‘www.batiekspres.com’ haber sitesine konuşan Aktaş, özellikle temel gıda ürünlerindeki artışlara dikkat çekerek, “TÜİK verileri halkın yaşadığı gerçek enflasyonu yansıtmıyor. Vatandaş, markete gittiğinde, fatura ödediğinde ya da günlük harcamalarını yaparken çok daha yüksek oranlarda fiyat artışlarıyla karşı karşıya kalıyor. Bu şartlar altında hayat pahalılığı her geçen gün daha da katlanılmaz hale geliyor” dedi.
En düşük emekli maaşının 12 bin 500 TL, asgari ücretin ise 17 bin TL olduğu mevcut ekonomik düzende, bu rakamlarla geçinmenin imkânsız olduğunu belirten Aktaş, şunları ekledi:
“Bugün asgari ücretle ya da emekli maaşıyla geçinmek adeta mucizeye dönüştü. Temel gıda, kira, elektrik, su ve doğalgaz gibi zorunlu harcamalar, maaşların neredeyse tamamını götürüyor. Üstelik bir de beklenmedik sağlık harcamaları ya da eğitim masrafları gibi ekstra yükler bindiğinde, vatandaş iyice çaresiz kalıyor. Bu ücretlerle insanlar nasıl geçinecek, nasıl birikim yapacak? Sosyal devletin görevi, vatandaşını bu kadar zor bir duruma düşürmemek olmalıdır.”
Aktaş, hükümete çağrıda bulunarak, emekli maaşlarının ve asgari ücretin gerçek enflasyon oranlarına göre yeniden düzenlenmesi gerektiğini ifade etti. Ayrıca, halkın alım gücünü artıracak yapısal reformların bir an önce hayata geçirilmesi gerektiğini belirtti.
ERGİN SÖZER