyunun malumudur. Yurttaşlarımızın dayanışma bilinci ve gönüllü çalışmalarının büyük katkısıyla depremin ilk elden yaralarının sarılması konusunda eksiklikler giderilmeye çalışılmış olsa da afete müdahalenin devamındaki aşamalarında da kriz yönetilememiştir” dedi.
“YETKİN MÜHENDİSLİK UYGULAMASINA GEÇİLMELİDİR”
Akdağ, depremlerin felakete dönüşmesini önlemek için hayata geçirilmesi gerekenlere değinerek; “Ülkedeki riskli yapı stoku belirlenmeli, yapı envanteri çıkarılarak belirli bir risk sırası ile tüm binaların deprem güvenliğinin belirlenmesi zorunlu hale getirilmelidir. Kentsel dönüşümde kamu yararı gözetilmeli, rant odaklı kentsel dönüşüm anlayışı terk edilmelidir. Dönüşüm sosyal, ekonomik ve mekânsal gelişmenin bir bütünü olarak ele alınmalıdır. Yetkin mühendislik uygulaması muhakkak hayata geçirilmelidir. İnşaat mühendisliğinin ilgi alanına giren konularda halkın güvenli yaşam hakkının korunması ve mühendisliğin gerekliliklerinin yerine getirilmesi amacıyla bilgili, deneyimli ve etik kurallara bağlı mühendisler eliyle yapılabilmesi için, meslek kuruluşlarının sorumluluğunda yetkin mühendislik uygulamasına geçilmelidir” diye konuştu.
“EDİRNE’DEKİ YAPI STOĞUMUZU BİLEMİYORUZ”
Edirne Kent Konseyi Başkanı ve yüksek inşaat mühendisi Nihat Çolak, Edirne’de binaların güvenlik durumunu bilemediklerini belirterek; “Edirne’deki yapı stoğumuzu bilemiyoruz. Yapı envanterimiz yok. 1999 öncesi yapılan ne kadar yapımız var. Mevcut yapılarımızın ne kadarı güvenli? Deprem meselesi bir kamusal meseledir. Edirne Kent Konseyi olarak talebimiz Edirne’deki yapı envanterimizin çıkarılması ve yapılarımızın ön incelemelerinin ön taramalarının da kamu eliyle yerel yönetimler veya merkezi yönetimler vasıtasıyla vatandaşa bırakılmadan yapılması. Kent Konseyi olarak da biz üzerimize düşeni yapmakta hazırız. Mühendislik hizmeti yeterli alınmayan yapılarda ne yazık ki risklerimiz büyük. Edirne aktif bir fay hattı üzerinde olmayabilir ama etkilenen bir bölgede ve binaların güvenli durumunu henüz daha bilemiyoruz. Kentimizin dirençli hale getirilmesini talep ediyoruz. Bu konuda da üzerimize düşeni yapmak istiyoruz” diye konuştu.
HİLAL PEKER