Çorlu 1. Ağır Ceza Mahkemesi gerekçeli kararında sanıkların sorumlulukları anlatıldı, deliller sıralandı, yaralıların ifadelerine yer verildi.
Kararın kişisel kusur ve sorumluluk tespiti bölümünde dava dosyasındaki tüm delillerin incelenmesi neticesinde, her bir sanığın kişisel sorumluluğu, diğer sanıkların kusurlarından bağımsız olarak yalnızca kendi kusuru dikkate alınarak belirlendiğine vurgu yapıldı.
Mahkemenin her bir sanığın cezai sorumluluğunu ayrı ayrı değerlendirdiği, kusurlu olduğu kanıtlanan sanıklar yönünden kanunun belirlediği alt ve üst sınırlar arasında uygun bir cezaya hükmedildiğin altı çizildi.
Meydana gelen kaza bakımından herhangi bir kusuru bulunmadığı anlaşılan sanıklar yönünden ise beraat kararı verildiği işaret edildi.
Gerekçeli kararda, 17 yıl 6 ay hapis cezasına çarptırılan dönemin Bakım Servis Müdürü Mümin Karasu'yla ilgili değerlendirmede, sanığın "kazalı hat kesiminde lokal ve şiddetli yağış olabileceğini ve yağışın demir yolu hattında hasara yol açabileceğini öngördüğü ancak daha önce mıntıkasında benzer nitelikte bir olay yaşanmamasına ve talihe güvenerek gerçekleşmeyeceği zannıyla hareket ederek hava durumunu düzenli takip etmediği, hattın özel kontrolünü sağlamadığı, dikkat ve özen yükümlülüğüne aykırı davrandığı" değerlendirilerek meydana gelen kaza yönünden bilinçli taksirli ve asli kusurlu olarak sorumlu olduğu sonucuna ulaşıldığı belirtildi.
Kararda diğer sanıklarla ilgili de değerlendirmeler sıralandı.
- Tekirdağ'daki tren kazası
Uzunköprü-İstanbul seferini yapan yolcu treninin 8 Temmuz 2018'de Çorlu yakınlarında vagonlarından bazılarının devrilmesi sonucu 25 kişi yaşamını yitirmiş, 340 kişi yaralanmıştı.
Davanın iddianamesinde "kazanın meydana gelmesinde asli kusurlu" bulundukları gerekçesiyle sanıklar Turgut Kurt, Özkan Polat, Çetin Yıldırım ve Celaleddin Çabuk'un "birden fazla kişinin ölümüne ve yaralanmasına neden olma" suçundan 2 yıldan 15 yıla kadar hapisle cezalandırılması istenmişti.
Çorlu Cumhuriyet Başsavcılığınca alınan bilirkişi raporları ve değerlendirme neticesinde 9 Eylül 2022'de soruşturmanın genişletilmesine karar verilmiş, bu kapsamda aynı suçtan Nihat Aslan, Levent Meriçli, Mümin Karasu, Levent Kaytan, Nizamettin Aras, Burhan Ortancıl, Tevfik Baran Önder, Deniz Parlak ve Kubilay Başkaya hakkında Çorlu Ağır Ceza Mahkemesi'nde dava açılmıştı.
Dava kapsamında söz konusu dönem TCDD 1. Bölge Müdürlüğü'nde Bakım Servis Müdürü olan Mümin Karasu 10 Ekim 2022'de tutuklanmış, tutukluluğuna yapılan itiraz üzerine Çorlu 2. Ağır Ceza Mahkemesince 25 Kasım 2022'de hakkında yurt dışına çıkış yasağı konularak tahliye edilmişti.
Davanın 17'nci duruşmasında cumhuriyet savcısı esas hakkındaki son görüşünde, tutuksuz 13 sanığın tamamının "birden fazla kişinin ölümüne ve yaralanmasına neden olma" suçundan cezalandırılmasını, Karasu, Kurt ve Polat'ın üzerlerine atılı suçun vasıf ve mahiyeti, mevcut delil durumu, üzerlerine atılı suç için öngörülen ceza miktarı dikkate alındığında adli kontrol hükümlerinin yetersiz kalacak olmasından tutuklanmalarını istemişti.
- Karar
Çorlu 1. Ağır Ceza Mahkemesince 25 Nisan'da Halk Eğitim Merkezi Salonu'nda görülen davanın 20. duruşmasında karar verilmişti.
Duruşmaya tutuksuz sanıklar dönemin Çerkezköy Yol Bakım ve Onarım Şefi Özkan Polat, Köprüler Şefi Çetin Yıldırım, dönemin Demir Yolu Bakım Müdürü Turgut Kurt, hat bakım onarım memuru Celaleddin Çabuk, TCDD Üst Yapıdan Sorumlu 1. Bölge Bakım Servis Müdür Yardımcısı Levent Kaytan, dönemin Altyapıdan Sorumlu 1. Bölge Bakım Servis Müdür Yardımcısı Nizamettin Aras, yol kontrolörü Burhan Ortancıl, dönemin Bakım Servis Müdürü Mümin Karasu, dönemin Bakım Servis Alanlarından Sorumlu Müdür Yardımcısı Levent Meriçli, dönemin TCDD 1. Bölge Müdürü Nihat Aslan, mühendisler Tevfik Baran Önder, Deniz Parlak ve Kubilay Başkaya, kazada ölenlerin yakınları ve yaralananlar ile tarafların avukatları katılmıştı.
Kararda "Taksirle birden fazla kişinin ölümüne ve yaralanmasına neden olma" suçundan Karasu'ya 17 yıl 6 ay, Kurt'a 16 yıl 3 ay, Aslan'a 15 yıl, Polat'a 13 yıl 9 ay, Önder'e 10 yıl, Meriçli, Parlak ve Başkaya'ya 9 yıl 2'şer ay, Aras'a ise 8 yıl 4 ay hapis verilmişti.
Heyet, sanıklardan Kaytan, Ortancıl, Yıldırım ve Çubuk'un ise beraatine hükmetmişti.
Mahkeme ayrıca sanıklardan Aslan, Karasu, Kurt ve Polat'ın hükümle birlikte tutuklanmasına karar vermişti.