İYİ Parti Edirne Milletvekili Mehmet Akalın, Hamdi Sedefçi’nin aday adaylığı açıklaması öncesi yerel seçim gündemine dair açıklamalarda bulundu. Akalın; “Seçimlere özü başımıza girmek istediğimizden dolayı söylenmedik laf bırakılmadı, linçe uğradık” dedi.
İYİ Parti Edirne Milletvekili Mehmet Akalın, Edirne İl Başkanlığı’nda Hamdi Sedefçi’nin Belediye Başkan adaylığı açıklaması öncesi yerel seçim gündemine dair açıklamalarda bulundu.
Akalın, İYİ Parti’nin 31 Mart tarihinde yapılacak olan yerel seçimlere herhangi bir ittifaka dahil olmadan tek başına katılacak olmasından dolayı hem iktidar cenahı, diğer taraftan da muhalefet tarafından söylenmedik laf bırakılmadığını, linçe uğradıklarını söyledi. Akalın; “Siyasi partiler seçim kazanmak ve iktidarı ele geçirip kendi bildikleri, yaptıkları çalışmalar doğrultusunda ülkeyi yönetmek için kurulur. Biz de bunun için kurduk İYİ Parti'yi. İYİ Parti'yi biz bilmem ne şehrinde belediye başkanlığı kazandırmak için kurmadık veya başka bir partiyi iktidara taşımak için de kurmadık. Bir siyasi partinin seçimlere hür ve müstakil olarak, özü başına girmek istemesi kadar doğal bir şey olabilir mi? Bundan daha doğal bir şey olabilir mi? Biz kendi başımıza seçime girmek istiyoruz. Bunu istememizden dolayı gerek bir tarafta iktidar cenahı, diğer taraftan da muhalefet tarafından söylenmedik laf bırakılmadı. Linçe uğradık. Efendim niye AK Parti'yi kazandıracakmışız? Bizim gayemiz AK Parti'yi kazandırmak veya kaybettirmek değil. Bizim gayemiz; İYİ Parti'nin kazanması. Onun için de biz, bildiğimiz doğrulardan vazgeçmeyeceğiz, bildiğimiz gerçekleri söylemekten vazgeçmeyeceğiz” ifadelerini kullandı.
“BİZ DOĞRU OLANI YAPTIK”
Irak’ın kuzeyinde 12 askerimizin şehit olması konusunda yas ilan edilmemesini eleştiren, bildiriyi imzaladıkları için de eleştirildiklerini belirten Akalın, “Sizce neyi yanlış yaptık biz?” dedi. Akalın; “12 şehidimiz vardı geçen günlerde ve çok büyük bir üzüntü içerisindeydik. Ülkenin ne yapması gerekiyordu? Yürütmenin yas ilan etmesi gerekiyordu ve biz bunu söyledik. Bizim yapacağımız iş değil yas ilan etmek. Yas ilanını yürütme yani Cumhurbaşkanı ilan edecek. Ettiler mi? Etmediler. Meclis böyle durumlarda, bu kadar şehidimizin olduğu durumlarda bütün dünyaya şunu söyler; 'Biz millet meclisinde biriz, teröre karşıyız, terörün karşısındayız' der. Biz de böyle yaptık. Grup başkanvekilimiz bütün partilere şunu önerdi; 'Bu gibi durumlarda meclisin yapacağı şey biz bütün dünyaya her zamanki gibi göstermeliyiz; Türk milleti bir arada ve teröre karşıyız' demeliyiz dedik. MHP, AK Parti ve Saadet Partisi imza attı bu bildiriye. DEM Partisi'nin zaten imza atması beklenemezdi çünkü PKK'nın sivil kolu, bunu inkar da etmiyorlar. Onların atmaması kadar doğal bir şey olamaz. CHP de biraz bekledi, 'biz bu bildiriye imza atmıyoruz' dediler. Kendi siyasi tercihleridir. Şimdi bunun yüzünden İYİ Parti'ye karşı siyaset yapmak doğru mu? Biz doğru olanı yaptık. Yanlış olanı değil. Doğru olan da budur. Burada DEM'in dışındaki tüm siyasi oluşumlar, birlik olduklarını tüm dünyaya göstermeliydi. Bundan daha doğal bir şey de olamazdı ama maalesef olamadı. Bunun için de İYİ Parti linçe uğradı. Sizce neyi yanlış yaptık biz? Cumhuriyet kurulduğundan beri olan şeyleri yaptık. Bu tür durumlarda biz CHP ve diğer partilerle birlikte olduk, aynı bildirinin altına imza attık. Biz bir büyük şehri kazanmak için bildiğimiz doğrulardan vazgeçmeyiz, vazgeçmeyeceğiz. Sırf bu yüzden de bir ili kazanacağız, bir belediye başkanlığı kazanacağız diye milletimizin değerlerini ayağımızın altına alamayız ve biz bunu yapmadık. Biz bir olduğumuzu orada gösterdik. Diğer taraftan aynı şekilde, aynı sertlikte hükümetin niye olağanüstü hal veya milli yas ilan etmediklerini yüzlerine haykırdık” şeklinde konuştu.
“YOKSULLUĞU ARTTIRACAK BİR BÜTÇE MAALESEF GEÇTİ”
Mecliste yapılan bütçede fakir fukara, yoksul halk, emekli, işçi, memur olmadığını belirten Vekil Akalın; “Yoksulluğu arttıracak bir bütçe maalesef geçti. Biz bundan 2 sene önce ne kadar yanlış yaptıklarını söylediğimizde bizi dinlemediler. Biz söylediğimizde faizler yüzde 14'teydi, enflasyonda aşağı yukarı 15-20'ler arasındaydı. Cumhurbaşkanının bir sözü; 'Faiz sebep, enflasyon sonuç' deyip enflasyonu yüzde 8'e çekmeleri, bugün enflasyonu yüzde 65'lerde, faizlerde yüzde 40-45'leri buldu. Dövizi de görüyorsunuz. O gün bizi dinleselerdi, bugün faiz de yüzde 10'lardaydı, enflasyon da yüzde 10'lardaydı. Dolayısıyla bu iktidarın milletimize verecek hiçbir şeyi kalmamıştır. Çıkardıkları bütçe de sadece kendi yandaşları için çıkardıkları, zenginlerin bütçesidir. Fakir fukarayı düşünmeyen bir bütçedir” dedi.
ŞENER ŞENTÜRK