Hava Durumu
TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文
TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文

Tacittin Çalım, “Yakın Tarihimizden Bir Kesit”

ilçemiz emekli öğretmenlerden, eski CHP il Genel Meclis Üyesi Tacittin Çalım geçtiğimiz sayıda gazetemize yapmış olduğu açıklamalarına bugün kü sayımızda da devam ediyor.

Haber Giriş Tarihi: 16.01.2018 11:45
Haber Güncellenme Tarihi: 16.01.2018 11:45
Kaynak: Haber Merkezi
https://batiekspres.com/
Tacittin Çalım, “Yakın Tarihimizden Bir Kesit”

Nilay YILMAZ

    Tacittin Çalım gazetemize yaptığı yazılı açıklamada,” Geçen yazımda Trakya'nın bir hafta da işgalinden söz etmiştim. Bu konuda Nutuk ve Tevfik Bıyıklıoğlu'nun  Trakya'da milli mücadele kitabında bulabileceğimiz konuyu kısa özetlemeye çalışayım.
    Mondros Mütarekesinden sonra ülkemiz yer yer işgal edimeye başlamış, Trakya da Yunanlılarca kuşatılmıştır.
    Trakyalılar bu işgali kabul etmemiş, direnme kararı alarak orduyu dağıtmamaya ve güçlendirmeye karar vermişler. Bu konuda Çorlu, Lüleburgaz, Edirne'de art, arda toplantılar yapmıştır. Anadolu ve Rumeli Müdafaa-i Hukuk Cemiyeti tarafından Cafer Tayyar Trakya orduları kumandanı atanmıştır. Bunun yanında da istanbul hükümeti tarafından atanan Albay Mühiddin de vardır.
    Yapılan bu toplantılar sonunda alınan kararla ve yapılan çalışma sonucu Trakyalılar askere koşmuş, 11.800 olan asker sayısı 17.000 e çıkmıştır. Askerin bakımı ve ihaşesi halkın yardımı ile yapılmaktadır. istanbuldan  istenen yardımlara ise şu karşılık verilmiştir: 
    “Yunanlıların, Tekirdağına asker çıkardıklarına ve hudut'ta çarpışmaların devam etmekte olduğuna dair telgraf nameniz vasıl oldu. Doğu Trakya'nın yunanlılar tarafından işgali, konferansın kararları icabı olmakla, faydasız, kan dökülmesine ve Müslüman ahali'nin perişanlığına yol açacak muharebelere meydan verilmeyerek harekatınızın, ona göre tanzimi ve muharebeden katiyen kaçınılması tafsiye olunur. Sizlere verebileceğimiz aynii ve nakdi yardımımız yoktur.”
    istanbul hükümetinin istenen yardıma cevabı budur. istanbul dan Trakya Paşaeli Müdaafa-i Hukuk Cemiyetine çekilen telgrafın yorumunu okuyucuya bırakıyorum.
    Bunlarla da kalmayıp istanbul basını bu direnişe karşı çıkmış, yayınları ile direniş kırıcılığı yapmıştır. istanbul'un yakın olması olumsuzluk yaratmıştır. Yıkıcı ve bölücü yayınlar gidip gelenlerle Trakya'ya dağılırken ingiliz uçakları ile Trakya üzerine yağdırılmıştır.
    Hele hele saray müftüsü tarafından yayılan bir fetva çok yıkıcı olmuş, Tekirdağ'da ki 55. tümenin direnişi  kırılmıştır.
    Fetva Şudur: “ Ey ümmet-i Muhammediye, sizler, bu harbi Müslümanların Halifesi'nin Fetvasıyla değil, Edirne'de toplanan birkaç baldırı çıplağın emriyle yapıyorsunuz. Bunun için, ne ölenler şehit,nede kalanlar gazi olur ve karılarınız da boş düşer”
    Bu şartlarda 55. Tümen savaşmakta tereddüt etmiş bu fetva Müslümanların işine ne kadar yaradı bilemem, ama Yunanlıların işine çok yaramıştır. Kıyılarına sabah çıktıkları Tekirdağı öğlende işgal etmişlerdir.
    Cafer Tayyar tarafından istanbul'dan gelen basın yayın araçlarına yasak getirilse de  geç kalınmıştır. Saray kazasında ki suvari takımımız orada ki ahali tarafından silahları ve hayvanları alınarak hapis edilmiştir. Oysa suvarilerimiz onlara silah çekmemiştir.
    Bozulan ve kaçan 55.Tümen erleri 60. Tümenide zora sokmuştur. Oysa Uzunköprü ve Karaağaç ta askerimiz çok iyi direnmiş batı'dan işgale izin vermemiştir. Ama Tekirdağ'dan başlayan bu bozgun bir hafta da tüm Trakya'nın düşmesine neden olmuştur.
    Baldırı çıplak dedikleri, Şakir Kesebir, Şevket Dağdevren, Faik Öztrak, Faik Kaltakkıran .Yolageldili Kasım, Öğretmen okulu Müdürü, Cafer Tayyar, Albay Muhittinlerdir.
    Bu baldırı çıplak dediklerinden biri yolageldilli Kasım'dır. Kasım Efendi elinde avucunda ne varsa orduya verdikten sonra binlerce dönüm tarlasını bir bankere ipotek edip kredi almış ve onunla da orduyu ihaşe etmeye çalışmıştır. Trakya işgale edilince de borcunu ödeyememiş ve tarlaları bankerde kalmıştır. Bu tarlalardan bir kısmı kasabımızda ve bugün kü sahipleri bankerden almıştır.
Bu bozgunu Nutuk'ta Atatürk şöyle değerlendiriyor:
    “Baylar, Trakya'nın özel ve güç durum ve koşullar içinde bulunduğuna kuşku yoktu. Ancak, bu özellik ve güçlükler, hiçbir zaman Trakyadaki kol ordunun askerliğin gereklerini ve yurt severlik namusunu yapmasına engel olamazdı. Eğer bu yapılmamış ise, ulus ve tarih karşısında bundan tek sorumlu Cafer Tayyar Paşadır. Tarihte bütün bir yurdu, çok üstün düşman güçleri karşısında, son avuç toprağına değin karış karış yiğitçe ve namusluca savunmuş ve yine varlığını korumuş ordular görülmüştür. Türk ordusu o nitelikte bir ordudur. Yeter ki ona komuta edenlerde, komuta edebilmek yeteneği bulunsun.” diyor “dedi.

En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.