Edirne’de Kasım ayında Ceren Yayıncılık’tan yayımlanan “Edirne’nin Antik Çağ Mezarlıkları (Hadrianopolis Nekropolü)” eserinin ardından Arkeolog Dr. Umut. M. Doğan, düzenlenen söyleşilerde okurları ile bir araya geliyor.
Stylus Kitap Kafe’de düzenlenen söyleşiye Edirneliler yoğun ilgi gösterirken; Doğan, hem son kitabı, hem de Edirne’nin eskiçağ kültür tarihi ile ilgili sunum yaptı. Doğan, kitabında Edirne’de 1960 yıllardan beri yapılan bütün arkeolojik kazıların mezarlarla ilgili verilerini derlediğini belirtti.
Edirne’nin en eski yerleşimlerinin Tunca vadisi üzerinde olduğunu açıklayan Doğan; 1980 ve 1990’lı yıllarda Prof. Dr. Burçin Erdoğu ve Prof. Dr. Mehmet Özdoğan’ın bölgede araştırmalar yaptığını söyledi. Edirne bölgesinde yapılan çalışmalar sonucunda özellikle Tunca nehrinin sağında ve solunda çok sayıda buluntu merkezinin ortaya çıktığını belirten Doğan, yerleşimlerin üst üste kurulmasıyla oluşan çok sayıda höyüğün Tunca nehrinin çevresinde tespit edildiğini ifade etti.
Prof. Dr. Erdoğu’nun yaptığı çalışmalarda bölgede Milattan Önce (MÖ) 5 binlere kadar giden figürinler bulduğunu belirten Doğan, özellikle mat beyaz boyalı seramik türünün bölgede çok yaygın olduğunu söyledi. Bölgede yapılan prehistorik araştırmalarda çok önemli bir merkezin tespit edildiğini ifade eden Doğan, 1950 yılında Prof. Dr. Şevket Aziz Kansu’nun Çardakaltı höyüğünü bulduğunu belirtti. Kansu’nun Çardakaltı höyüğünde kazılar yaparak yayımladığını söyleyen Doğan, Çardakaltı höyüğünün kalkolitik döneme kadar inen bulgular verdiğini ve Edirne’nin tarihini M.Ö. 5 binlere kadar indirdiğini söyledi.
Edirne’nin bilinen en eski yerleşimlerinden birinin Çardakaltı höyüğü olduğunu belirten Doğan, Kansu’nun tanımlarına ve Erdoğu’nun incelemelerine göre höyüğün, günümüzde Edirne Belediyesi’nin eski çöplük alanının altında olduğunu ifade etti. Doğan, Çardakaltı höyüğünün, Edirne tarihinin ilk kenti olduğunu söyledi.
Doğan, Erdoğu’nun Tunca nehrinin kenarında, köprübaşı denilen bölgedeki höyükte tespit ettiği seramiklerin ise Tunç Çağı’nda bölgede yerleşim olduğunu kanıtladığını belirtti. M.Ö. 1200’lerde ise Trakya bölgesi ve Edirne’de yeni bir halk kültürünün ortaya çıktığını söyleyen Doğan, Edirne’nin özellikle Tunca Nehri hattında Trak yerleşimleri oluşmaya başladığına dikkat çekti. Trakların, Tunca Nehri’nin sağında ve solunda küçük köyler kurduğunu açıklayan Doğan, Traklar’ın tarım ve hayvancılık yaptıklarının tahmin edildiğini söyledi.
Doğan, sunumunda ayrıca Hadrianapolis’in kuruluşundan günümüzdeki Kaleiçi semtinde kurulan kalenin özelliklerine kadar birçok konuda sunum yaptı. Kalenin dışındaki mezarlıklara da dikkat çeken Doğan, sunumunun sonunda katılımcıların sorularını yanıtladı. Söyleşinin sonunda Stylus Kitap Kafe sahibi, arkeolog Melih Gül de Doğan’a ve katılımcılara teşekkür etti.
UĞUR AKAGÜNDÜZ