Edirne'de tarımla uğraşan Fevziye Sakarya (60) ve Emine Sakarya (64) kardeşler, 15 Ekim Dünya Kadın Çiftçiler Günü'nde önemli mesajlar verdi. Kız kardeşler, tarım sektöründeki tecrübelerini ve kadınların bu alandaki önemini vurgulayarak, kadın çiftçilerin gücünü ortaya koydu. 27 yıldan bu yana babalarından kalan 176 dönüm alanda çeltik üreticiliği yapan Sakarya kardeşler, tarımda kadın emeğinin göz ardı edilmemesi gerektiğini belirterek, kadınların her alanda var olmasının toplum için önemli olduğuna dikkat çekti.
1991 yılında babasını kaybettikten sonra araziyi icara vermekle başlayan bu serüven, Emine Sakarya'nın tarım dünyasına adım atmasıyla devam etti. Sakarya, 1997 yılında işlerin başına geçerek, çeltik üretimini denedi. Üretimde başarılı olan Emine Sakarya'ya, esnaflık yapan kız kardeşi Fevziye Sakarya da katılarak yardım etti.
Kadınların tarımdaki yerinin önemini bir kez daha gözler önüne seren Fevziye ve Emine Sakarya kardeşler, diğer kadın çiftçilere de ilham kaynağı olmaya devam ediyorlar.
Emine Sakarya; “1991 yılında babam vefat ettiğinde arazimi 5 yıllığına icara vermiştim. İcar süresi bittiğinde memur olarak çalışıyordum. Sonra kendi arazilerimi ekmek istedim, bu işi denemek istedim. 1997 yılında başladım ve bugüne kadar devam ettirdim. Aynı zamanda memurluk yapıyordum. Denemek için çeltik ektim, başarılı oldum. 2005 yılında emekli oldum. Sonra üreticiliğe devam ettim. İlk zamanlar bu kadar teknolojik imkanlar yoktu tabi. Zorluklar çektim. Erkek ya da kadın fark etmez herkes rahatlıkla yapabilir. Önceden hiçbir şeyin makinesi yoktu. Ekim yapılacağı zaman elle yapılıyordu. İlaçlama sırt pompaları ile yapılıyordu. Biçim yine elle yapılıyordu. Çünkü biçerdöver diye bir şey yoktu. Biz bu yıl ilaçlamayı, gübrelemeyi dronla yaptık. Verimde bir düşüş yaşadık ama kalite anlamında bir sorun yaşamadık” dedi.
Fevziye Sakarya, kadın olmanın zorluklarını yaşadıklarını söyleyerek; “Kadın olmanın birçok zorluğunu yaşadık ama Trakya diğer yerlere göre daha modern ve daha sosyo-kültürel anlamda iyi bir yerde olduğu için o zorluklar çabuk atlatıldı. Ben Emine ablama 2009 yılında katıldım. Mersin’den Edirne’ye geldim. Edirne’de kendimizi kabul ettirme süreci geçirdik. Sonuçta toplumumuzda çiftçilik mesleği erkek mesleği olarak kabul edilmişti. Biz hem çalışma kısmı hem beyin gücü hem üretim kısmını sürdürdük. Şu an çok güzel karşılıyorlar, hatta destekliyorlar” diye konuştu.
Kadınlara tavsiyeler veren Fevziye Sakarya; “Toplumumuzda kadınlar çiftçi olamaz gözüyle bakılıyor. Ama artık böyle insan gücüyle yapılacak işler azaldı. Bunun için beden gücünden çok zihin, akıl düşünce, işi organize etmek daha önemli. Kadın olarak bedenen zayıf olabiliriz ama beyin olarak güçlüyüz. O yüzden her işi yapabiliriz. Biz tarlalar babamızdan kaldığında satabilirdik, icara verebilir rahatımıza bakabilirdik ama hem ekonomiye katkı olsun hem ülkemize bir faydamız olsun diye üretmeye karar verdik. Kadınlar cesur olsunlar. Bir insan istediği takdirde her işi yapar. Aşırı beden gücü isteyen şeylerde tabi ki zayıfız ama akıl deyince biz daha üstünüz diyebilirim” şeklinde konuştu.
HİLAL PEKER