Koç, “Gıda fiyatlarında son dört yıldır devam eden artış eğilimi, 2025 yılında da hız kesmeden sürüyor. Halkın en fazla tükettiği 64 temel gıda maddesini baz alarak hazırlanan endekse göre, ocak ayında yüzde 4, şubatta yüzde 2,2 olmak üzere yılın ilk iki ayında toplam yüzde 6,4’lük bir fiyat artışı yaşandı. Son bir yıldaki artış ise yüzde 52,8’i buldu. Bu rakamlar, sabit gelirli yurttaşların mutfağında yangının devam ettiğini gösteriyor” dedi.
Koç, Türkiye’deki enflasyonun dünya genelindeki düşüş eğilimine rağmen hâlâ yüksek seyrettiğine dikkat çekerek, “Eylül 2021’den bu yana gıda fiyatları yüzde 1.085 oranında arttı. O dönemde 100 liraya dolan bir alışveriş sepeti bugün 1.732 liraya doluyor. Aynı süreçte kamu çalışanlarının maaşlarındaki artış ise yüzde 881,5’te kaldı. Yani çalışanların gelirleri, gıda fiyatlarındaki artışı karşılamaktan çok uzak” ifadelerini kullandı.
Enflasyonun en ağır faturasını çalışanlar, emekliler ve dar gelirlilerin ödediğini belirten Koç, halkın temel gıda ihtiyaçlarını karşılamak için diğer zorunlu harcamalarından kısmak zorunda kaldığını söyledi. “Vatandaş, gıdaya daha fazla bütçe ayırabilmek için eğitim, sağlık, barınma gibi temel ihtiyaçlarından feragat ediyor. Hükümetin uyguladığı ekonomi politikaları, halkın alım gücünü artırmak yerine yoksullaşmayı derinleştiriyor” dedi.
Koç, yıllık bazda özellikle sebze ve meyve fiyatlarında yaşanan yüksek oranlı artışlara da değinerek, “Meyve fiyatları bir yılda yüzde 154,5, sebze fiyatları ise yüzde 116,5 arttı. Dar gelirli yurttaşlar için sağlıklı beslenmek artık lüks haline geldi” ifadelerini kullandı.
Koç, kamu çalışanlarına yapılan maaş artışlarının enflasyon karşısında yetersiz kaldığını belirterek, “Ocak ayında kamu çalışanlarına yapılan yüzde 6 oranındaki toplu sözleşme zammı, daha ilk iki ayda tamamen eridi. Şubat ayından itibaren kamu çalışanları alacaklı konuma geldi. Bu durum, gelir dağılımındaki adaletsizliği daha da derinleştiriyor” dedi.
Hükümete çağrıda bulunan Koç, “Enflasyonun düşmesi için acilen halkın lehine politikalar uygulanmalı, temel gıda ürünlerine erişim kolaylaştırılmalı ve ücret artışları gerçek enflasyon rakamlarına göre belirlenmelidir. Aksi halde, sabit gelirli vatandaşlarımızın yoksullaşma süreci daha da hızlanacak ve sosyal eşitsizlik derinleşecektir” ifadelerini kullandı.
HABER MERKEZİ