AK Parti’den İsrail Protestosu

Edirne’de, AK Parti İnsan Hakları Başkanlığı, İsrail’in, Filistin’de ve bölgede bir yıldır yaptığı zulmü protesto eden basın açıklaması düzenledi. Açıklamada İsrail’in 7 Ekim tarihini bahane ettiği, zulmün 77 yıl önce başladığına vurgu yapıldı.

Haber Giriş Tarihi: 07.10.2024 12:28
Haber Güncellenme Tarihi: 07.10.2024 12:28

Edirne’de AK Parti İnsan Hakları Başkanlığı İsrail’in, Filistin’de ve bölgede yaptığı zulmü protesto eden bir basın açıklaması düzenledi. İsrail’in saldırıları için 7 Ekim tarihini bahane ettiği, İsrail zulmünün 77 yıl önce başladığına değinildi.

81 ilde eş zamanlı düzenlenen ve Edirne’de AK Parti Edirne İl Başkan Yardımcısı, İnsan Hakları Birim Başkanı Murat Nalçanın, il başkanlığında okuduğu açıklamada; “Bugün, İsrail'in Filistin'e yönelik başlattığı insanlık dışı saldırının birinci yılında bir araya gelmiş bulunmaktayız. Bu vesileyle, Filistin halkının maruz kaldığı zulmü bir kez daha güçlü bir şekilde kabul etmediğimizi ve Filistin davasını savunmaya devam edeceğimizi tüm dünyaya bir kez daha ilan ediyoruz. İsrail, Gazze Şeridi'ne yönelik başlattığı saldırılar ile Filistinli savunmasız sivilleri hedef almış, uluslararası hukuku hiçe sayarak büyük bir insanlık suçuna imza atmıştır. İşlediği soykırım suçunun üzerini örtmek için de 7 Ekim'i bahane etmektedir. Bu noktada çok önemli bir gerçeğin altını çizmek istiyoruz: 7 Ekim'i, meselenin sanki sıfır noktasıymış gibi ele alan bir yaklaşımı kesinlikle kabul etmiyoruz. 7 Ekim esasında İsrail katliam ve soykırım makinasının hız ve şiddetinin daha da artmasıdır. Bir yılın içinde 17 binden fazla çocuk, 11 binden fazla kadın olmak üzere 42 binden fazla masum Filistinli sivil İsrail'in acımasız ve insanlık dışı saldırılarında şehit düştü” dedi.

“HİÇBİR ŞEY 7 EKİM'DE BAŞLAMADI”

Bölgede yaşananların 7 Ekim’de başlamadığı ve süre giden soykırıma 7 Ekim’in sebep olmadığını belirten Nalça; “77 yıllık bir işgal, zulüm ve katliam tarihinden bahsediyoruz. Topraklarından edilmiş; hakları ve malları gasp edilmiş, öldürülmüş; katliama uğramış milyonlardan bahsediyoruz. Böyle bir gasp ve hırsızlığın üstüne kurularak, uluslararası hamilerinden yüz bulup günümüze kadar gelen bu suç şebekesinden zaten ne hak ne hukuk ne de adalet beklenebilir. Diğer taraftan, uluslararası hiçbir kurum bu insanlık dışı durumun durdurulması için yeterli çaba sarf etmemiş, insan haklarını ağzından düşürmeyen bazı Batılı devletler maalesef ki İsrail'i kınama cesareti bile gösterememiştir. Bugün hala uluslararası toplum gereken adımları atmaktan, uluslararası hukuku işletmekten son derece uzaktır. İsrail, bölgenin ortasına Batılı güçlerce bırakılmış bir bomba misali on yıllardır bölgede istikrarsızlık ve kaos kaynağı olmayı sürdürmektedir. İsrail, kurulduğu günden bu yana, Batı'nın çifte standardını, iki yüzlülüğünü ve ikircikli tavrını gösteren bir örnek olmuştu. 7 Ekim'den bu yana da acizlik, zayıflık ve sefaletini de göstermiş oldu. Bugün bu katliama ses çıkarmayan hiçbir devletin kendini ciddi bir devlet olarak görme hakkı yoktur. Yine bugün bu soykırıma itiraz edemeyen hiçbir ülkenin insanlığa söyleyecek tek bir sözü kalmamıştır. İsrail 1930'ların Nazi Almanya’sından farksızdır. Tıpkı Nazi Almanya’sı gibi soykırımcı, saplantılı ve ırkçı bir ideolojiye sahiptir. Yine tıpkı Nazi Almanya’sı gibi saldırgan, şımarık, küstah davranışlar sergilemektedir. İsrail bugün Ortadoğu'da etrafına bulaşan ve tüm bölgenin düzen ve istikrarını tehdit eden bir yapıdır. Nazi Almanya’sının durdurulmamasının dünyanın başına açtığı dertleri tarihten biliyoruz. Bugün de İsrail durdurulmadığı takdirde tüm bölgeyi ateşe atana kadar devam edecektir. Bu nedenle tüm gücümüzle haykırıyoruz. İsrail durdurulmalıdır. Netanyahu hesap vermelidir.

ŞENER ŞENTÜRK